31 Mart 2019 tarihinde yerel seçimleri yaptık. Ancak bu seçimlerin ayarı kaçmış durumda. Biz ülke olarak adam gibi bir seçim yapamayacak mıyız?

Oyları kullanırken yurdum insanı bir sıkıntı yaşamadı ancak oylar sayılmaya başlandıktan sonra saatler 23.00’ı bulduğunda ANADOLU AJANSI birden off duruma geçti. İçimden “acaba gene mi trafolara kedi girdi” diye düşündüm. Oysa Allah’a şükür ki elektrikler kesilmemişti. Her zamanki gibi iktidar partisinin oyları zaman kesiminin ilk yarısında hep önde gösterildi. Tabi olarak zaman geçtikçe bunun böyle olmadığı anlaşıdı. Nihayetinde Adana, Mersin, Antalya, Ankara, İzmir, İstanbul gibi metrol şehirleri muhalefet partileri aldı. Hükümet büyük bir şaşkınlık içerisinde gelişmeleri izledi. Lakin YSK İstanbul’u Ekrem İMAMOĞLU’nun kazandığı duyurusunu yaptı. Keşke yapmaz olaydı. itirazlar birbirini kovaladı. İktidar partisi ve yandaşı MHP kaybettikleri hemen her bölgede itiraz ettiler. Amaç zaman kazanmak mı yoksa başba bir oyun mu tezgahlamak gerçekten anlayamadım. Ama bir gerçek var ki bir seçimi daha adam gibi yapamadık. Şike, şaibe, hırsızlık sözcükleri havalarda uçuştu, durdu. MHP lideri sayın Devlet BAHÇELİ sandıktaki görevlileri FETÖ’cülükle suçlaması ülkeyi bir girdaba sokacaktır. Artık önümüzdeki seçimlerde şaibeli olmaktan kurtulamaz. Çünkü sandık başkanları devletin memuru, devletin memurunda bir gelecek kaygısı oluşmaya başladı. Haklarında soruşturma açılabileceği korkusu başladı. Öyle zannediyorum ki bu memurlar bir sonraki seçimde sandıklarda görev almak istemeyeceklerdir. Sayın Cumhurbaşkanı’nın metropolleri kazanan başkanlara topal ördek benzetmesi ve “belediye meclis üyeleri Cumhur İttifakı’ndan, bunlar nasıl görev yapacaklar” demesi ve konuşmalarının tehdit içermesi demokrasi ilkelerine vurulmuş keskin kılıçtır.

Hani atı alan Üsküdar’ı geçiyordu. Şimdi ne oldu Üsküdar’da yangın mı var? Eski Adalet Bakanı Bekir BOZDAĞ “Bu seçimlerde hile olmaz” demiyor muydu? Hani bu seçim sistemi dünyanın en iyi seçim sistemiydi? Ne oldu rüzgar ters mi döndü? Üzserine üstlük iktidar partisi ve yandaşları bütün mualefette bulunanlara hırsız damgasını vurmadı mı? Pes doğrusu.

Değerli gönül ister ki hak eden hak ettiği koltukta otursun. Bu seçimi kaybeden yok ya. Ama Kazananları da kaybedenler onurlu bir şekildetebrik etsin. Bir olmak da, diri olmak da bunu emreder. Gerisi laf ebesi.