HELALLİK

Şafak DELİÇAKAR2021-05-18 09:35:27

Halk arasında “Pek de hakkım olmayan bir şey istiyorum” anlamına gelmekte imiş helallik istemek. İnsanlar genellikle ya vedalaşırken ya da ölürken helallik istermiş. “Ben gidiyorum, senin hakkını da ödemiyorum, ama sen yine de kırma beni helal et, öbür tarafta onca vereceğim hesap yanında bir de kul hakkı yüzünden sorguya çekilmeyeyim” demekmiş.

Ölen kişi musalla taşında iken imam “hakkınızı helal ettiniz mi?” diye sorduğunda hemen herkes içinden öyle geçmese de “helal olsun” der. Çünkü etmezseniz, ölen kişi sizin de bir an önce ölüp onun yanına gitmenizi ve sizden bizatihi helallik istemeyi dilermiş. Aman ha! Kim helallik isterse hiç tereddütsüz veririm. Hem de üç defa, “helal olsun, helal olsun, helal olsun” diye. Neme lazım! Hakkımı helal etmedim diye hazır Pandemiden yırtmışken başkası istedi diye erkenden öleyim mi yani? Sen beni bırak! Ben sana oy vermediğim için sen de hakkım da yok, senden helallik talebim de yok. Bir de öbür dünya da uğraşamam seninle! Bu dünyada yettin de arttın bile bana! Ama ya hakkını helal etmeyecekler? Onların kul hakkını hesaba kattın mı?

Evine ekmek götüremeyen, çocuğuna bir sakız alamayan, ailesini geçindiremeyen, bankaların, varlık şirketleri avukatlarının her gün “öde lan borcunu yoksa gelir evindeki eşyaları haczederiz” diye korku verip taciz etmelerine müsaade ettiğin, ayaklarını bağlayarak koşturmaya çalıştığın, işyerini kapatıp kazançlarına mani olduğun halde vergi ve icra dairelerini açık tuttuğun, işsiz, parasız, sağlıksız yaşarken bir de gurursuz ve onursuz yaşamayı kendine yediremeyip intihar eden insanlar helal eder mi size hakkını bilmiyorum.

2002-2019 yılları arasında 5 bin 806 intihar vakasının nedenini geçim sıkıntısı oluşturmuş. Sadece 2019 yılında 3 bin 406 kişi intihara bağlı olarak yaşamına son vermiş. Duymadın mı? 4 yerden maaş alan danışmanların da mı bilgi vermedi sana? Yoksa garanti ödemeleri yüzünden beş parasız kalıp bunları görmemezlikten mi geldin?

Sadece pandemi döneminde 341 kişi açlıktan intihar etmiş. İşsiz kalan yaklaşık 700 bin müzisyenden 100’ünden fazlası aç-açık kaldıkları için intihar etmiş. Bir partinin yandaşı olmayan belediye meclis üyesi bile işsizlik ve ekonomik sıkıntı nedeniyle yaşamına son vermiş. İşten çıkarılan, 25 yaşındaki bir baba kendini elektrik direğine asarak yaşamına son vermiş. 32 yaşındaki bir başka baba çektiği ekonomik sıkıntı nedeniyle canına kıymış. 25 yaşındaki inşaat işçisi baba geçim sıkıntıları yüzünden intihar etmiş. Esnaf bir baba kendini asarak yaşamına son vermiş. 23 yaşındaki bir bekâr genç, babası ile birlikte kaldığı evde ailesine yük olmamak için kendini asarak canına kıymış. Bir emekli geçim sıkıntılarına dayanamayarak kendini asmış. Ekonomik sıkıntılara dayanamayan genç çift 1,5 yaşındaki kızlarını akrabalarına bırakarak yaşamlarına son vermiş. 45 yaşındaki adam eline iş-aş yazarak kendini asmış. Evli ve iki çocuk babası kamyon şoförü maddi sıkıntılar nedeniyle kamyonuna kendisini asarak intihar etmiş. İşsiz ve iki çocuk babası "Çocuklarım aç, iş istiyorum anlamıyor musunuz?" diyerek valiliğin önünde kendini yakmış. Üniversite 3. sınıf öğrencisi yaptığı paylaşımlarda "Bir liraya karnımı doyurabilir miyim?“, ‘‘Yemekhane kartımda para kalmamış sadece bir liram var" ifadelerini kullanarak intihar etmiş. Esnaf intiharları ve protestoları saymakla bitmez zaten…

Tek birine sordunuz mu kardeşim sen aç mısın, açık mısın, derdin nedir diye? Hani teşkilatlarınız kapı kapı dolaşırdı! Halkın derdi ile dertlenirdi! Nooldu? Yardım ettik diye böbürlendiğiniz şey yandaşlarınıza verdiğiniz bin TL be! Hem de yoksulluk sınırı 11 bin 186 TL iken! Hani Amerika ve Almanya bizi kıskanıyordu? Hani uzaya gidiyorduk? Yerli uçak göklerde, yerli otomobil yollardaydı hani? Kıyımızda köşemizde beş para rezervimiz yok mu bizim? Nerde diye sormakta, 1-2-8 rakamlarını yana yana yazmak da suç oldu. Bakanın çıktı bu ülkede yoksulluk yoktur dedi be! Başka bir bakanın sahibi olduğu şirketten bakanlığına fahiş fiyatla mal sattı be! Sordun mu hesabını? Onlar için de helallik ister misin?

Ayranımız yokken içmeye, aşı yardımı yaptık be! Biz evdeki fanilalarımızı kesip uyduruk maskeler yaparken, Amerika’ya maske yardımı yaptık be! Hava atıp itibar gösterisi yaparken cepteki deliği görmedik be! Senin anlayacağın dilden söylemek gerekirse “evde kilim yokken camiye halı serilmez” sözünü bile unuttuk be!

Vaatlerle iktidar olup liyakatsiz insanları sırf yandaşınız diye hak etmedikleri koltuklara oturtarak yönettiremediğiniz bir ülkede, insanların yüzde 35’ini tok, yüzde 65’ini aç-açık, işsiz ve umutsuz kalmasına sebep oldunuz. Liyakatsiz yandaşlarınızı işte-güçte tok, muhaliflerinizi ise işsiz-güçsüz ve aç gezdirdiniz be!

Yarattığınız zulüm ve acılardan dolayı helallik istemeden önce kocaman bir özür dilemek ve ülke yönetimini liyakatli insanlara terk etmek daha doğru ve erdemli bir davranış olmaz mı? Biz gidenlerimizin ve ölülerimizin arkasından zaten hakkımızı helal eden bir kültürün insanlarıyız. Ama bize çektirdiklerinizi ve artarak devam eden zulümlerinizi asla unutmayız-unutturmayız bilesiniz…

Anasayfa