TEK GIDA İŞ Sendikası Ordu İl Temsilcisi Ali Öner, gazeteci Şafak Deliçakar’a verdiği röportajda PROGIDA işçilerine seslenerek; “Ekmeğinize sahip çıkın” çağrısında bulundu. PROGIDA İşçilerinin sendikal haklarının kazanımı yönünde yasal süreç başlatan TEK GIDA İŞ Sendikası Ordu İl Temsilcisi Ali Öner, son yaşanan gelişmeleri gazetemizle paylaştı.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Öner, haftanın röportajı sayfamıza hoşgeldiniz. Bizlerinde yakından takip ettiğimiz PROGIDA işçilerinde son gelinen nokta nedir?

Ali ÖNER: Hoşbulduk sayın Deliçakar. Evet yıllardır Tek Gıda İş Sendikası çatısı altında çalıştım yıllardır sadece bizim sendikamızın değil diğer sendiklardan olan emekli işçi kkardeşlerimizin de sesini duyurmaya çalıştım biliyorsunuzpro gıda ile ilgili bir çalışma yürütüyoruz. Geçen Eylül ayında başlayan bir süreç bu artık öyle bir noktaya geldi ki bizim açımızdan bitme noktasına geldi orada bulunan arkadaşlarımızla birebir konuşma bu konuda bilgilendirme yaptık. Ora da ki arkadaşlarımızın Eylül ayında başladığımızdan bu yana emek ile ilgili düşüncelerin de yüzde yüz fark olduğunu biliyoruz.

Bir konuda Giresun eşrafından siyasetilerinden tutun sivil toplum örgütlerine kadar herkesle fikir alışverişinde bulunduk haksızlıklarla mmağduriyetlerle ilgili bilgileri verdik şu anda bitme noktasına geldi. Bu bizim için sevindirici bir durum fakat emekçiler üzerinden yapılan bu baskı da beni ziyadesiyle üzüyor. Ben emekçi kardeşlerime hep şunu söyledim biz sizinle bir yola çıktık ise sonu ne olursa olsun bu yolu tamamlayacağız.

Şafak DELİÇAKAR: Firma yetkililerinin işçilere karşı tavır ve tutumları nedir?

Ali ÖNER: Ben şunu söylemek istiyorum biz emeğin olduğu her yerde olmaya devam edeceğiz. Kimse bu saatten sonra bizi bu yoldan döndüremez bu süreç işlerken duyduk ki fabridakı genel müdür çalışan arkadaşlarımızı son bir kaç haftadır çok sık toplantılar yaparak orada bir takım bilgiler veriyor ve biz bu bilgileri ve toplantıda yapmış olduğu iddialara buradan cevap vereceğiz. Ve bu iddiaların altında yatan gerçek şu burada anayasal bir durumun olması fakat bu yasal hakkın kullanılırken baskı durumu oluşturulması bir yöneticimizin Trabzon’a yaptığı bir seyahat sırasında çat kapı Özgür beye bir ziyaret gerçekleştiriyor.

Ziyaret sonrası yönetici arkadaşımız orada sendikal bir faaliyet olduğunu bu sürecin suhuetle iletmesi için yapılan bir konuşma olduğunu biliyoruz bu yetkinin kendinde olmadığını Hakan beyde olduğunu onunda yurt dışında olduğunu döndüğünde bir görüşme talebimizin iletildiğini biliyoruz.

Fakat bunu öyle bir hale getirdiler ki sanki biz o fabrikaya zorla girmişiz zorla görüşmüşüz gibi lanse edildi. Daha sonrahakan bey diyor ki biz burada sendikaya tanımıyoruz bizi sahtekarlık ile suçluyor sendikamızla ilgili yaptığı bu açıklamayı esefle kınıyorum ve bu konuyu da yargıya taşıyacağız buradan ifade ediyorum

Ben, Hakan beye özellikle şunu sormak istiyorum. TEK GIDA İş sendikasını tanımıyorum diyor. Madem bizim genel başkanımızın olduğu toplantıda ne konuştunuz birde diyor ki sayın genel müdür bizim üzerimizden prim yapıyorlar. TEK GIDA İş sendikasının hiç bir yöneticisinin bir başkası üzerinden prim yapmaya ihtiyacı yoktur.

Şafak DELİÇAKAR: Bu noktadan sonra hedefiniz nedir?

Ali ÖNER: Bizim bir tek hedefimiz vardır emekçi ve emek dostuyuz bu toplantıları yapmakta ki amacınız nedir siz isteseniz de istemeseniz de bu mücadele devam edecek ve artık bitme noktasına gelmiştir.

Bir başka iddia da şirketimize yapılan denetimle ilgili evet şirketimiz bir denetim geçirdi bu denetime gelen ardaşlarımız fabrikadaki işçilerle görüşme yaptılar oradan aldıkları şikayetleri not ettiler ayrıca fabrikanın idarecileri ile de görüştüler daha sonra toplantıyla ilgili bizi davet ettiler iştişare de bulundular.

Bağımsız bir şirket tarafından yapıldığı için önemsemediler zaten bağımsız olduğu için önemli tarafı olsaydı bir anlamı olmazdı. Denetim raporu sonucunu da Ocak ayının sonunu bulur. Bir an önce doğruların ortaya konulması açısından yapılan bir dentimdi iddia ettikleri gibi prim yapma söz konusu değil.

Şafak DELİÇAKAR: Daha önceki programlarımızda da sizinle konuşmuştuk. Bu firma Maliye Bakanlığının SGK’nın hükümlerini yok sayıyor demiştiniz. Uluslararası işçi sözleşmesini yok sayıyor demiştiniz. İşin bir de bu yönü yok mu? Bu konuda ne gibi gelişmeler oldu?

Ali ÖNER: Biz kurumun lekelenmesini istemiyoruz. Kurumun yüceltilmesi işlerinin yolunda olmasını isteriz aksi durum zaten bizim sendikacılığımıza yakışmaz. Pasta büyürken bundan pay almak emekçi arkdaşlarımızla bunu paylaşmaktır. İLO’dan doğan sözleşme ile ilgili tahahütler var çerçeve anlamasıyla ilgili var.

Her şey rayına oturmuş çalışmalarımızı yapıyoruz. Anayasal haklarıyla ilgili görüşlerini söylüyorlar sonar da işçilere diyorlar ki teminatınız biziz sendika değil. Bu fabrikadan atılan arkadaşlar ben burada olduğum sürece içeri giremeyecekler diyorsunuz. Bende diyorum ki sizde iş kanununa tabisiniz sizlerinde bu kanuna göre iş akdinize son verilebilir.

Zaten bu arkadaşlarımızın geri dönüşleri ile ilgili sürecimizi başlattık. Aba altından sopa göstermeyi artık bırakın. En son aldığımız duyumlara göre arkadaşlarımızın üzerinden beş gün altı gün çalıştırıp az para verip birde bu arkadaşlara FETOCÜ darbeci diye iftira atıyorsunuz.  Genel müdür bize ayar vereceğine alt kadrosundaki yaşanan zulümlere kulak versin.

Şafak DELİÇAKAR: Sendikasız işçilerin işten atılmasıyla ilgili son gelişmeler nelerdir?

Ali ÖNER: Bizim 14 yıldır tek bir amacımız emek mücadelesi vermek. Bu mücadelemizi verirken sendikasız bir işçinin işten atılacağı konusunu irdelemek ve söylemek kadar abes bir durum olamaz bu arkadaşlarımız sendikalı olsun ya da olmasın sonuna kadar onların haklarını savunurum.

Biz fabrikayı yönetmeye talip değiliz biz oradaki emekçi kardeşlerimizin yaşadığı mağduriyetleri giderilmesini madi ve manevi yükümlülükleri paylaşarak sorunlarını çözmektir. Biz üye olmak isteyen arkadaşları taciz ediyormuşuz üretim alanı dışındaki her görüşme yasalara uygundur. Ama baskı altına alma işini çok iyi yapıyorsunuz.

Şafak DELİÇAKAR: Çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı buradaki eskik prim ve maaşların az yatırılması olayını denetlemedi mi?

Ali ÖNER: Yapılan toplantının sonucunda bu durumun düzeleceğine umudumuz vardı. Bugün böyle bir çalışma sistemi yok Türkiye’de. Işçilere deniliyorki sen Pazar günü işe gelme ama sistem öyle bir kuruluşmuş ki gelmeyince işçilerin iki gün ücreti kesiliyor. Ortada böyle bir durum var.

İşin özü sayın genel müdür kendini dinlemeli ve bir telefonla bu sorunları nasıl çözeriz diye yol aramalıyız birbirimizi suçlamaya gerek yok. Insanlar çünkü hakkının ne olduğunu artık biliyor. Arkadaşlara buradan seslenmek istiyorum o da sendika en kötü sendika hiç olmamasından iyidir. 50-60 bin üyesi olan sendikamız altında toplanmaya sıkıntıların nasıl aşılması gerektiğini biz çözeceğiz. Ekmeğinize sahip çıkın.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Öner, verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ediyor, bundan sonra ki süreçte de başarılar diliyorum. Umarım kazanan tarafın emekçi kesiminin olacağıdır. Bizde süreci takip etmeye devam edeceğiz.

Ali ÖNER: Sayın Deliçakar, bende başta şahsıma ve işçi kardeşlerimizin seslerinin duyurulması adına bu fırsatı sağladığınız için teşekkür ediyor, size ve Ordu Yeni Haber Gazetesine yayın hayatınızda başarılarınızın devamını diliyorum.