Gerek dünyada gerekse ülkemizde ölüm nedenlerinin başında kalp ve damar hastalıkları geliyor. Hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme ve aşırı stres, kalp hastalıklarını tetikleyen en önemli unsurların başında geliyor. Medical Park Ordu Hastanesi’nden Diyetisyen Dilara Demirel, Kalp ve Damar Hastalarının nasıl beslenmesi gerektiği konusunda önemli tavsiyelerde bulundu.

“Beslenme hayati önem taşıyor”

Kalp damar hastalıkları günümüzde tüm dünyadaki ölüm nedenlerinin en başında geldiğini söyleyen Dyt. Dilara Demirel, “Genetik ve doğumsal olmayan Kalp - Damar Hastalıklarının büyük çoğunluğu yanlış beslenme sonucuna bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle de beslenme, Kalp ve Damar Hastalıklarından koruyucu olması bakımından hayati önem taşımaktadır.” dedi.

 “Beslenme programına uyulmalı”

Her Kalp ve Damar Hastası beslenme programına uyması gerekir mi? sorusu üzerine Dyt. Dilara Demirel, “ Konuşmamın başında belirttiğim gibi Kalp ve Damar Hastalıkları dünya genelinde ölüm nedenlerinde birinci sırayı çekmektedir. Bu nedenle de Kalp ve Damar Hastalığı bulunan bütün hastalar beslenme programlarına fazlasıyla gereken önemi göstermelidirler.” dedi.

“Yiyecekleri belirtilen miktarda tüketmeliyiz”

Öğün sayısı hakkında bilgi veren Dyt. Dilara Demirel, “Yiyecekleri düzenli öğünlerde ve belirtilen miktarlarda tüketmeye önem vermeliyiz. Birçok hastalıkta olduğu gibi kalp damar hastalıklarında azar azar fakat sık sık besin tüketimi olmalıdır. Hastanın durumuna göre ise minimum 2 maksimum 3 ana öğün yapılması ve minimum 2 defa ara öğün yapılması oldukça önemlidir.” bilgisini verdi. Dyt. Dilara Demirel Kalp ve Damar Hastalıklarında beslenmeyi ise şu şekilde sıraladı:

·         Kanın kolesterol düzeyini yükselterek kalp damar hastalıklarına neden olan doymuş yağların (margarin, tereyağı, kuyruk yağı, iç yağı) tüketimi en aza indirgenmelidir.

·         Vücuda alınan toplam yağ, günlük harcanan enerjinin yüzde 30’u kadar olmalıdır. Örneğin günlük 2 bin kcal tüketen biri maksimum 60 gram yağ tüketmelidir. Buna bağlı olarak da süt ve süt ürünlerinin yarım yağlı veya light olanları tüketilmelidir. Tam tahıllı ürünlerle kaliteli karbonhidrat alımı yapılmalı ve satın alınan besinlerin etiket bilgisi iyi okunmalı, kızartma yerine fırında veya ızgara gibi sağlıklı pişirme yöntemleri tercih edilmelidir.

·         Karaciğer gibi kolesterol içeriği yüksek sakatatlardan uzak durulmalıdır. Kolesterol içeren besinlerin (süt, peynir, kırmızı et) diyette sınırlandırılması gerekir ancak tamamen beslenmeden çıkarılmaması doğru değildir.  Çünkü vücudun ihtiyaç duyduğu birçok besin öğesini içermektedirler.

·         Sebze yemeklerine bir kilo sebze için maksimum 2 yemek kaşığı sıvı yağ, etli yemekler için ise daha az miktarda yağ eklenmelidir.

·         Vitamin, posa ve antioksidan bakımından zengin taze meyve ve sebze tüketimi artırılmalıdır.

·         Haftada en az 2 kez omega-3 yönünden zengin(uskumru, ton, somon) balık tüketilmelidir.

·         Ceviz, keten tohumu, fındık, chia tohumu gibi omega-3 yağı bulunan bitkisel gıdalar tüketilmelidir.

·         Şeker kullanımı kısıtlanmalıdır.

·         İdeal vücut ağırlığına ulaşılmalı, fazla kilolar verilmelidir.

·         Kalp sağlığını korumada günlük 30 dakikalık orta tempoda egzersiz (yürüyüş, yüzme, hafif koşular vb.) yapılan fiziksel aktiviteler oldukça önemlidir.

·         Kan basıncını ve kalp atım hızını artıran sigara kullanılmamalı, tamamen bırakılmalıdır.

“Düzenli egzersiz yapılmalı”

Hastalar kendilerini yormayacak şekilde günlük egzersizlerini yapması gerektiğini önemle vurgulayan Dyt. Dilara Demirel, “Çünkü yapılan son araştırma sonuçları yürüyüş gibi kalbi yormayan hafif egzersizlerin Kalp ve Damar Hastalıklarına sebep olan yüksek kötü kolesterol gibi değerler üzerine etki ederek, hastalıkları önleyici etkide bulunduğu gözlemlenmiştir. En ideal egzersiz süresi yaşa bağlı olarak haftalık toplam 120 ile 150 dakika arasıdır. Her bir egzersiz 30 dakikadan az olmayacak şekilde planlanmalıdır.

“Stresten uzak bir yaşam önemli”

Dyt. Dilara Demirel, “Kalp ve Damar Hastalarının yapılan önerileri göz önüne alarak yaşam kalitelerini üst seviyede tutabilmeleri için sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmeyi yaşam tarzı haline getirmeleri gereklidir. Günümüzde pek mümkün olmasa da stresten uzak, huzurlu bir hayat sürdürmeleri sağlıklı yaşam için önemlidir.” diye konuştu.

Medical Park Ordu Hastanesi Diyetisyen Dilara Demirel, Kalp ve Damar Hastalarının sağlıklı bir hayat sürmeleri temennisinde bulunarak, kendilerine özel hazırlanmış programlar için mutlaka bir diyetisyene başvurmaları gerektiğini belirterek sözlerini tamamladı.