HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
17 Mart 2018 Cumartesi Saat: 09:23

“BÖYLE BİR ÇALIŞMA HAYATI YOK!”

Tek Gıda İş Sendikası Ordu Şubesi Başkanı Ali Öner, gazetemize vermiş olduğu röportajda Progıda’da çalışan işçilerin mağduriyet altında olduklarını ve ücret ödemelerinde ki düzensizliklere dikkat çekerek yetkilileri göreve dave
“BÖYLE BİR ÇALIŞMA HAYATI YOK!”

Tek Gıda İş Sendikası Ordu Şubesi Başkanı Ali Öner, gazetemize vermiş olduğu röportajda Progıda’da çalışan işçilerin mağduriyet altında olduklarını ve ücret ödemelerinde ki düzensizliklere dikkat çekerek yetkilileri göreve davet etti.

Mehmet KESKİN: Sayın Öner, haftanın röportajı sayfamıza öncelikle hoş geldiniz. Son zamanlarda sırf sendikalı oldular diye içten çıkarılan Progıda işçileri için basından takip ettiğimiz kadarıyla Tek Gıda İş sendikası olarak girişimleriniz oldu. Görüşmelerinizde ve gözlemlerinizde nasıl bir tablo ortaya çıktı?

Ali ÖNER: Hoşbulduk sayın Keskin. Evet Progıda ile bazı şeyleri konuşmak istiyorum. Eylül ayının sonunda Ekim ayının başında bir örgütlenme çalışmasına başladık. Arkadaşlarımız bir mağduriyet olduğunu sendikaya ihtiyaç olduğunu söylediklerinde bir davet üzerine oraya gittik. Tek gıda iş sendikası hiçbir zaman emekçi kardeşlerini yüz üstü bırakmazlar.

Öncelikle biz arkadaşlarımızla firmayla ilgili ön çalışmalar yaptık. Bizim ilk başladığımızda 839 olan çalışan sayısı bugün 800 lerin altına düşmüş durumda. Yaklaşık o fabrikadan 400-450 arkadaşımızla yaklaşık bire bir konuşma imkanım oldu. Bu görüşmeler sırasında fabrikanın içerisindeki çalışma duruma bize yavaş yavaş gelmeye başladı.

Anayasanın 51 maddesi Türkiye Cumhuriyetinde çalışan herkesin özgürce sendikaya girmesini ve çıkmasını akdeder. Anayasa bu hakkı verdikten sonra 4857 sayılı iş kanunun da aynı zamanda işçilerin çalışmasıyla ilgili kanunları düzenler. Bu yaptığımız çalışmalar sonucunda orada bir takım şeylerin yanlış gittiğini görmeye başladık. Çalışma hayatıyla ilgili orada inanılmaz çalışma koşullarının ağır olduğunu görmeye başladık. Belki de şu anda 81 vilayette böyle bir çalışma hayatı yoktur.

Mehmet KESKİN: Peki bu firmanın ILO sözleşmesi yok mu?

Ali ÖNER: Tabi var. 26 bin çalışanı olan bu kurum bu fabrikayı satın aldığında ILO sözleşmesinden doğan bu hakların tamamını kabul etmiş oluyor. Fakat adeta bir kölelik düzeninin kurulduğunu ve bu düzenin oluşmasının getirdiği sıkıntılarında daveti getirdiği gördük.

Buradaki arkadaşlarımız yaptığı sözleşmelerden dolayı muzdarip. Şimdi siz bir insanı bağlıyorsunuz siz benimle çalışacaksınız diyorsunuz burada artık siz bizim işçimizsiniz. Fakat 5 günlük ücretle insan hayatını nasıl geçirebilir. İnsanlara 450-500 gibi rakamlar ödeniyor. Ben bunu duyunca not aldık. Daha ilginci bir bayan arkadaşımızı 10 gün çalıştırıyorsunuz vardiya usulüyle ve on gün içinde tesadüftür ki o gün arkadaşımız işe gelmemiş olsun veya fabrikayı tatil etme durumuna girdiğinde bir bakıyorsunuz. Bundan dolayı 2 gününü kesiyorlar.

Yani siz bu insana 8 gün ücreti ödüyorsunuz. İş hukukunda bu bir hükümlülüktür ama vicdanı hukuk denen bir şey de var insanlar burada köle gibi çalıştırılıyor. Yani işveren şunu diyor ben seninle sözleşme yaptım ben sana ne zaman ihtiyacım olursa çağırırım işim bittiğinde de eve gönderirim.

Mehmet KESKİN: Çalışma Bakanlığının bu konu ile ilgili herhangi bir çalışması yok mu?

Çalışma bakanlığının bugüne kadar hiçbir işçi çıkarmada yayda örgütlenmede anayasanın düzenlediği maddeyle ilgili bir kelime söylediğini duymadık. Ben bu örgütlenmeyi başlattığımda 9 arkadaşımızın iş akdi kesildi. Tabi ben sendika olarak gerekli çalışmaları yapıyorum. Her türlü imkânlarını sunuyoruz. Davalarını açacağız. Talebe karşılıksız kalamıyoruz.

Bir bayan arkadaşımız bizi arıyor diyor ki ben üniversitede çocuk okutuyorum. Benim aldığım para 420 lira ben bu parayla evimi mi geçindireceğim elektrik su faturasını ödeyeceğim yoksa çocuğuma para mı göndereceğim. Bir üniversite öğrencisinin ortaya yollu bir geliri olan bir aileye aylık gideri 1500 lira. Siz üniversitede okuttuğunuz çocuğu açlığa mahkûm ediyorsunuz. Sonra da diyorsunuz ki ben seni 5-10 gün çalıştıracağım diyorsunuz sonra da çıkıp ulusal bir kurumum diye laf anlatmaya çalışacaksınız.

Şefler dediğimiz erkek arkadaşlarımız şimdi orada sendikayla ilgili çalışmalar yapıyorlar yukarıdan aldıkları talimatla sizin o ezdiğiniz aşağıladığınız o insanlar sizin anneniz bacınız kardeşiniz.

Şimdi ben buradan seslenmek istiyorum bugün sendikanın faaliyetinin önüne geçmek isteyen işvereni anlayabiliyorum benim anlayamadığım orada şef operatör ya da ustabaşı olarak çalışan arkadaşlarımıza sesleniyorum. Kardeşler o fabrikada ekmeğinden ettiğiniz ya da edeceğiniz insanların vebali sırtınızdadır. Vicdanınız sızlamıyorsa sizin insanlığınızda şüphe ederim. Çünkü sizin o idarecileriniz bankamatiklere gittiklerinde maaşlarını 8-10 kerede çekiyorlar. Örgütlenmelerde en çok yaşadığımız sıkıntı bu.

Ben bu örgütlenmeye başladığımda arkadaşlarımız diğer arkadaşlarımıza şöyle diyor. Nankörlük yapmayın bu şirket size para veriyor. Bende buradan sesleniyorum bu devlet Bin 603 lirayı neden açıkladı o zaman. Herkes kafasına göre ücret ödeyecekse.

Kula kulluk edilmez kul Allahın verdiği rızkı adaletli dağıtandır. Siz orada adaletli bir dağıtım yapmıyorsunuz siz orada insanların sırtına basarak evlerinizde 5 yıldızlı otellerde güllük gülistanlık yaşıyorsunuz. Çocuklarınız özel okullarda kolejlerde okuyor.

Mehmet KESKİN: Orada ki çalışanların sigorta bordrolarını inceleme fırsatınız oldu mu?

Ali ÖNER: Çok basit bir örnek vereyim. Biz orada çalışan bir arkadaşımızın SGK kayıtlarına baktık. 17 yıllık bir insanın yaklaşık 2 bin günü çıktı. Arkadaşımız bana şunu soruyor başkanım ne zaman emekli olabilirim. Bir 17 yıl daha çalışmalı ki emekli olabilsin.

Biz insanlara dürüstlüğü öğretemedikten sonra hakkını aramanın ne olduğunu öğretemedikten sonra siz kitaplar dolusu kanun yazsanız bile bir anlamı olmaz.

Oradaki çalışanların ailelerinin onlara baskı yaptığını gördük sendikaya üye olma hazır elindeki paradan da olursun diye baskı yapıyorlar. Eşleriniz kardeşlerinizin burada insan gibi çalışmasını istemiyor musunuz?

Burada Giresun Bulancak Piraziz’den gelen kardeşlerimiz var. Ama Giresun basının da burada yapılan haksızlıkla ilgili ses çıkmadı. Ordu basını bunu duyurma anlamında daha duyarlı oldu.

Bu kurum insanları 5-10 gün çalıştırırken aynı zamanda da devletten İŞKUR desteği alıyor. Bununla ilgili bir araştırma yaptık. Normalde kendi işçisini tam çalıştıramıyorsa devletten İŞKUR’da işçi almaması gerekir. Devlet İŞKUR’dan desteğini neden veriyor. Ben senin yetişemediğin ya da eksik kaldığın yerlerde sana destek vereyim. Vergisi maaşı benden diyor devlet.

İŞKUR diyor ki işveren çalıştırdığı işçinin sigortasını 30 güm olarak yatırmazsa eğer İŞKUR’dan destek alamaz. İş müfettişleri ile bu konunun araştırılması gerekiyor.

Mehmet KESKİN: Burada işçiler nasıl muamele görüyor? Haklarının kazanımı hakkında siyasilerin tutumu nedir?

Ali ÖNER: Kamuoyunda şöyle bir durum olabilir. Ne olmuş yani 1-2 gün ödeme yapılmadıysa diye düşünebilirler ama burada vergi de kaçırılıyor. Asgari geçim indirimi ve çocuk paralarını alamadığını söyleyen arkadaşlarımız var.

Siz bu insanları bu kadar mağdur ettikten sonra buradaki insanların bir sendika çatısı altına girdi diye iş akitlerini nasıl fesh edebilirsiniz ki? Ben burada isteğim gibi davranırım demeye mi getiriliyor. Bu işler öyle değil. Siz bu ülkede de orada çalışan işçinin fındığını alıp işliyorsanız bu işçilerin ücretlerini ödemek zorundasınız.

Bayanlar orada ikinci sınıf insan muamelesi görüyor. Ben isterdim ki Giresun’daki siyasi partilerin o bayanların yanında olmasını isterdim. Ben siyasi partileri ziyaret ettim bu durumu anlattım herkes çok şaşırdı. Diyorum ki teyit edin. Bu kadar şey yaşanırken şehriniz de STK’lar kadın komisyonları ortada yok. Ama biz burada tek bir tane kalana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu tür mağduriyet yaşayan mazlumların sesi olmaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın sırtında bu şekilde para kazılmasına engel olacağız.

Mehmet KESKİN: Sayın Öner, emek ve işçi kesimi adına başlattığınız bu mücadele de başarılar diliyorum. İnşallah sonuç işçi kardeşlerimizin lehine gelişir. Tekrar geldiğiniz ve verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyorum.

Ali ÖNER: Sayın Keskin, bende bana ve sendikama işçi kardeşlerimizin feryadının duyurulması adına sağladığınız bu fırsat için teşekkür ediyor, şahsınıza ve Ordu Yeni Haber Gazetesi ailesine yayın hayatınızda başarılarınızın devamını diliyorum.

 

Anahtar Kelimeler : “BÖYLE, BİR, ÇALIŞMA, HAYATI, YOK!”

Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız