Medical Park Ordu Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Emre Çevik "10 Mayıs Dünya İnme Önleme Günü" nedeniyle yaptığı açıklamada, "İnme, dünyada kalp hastalığı ve kanserden sonra en sık görülen nörolojik bir hastalıktır ve ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada bulunmaktadır." dedi.

İnme aniden ortaya çıkıyor

İnmenin bir hastalık değil, aniden ortaya çıkan bir beyin fonksiyonu kaybı olduğunu dile getiren Dr. Çevik “Bu durum, halk arasında felç olarak adlandırılmaktadır ve kısmen doğrudur. Hasta o sırada konuşamazsa, yutamazsa, göremezse felç olur. Kısacası beynin bir fonksiyonu kaybolduğunda ortaya felç çıkar. İnmenin belirtileri; kol ve bacakta güç kaybı, ani konuşma bozukluğu, ani görme kaybı, ani duyu kaybı, baş dönmesi, dengesizlik, çift görmeye bağlı olarak bulantı ve kusma şeklinde sıralanabilir.” dedi.

İnme için değiştirilemez risk faktörleri arasında yaş, cinsiyet, aile öyküsü ve genetik faktörler yer aldığını ifade eden Uzm. Dr. Çevik; "İnme riskini sadece yaşlıların hastalığı olarak düşünmek yanlıştır. Erkeklerde ömür boyu inme riski fazla olmasına rağmen, inme nedenli ölüm riski kadınlarda daha yüksektir.Doğum kontrol haplarının kullanımı genç kadınlardaki riski de attırmaktadır.” dedi.

Doğru Zamanda Doğru Tedavi Hastayı Sağlığına Geri Kavuşturuyor

İnme geçirmiş bir hastanın şanslı kabul edilebilmesi için ilk 4 saatte “tedavisinin yapılabileceği” bir hastaneye ulaştırılması gerektiğini dile getiren Dr. Çevik; ”Doğru zamanda doğru tedavi gören bir hasta %80 oranında fonksiyon kaybı yaşamadan eski yaşantısına geri dönebilmektedir.” dedi.

Fiziksel Aktivite ve Egzersiz İnmeyi Önlüyor

İyi ve düzenli bir şekilde yapılan tansiyon kontrolünün hem damar tıkanıklığına bağlı hem de beyin kanaması ile ilişkili olan inmeden korunmada çok önemli bir rolü olduğunu belirten Dr. Çevik; “İnmenin önlenmesi için tansiyon hastalarında tansiyon kontrolü, şeker hastalarında şeker kontrolü asla ihmal edilmemelidir. Riski artıran faktörlerin başında gelen sigara kullanımı önlenmeli, uygulanan diyete sadık kalınmalı, bol fiziksel aktivite ve egzersiz yapılmalıdır, bu sayede inme hastalığı riskinden birincil seviyede korunmuş olunur.” diyerek sözlerini sonlandırdı.