Sosyal güvenlik ve sağlık alanında birçok sorunla mücadele eden Ordu’da yoğun bakım üniteleri açısından da ciddi bir krizle karşı karşıya olduğu ortaya çıktı. Yoğun bakım ünitelerinde ölüm oranlarının bu sene artması nedeniyle gözler yoğun bakım ünitelerinin yetersizliğine çevrildi.

Ordu’nun devlet ve özel hastane ağına sahip olmasına rağmen aynı oranda yoğun bakım ünitesi bulunmadığı ve mevcut yoğun bakım ünitelerinin de yetersizlikleri nedeniyle acil durumlarda bu merkezlerin adeta can pazarına döndüğü iddia ediliyor.

Gazetemize gelen şikayetlerde başta yatak yetersizliği yüzünden birçok hastanenin acil vakalar karşısında hastaları tedaviye almak yerine başka hastanelere yönlendirmeyi tercih ettiğine dikkat çekilirken, bunun da hastaya müdahaleyi geciktirdiği gibi önü alınamayan ölümcül risklere neden olduğu vurgulanıyor.

Beklentiler arasında yatak sayısının artırılmasının yanında kalifiye personel konusunda da eksikliklerin giderilmesi talep ediliyor. Devlet hastanelerinde yoğun bakım ünitelerinin çoğu zaman tamirde olduğu, özel hastanelerin ise astronomik rakamlar istedikleri de şikayetler arasında yer aldı.

Ölümcül vakalar karşısında hasta yakınları hastanelerin idarelerini ve doktorları mesul tutarak suçlarken, İdareciler ve doktorlarda yoğun bakım ünitelerinin teknik yetersizliklerinden yana dertli oldukları gözlendi. Oysa suçlu ne hasta, ne hasta yakını ne de hastaya bakan doktor ve hemşireler. Asıl suçlunun imkansızlıklar ve yetersizliklere karşı duyarsız kalınan sistemin olduğunu biliyoruz.

Şehir hastanesi diye diye Ordu’nun 2-3 yılı ziyan oldu. Tıpkı Ordu Üniversitesinin kurulmadan önce yaşadığı süreçte olduğu gibi benzer durumu şimdide şehir hastanesi konusunda yaşıyoruz. Ele aldığımız her şeyde böyle zaman kayıplarının şehir ekonomisine ve insan hayatına nasıl mal olduğunu bir kez daha yaşamanın üzüntüsünü yine Ordulular çekmeye devam ediyor.

Bana kalırsa şehir hastanesi de bir yana Ordu’ya artık bir tıp fakültesinin kurulması kaçınılmaz olmuştur. Tıp Fakültesinin olmadığı yerde, şehir hastanesi de ne kadar sağlıklı işlev görür veya uzmanlar bu konuda ne düşünür.

Bürokratların, milletvekillerinin, ilgili bakanlığın ve bu şehri yönetenlerin artık bu soruna hassasiyetle ciddi bir şekilde eğilmeleri beklenen Ordu’da önümüzde ki süreçte nasıl bir adım atılacağı da merak konusu olmaya devam edecek. (Haber ŞAFAK DELİÇAKAR)