ONLARIN GÜCÜ EMEKÇİLERE YETER!

Berkant DOĞAN2018-02-15 08:37:20


Önceki gün Ordu Büyükşehir belediyesi meclis toplantısı vardı. Gittik.
Ordu CHP’nin muhalefetsiz muhalefeti olarak tanımlanan Hasan Karamustafa oylanan her maddede itirazlarda bulundu.
Şunu açıklılıkla söyleyeyim. Enver Başkan CHP’nin meclis üyeleriyle pin pon topu gibi oynuyor ve ortamda ki gergin havayı onların sırtından neşeye çevirmesini iyi biliyor.
CHP Meclis üyesi önce soruyor sonra kendisi başkana teşekkür ediyor ve salondakileri bir daha neşeye boğuyor.
Meclis üyesi Hasan bey iyi başlıyor ama desteği ve gücü olmayınca da kötü bitiriyor.
Ama hasan beyin önüne öyle bir fırsat çıktı ki belki de meclis üyeliği hayatında bir daha bulamayacağı bir fırsatı yakaladı.
Sayın meclis üyesi, topu boş kaleye yuvarlasa işi bitirecekti ama topu avuta vurdu. Ya beceriksizlikten yada bilerek.
Hasan bey çok güzel bir soru yakaladı ve sordu.” Sahil yolları kime ait. Karayollarınamı, Belediyeyemi, İlerdeki üst geçit kime ait.
Enver başkan bir ara bocalasa da” orası karayollarına ait ama kullanım hakkı bizde” diye cevap verdi.
Hasan bey aslında üst geçide asılan reklam ve benzeri şeylerin asılmasının yasak olması gerektiğini söyleyecekti, Enver başkan belediyeye ait deyince yasal bir mevzunun olduğunu anladı. Ama durmadı. Ve asıl ipin koptuğu an geldi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun referandum öncesi Orduya gelmeden üst geçide asılan pankartının neden gece yarısı söküldüğünü sordu.
Final burasıydı.
Başkan Yılmaz’a son aylarda muhalefet olan bir yerel kanalda canlı yayın yapıyordu.
Enver başkan “O pankartı biz indirmedik. O pankartı CHP il başkanınız indirdi. Elimde olayla ilgili görüntüler var. Gidin ona sorun. Benim ağzımı açtırmayın şimdi” dedi. CHP’nin aleyhine bir iki salladı Başkan Yılmaz ve normal maddeye geçildi.
Bir kere daha anladım ve haklı olduğuma sevindim. Çünkü Bu CHP bitik bir kısır döngü içersin de olmaya devam ediyor.
Muhalefetsiz muhalefetin yerinde ben olsaydım. Elime tarihi bir fırsat geçmiş, kameraların önünde ortaya çıkar Enver başkanı ispat etmeye zorlardım.
Derdim ki” Sayın başkan bu çok ciddi bir iftira. Biz diğer partilere benzemeyiz. Şu görüntüleri getir burada herkesin önünde göster. Eğer gösterirsen burada herkesin önünde ben partimden ve meclis üyeliğinden istifa edeceğim. Ama gösteremezsen sende istifa edecek misin” meydanı okurdum. Ve bu çıkışımla hem genel başkanımı, hem partimin onurunu, hem Ordu teşkilatının itibarını korumaya çalışırdım.
Bana şimdi gene kızacak gene satılık kalem diyecekler ama. Umuruma gelmez. Bana satılık diyenler dönsünler aynaya baksınlar.
Yine söylüyorum. CHP’nin Orduda meclis üyesi yok.
Ve hala iddia ediyorum ki CHP Ordu’da AKP’nin bir ayağının siyasi muhalefetidir.
İstedikleri anda isteyen CHP lilerle halkın önünde canlı yayında tartışırız. Tabi cesaretleri varsa.
Şimdi böylesi bir parti işleyişi halkın önüne çıkacakta halktan oy alacak.
NOT: Bu arada Başkan Enver Yılmaz’ın bu iddiasına bakalım bir avukat olarak ve Orduda CHP’nin en üst temsilcisi olarak Attila Şahin yanıt verecek mi?..
Hiç zannetmiyoruz.
Onların gücü emekçilere yeter sadece. Onların tuzları kuru.

Anasayfa