Ersin ERDOĞAN

Al hadi gönlümü!

1 Kasım 2018 Perşembe Saat: 10:23

Yerel seçimler yaklaşırken aday adaylarının ağzından “Milletin Gönlünü Almak” nakaratını sıkça duyar olduk. Hepsine başarılar dilerim.

Elbette güzel ve önemli bir şeydir gönül almak. Ama nasıl? Nasıl alacaksın benim gönlümü? Ne yapıp da alacaksın? Ne vererek alacaksın?

Yolda gördüğünde yüzüme zorlama sırıtırken elimi sıkarak mı? Yol, kaldırım yapıp asfalt dökerek mi alacaksın gönlümü? Nasıl?

Hem gönlümü alıp da ne yapacaksın? Kırıp döktüklerini yapıştırmak için tutkal mı yapacaksın?

Alma gönlümü. Sen ver gönlünü bana. Çünkü oyumu gönlümü alana değil bana gönlünü verene layık görüyorum.

Yok, ben vermem hep alırım dersen yanılırsın. Çünkü vermeden alamazsın!

Maksadın sadece yandaşının gönlünü almak ise hiç yorma kendini. Onlar sadece gönülleri ile değil ruhları ve gururları ile de sana ait zaten. Daha fazlasını ne yapacaksın?

Yok, maksadın ötekileştirdiklerini umursamak ve yandaşın olmayanların da gönlünü almak ise o zaman önce kibrini bırak.

Beraber içtiğiniz bir acı kahvenin, yediğiniz bir öğün yemeğin, seyahat ettiğiniz bir metrenin, konuştuğunuz bir kelamın hatırını kırk yıl olmasa da birazcık say bari.

Bu şehre kimsenin yandaşı olmadan ciddi katkı sağlayanları yandaşın değil diye yanından geçerken tanımamazlıktan gelme.

Kısmet olurda başkan olursan, kadronu işinin ehli insanlar ile kur. İşini bilmeyenler yüzünden, yandaşının da yandaşın olmayanın da zaman, para, sağlık ve enerji kaybetmesine izin verme.

Senden hiçbir zaman iş, ayrıcalık, avanta veya getirim istemeyen insanlara daha çok saygı duy. Onları yok sayıp sadece seçim dönemlerinde hatırlama.

Sana ihtiyacı olduklarında ise ötekileştirme, duymamazlıktan gelme, başından savuşturma. Yandaşına hangi mesafedeysen yandaşın olmayanlara da aynı mesafede dur. Ya da kimseyi yandaşın olmaya mecbur bırakma, zorlama.

Senden öncekileri iyi tahlil et. Güçleri sınırsız makamları garantiydi. Peki, neredeler şimdi? Sadece gönül almaya çalıştılar çünkü vermeye değil. 

Rüzgârgülü gibi sürekli dönen, yakınındaki dönek yandaşları sayesinde yanlış bilgilendirildiler hep. Oysa zarar görmedikleri tek kesim yandaşı olmayanlardı. İşte bu yüzden, kendini yandaşına değil, özellikle olmayana soracaksın ki doğru bilgiye ulaşabilesin.

Yandaş olmayan gerçek aynadır. Baktığında kendini görürsün. Şekilleri farklı gösteren sirk aynaları ise yandaş gibidir. Seni hep olduğundan farklı gösterir. 

Sana bunca nasihati da çantada keklik gördüğün yandaşın değil, bilakis yandaşın olmayanlar verir.

Hadi ver bakalım şimdi gönlünü…