İffet sahibi kişi ahlak kurallarına dikkat eden utangaç anlamlarını da taşımaktadır

İffet ve namus duygusu, insanda doğuştan var olan ve onu diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden biridir.

Namus, insanın kişiliğini ayakta tutan ve koruması gereken temel değerdir. Namusa sahip çıkmak demek; Allahın Resulü'ne gelen inanç ve ilkelere sahip çıkmak, onları korumak ve muhafaza etmek anlamlarına gelmektedir

Dürüst ve iffetli bir hayat sürmek en önemli ahlaki sorumluluklarımızdandır.

İffet zırhını kuşanmış ve haya elbisesini giyinmiş müminler gözlerini haramdan korumakla başlarlar işe. Zira Rabbimiz gönlümüze açılan pencerelerimiz olan gözlerimizi edep perdesiyle örtmemizi ister. (Nûr, 23/30-31) Efendiler Efendisi de, utanma duygusunun görünmez ama insanı koruyan hassas bir çizgi olduğuna dikkatimizi çeker ve “İnsan utanma duygusunu yitirirse varsın, dilediğini yapsın.” (İbn Hanbel, IV, 121) diye buyurmuştur.

Yaz aylarının gelmesiyle sokak ve caddelerin dolmasıyla deniz sahilleri demiyorum; sokak ve caddeler âdeta çırdırmışcasına çıplaklar kampına dönmüş vaziyette.kimse bitli yorganı üstüne almaz maalesef.Ancak bunlar bizim yakınlarınız, çocuklarımız Meşhur bir ata sözümüz vardır bizim "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz diye"Vay efendim zaman öyle gösteriliyor sen benim böyle giyindiğime bakma ben çok muhafazar vede dindar'ım diyenlere bir sözümüz var. Müminler, “Edep Ya Hû!” düsturuyla giyim kuşamının yanında göz, kulak, dil ve gönül kapılarını her türlü harama kapatır.Peygamber sav efendimiz bu konu hakkından bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmaktadır."Müminler Allah korkusuyla günah ve ahlaksızlığa sırt çevirip iffetini koruyanlar hiçbir gölgenin bulunmadığı günde Allah’ın arşının gölgesinde gölgelenmekle müjdelenir."(Buhârî, Zekât, 16)

 Cenabı hak Kur'anı kerim nur suresi 30 ayeti şöyle buyurmaktadır "mü min erkeklere ve kadınlara söyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, bu, daha temiz bir harekettir size. Şüphe yok ki Allah, ne işlerseniz hepsinden de haberdardır"

Böylesi hassas bir konuda Kur'an ve sünnette Cenabı hak bizlere böyle emrederken,bizlerede şöyle demek düşüyor.

Nerde kaldı öyle eskiden toplum içine çıkarken giyim kuşamına dikkat eden iffet sahibi analar,bacılar, kızlar...

Bizi yaratan Cenabı hak;Yememizden içmemize kadar,ticaretinden ,insan arası ilişkilerimizden, erkeğin ve kadının giyim şekillerine varana kadar hepsini bizlere bildirmiştir.

Günümüz insanları giyim kuşam da moda adı altında avrupa-i bir giyim tarzını örnek almıştır.

Ünlü şair Mehmet Akif Ersoy bu Avrupa-i giyim şekli yani yarı çıplaklık, Avrupa da yaygın iken daha bizlere gelmeden bu tehlike çanlarını şu tizelerinde şöyle ifade etmiştir.

"Kim demiş Avrupa insanı medeni?

Ne edep var ne haya, çırılçıplak bedeni!

Eğer medeniyet açıp saçmaksa bedeni; desenize hayvanlar sizden daha medeni!"

Bizlerdeki bu Avrupalılara özenti Dinden uzaklaşma hali Müslümanlık âleminin kadınlarını kızlarını ne hale getirdi?

Sanki devir değişti! Kıtlık geldi insanın örtünmesi için bir şeyleri alacak gücü kalmadı, yırtık dökük pantolonlar,veya üzerlerini tam örtecek bir şeylere ulaşamamaktalar.Giyinme diye birşey kalmadı.Yarı açık ve çıplak bir şekil aldı yada çok daracık,vücut hatlarını ortaya dökercesine.

Başörtüsüne gelince eskiden inancı gereği örtünmekteydiler. Günümüzde adı değişti türban takanlar moda  tarzı giyim şekliyle onu da kalkan yaptılar.

Öyle aldatılıyoruz ki!

Tesettürü  kadınlar-kızlar sadece baş örtmek şekline dönüştürdüler

Bu yüzden başlarında örtü olunca her eylemi yapabileceklerini sanıyorlar.

Yasaklı yıllarda  önceleri okul kapılarında inançları gereği ağlayan tesettürlü ablalarımız vardı.ne pahasına olursa olsun mücadele ediyorlardı.

Şimdi konsere alınmadığı için ağlıyor kimi kızlara ne demeli?

Önceleri "Pardesü altına pantolon giyilir mi?" sorusuna fetva aranırdı.

Şimdilerde tayt üzerine türban takmayanı dövüyorlar mı acaba diye düşündürüyorlar.

Bedeni âdeta ortaya döken daracık ve yarı çıplak giysilerin ne dinle nede imanla bir ilişkisi olamaz.Bunun ne dinle nede Türk kültürü ile uzaktan yakından asla alakası olamaz.

Eskiden edep vardı sokakta sakız çiğnemek dahi  ne çirkin bir işti kim olursa olsun haya eder utanırdı, şimdi ise insanların gözleri önünde patlatmaktan çekinmiyorlar.

Eskiden kız evlatları akşam olunca sokağa çıkamazdı ana baba korkusu,ve aile kültürü hakimdi.

Şimdi ki kızlar bunları bir tarafa atarak tek başına kafelerde erkek arkadaşları ile oturup nargile, sigara tüttürüyorlar.

Birinin düğününün salonda kadın erkek karışık olacağını öğrenince, ailecek gitmekten vazgeçerdik .

Şimdilerde düğünlerde, erkeklerle beraber karışık oynamak moda oldu.Göbek atan başı örtülü hanımların videoları hiç çekinmeden paylaşılmaktadır.

 Hemde daracık ve yarı açık giysileriyle, yabancı erkeklerin önünde oynamaktan çekinmek yerine ne yazık ki   artık bir moda halini aldı.

Tesettürün setr etme özelliğini(örtünme) özelliğini umursamadan Allah'ın(cc)  hoş görmediği herşeyi yapmaya çalışıyorlar hanımlar,kızlar,birde boy boy başı örtülü, ama yarı açık yada vucuda yapışan daracık giyimli alımlı fotoları sosyal medyada kol geziyor.

İnsan sormadan geçemiyor bir insan hanımını kızını hiç kıskanmazmı?

--Ne kadar garip değil mi! Birde bunun yanında başı örtülü olduğu halde namaz kılanlardan ve dini yaşayanlardan biri olmadığını modern bir bayan olduğunu sigara içtiğini, hatta alkol bile kullandığını sevgilisinin olduğunu itiraf eden hanımlarmı dersin!

Hergün böyle gün geçtikçe birbirlerini  görerek özenti şeklini  almakta sayılarının arttığınada şahit oluyoruz.

--Kulluk bilinci  olan herkesin  Allah'a (cc) en sevdiği kulu olan inançlı  bir kişi olmak yerine  tesettürü  terk edip, Rabbimizin haram kıldığı, Müslümana yakışmayan davranışlar sergiliyor olması Sâdece "baş" örterek İslamın tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini sanıyor,yada bu giyim şekliyle insanları ve çevresini aldatıyor olması çok garip degilmi?

 Demek ki eksik bırakılan bir yer var! Yada bizler çocuklarımıza örnek olamadık yada kendimizi bu vahamete kaptırdık bu gidişatın farkında değiliz.

Özellikle anneler olarak, kızlarımızı veya erkek çocuklarımızı İslami bir eyleme yöneltmeden evvel islami bir bilinç vermeye çalışalım.

Zira içinden çıkılmaz bir hale geliyor halimiz.

Müslüman bir hanım , örtülü olmak dindar yapmaz o, fakat tek başına her şey olmadığı bilincini edinmeli ve kızlarımıza da bu bilinci vermeliyiz.

Yoksa bu gidişle nereye?

Sonumuz çok vahim olacaktır.

Ne yazık ki bu gidişle sonunda adına giyinik çıplaklar demeye az kaldı.

Cevabı Hak bizleri bu konuda çok vahim bir şekilde uyarmaktadır."Yakıtının isanlar ve taş olan cehennem ateşinden sakınınız"buyururken neden odun değil taşlar deniyor.(Bakara ayet 2/24)

Âyette zikredilen "ateş" cehennem ateşidir. Bu ateşin yakıtının taşlar ve insanlar oluşu düşündürücüdür. İnsanlar bu âyetin gelmesinden yüzyıllar sonra kö­mürü bulup yaktıklarında, taş gibi nesnelerin de yandığını anlamışlardır.Cehennemin yakıtı olan insanlar ise,kim bilir nasıl taşlarıdır? taş yakıtı gayp âlemine ait, mahiyeti dünyalılar tarafından bilinmeyen bir nesne olarak yorumla­makla uygundur.Hadislere göre Cehennem ateşi, yakıcılık bakımından dünya ateşinden yetmiş misli daha şiddetlidir.(Buhârî, "Bed'ü'1-halk", 10; Timıizî, "Ce­hennem", 7.) Bugün lazerle elmas kesiliyor. Mahiyet ve şiddetini bilmediğimiz ateşlerle taşların da ayrışıp yanması mümkündür. İnsan vücudu gibi narin bir cis­min böyle bir ateşte ölmeden ve tükenmeden azap görmesinin tasavvuru bile deh­şet vericidir. Kur'ân-ı Kerîm insanları işte bu ateşten korumak için gönderilmiştir ve onları rahmete, cennete, ebedî saadete çağırmaktadır

Şunu hatırlatmak gerekir;Cennet ucuz değil, Cehennem dahi lüzumsuz değildir"İfadeden de anlaşılacağı gibi; ucuz olmayan cennettir. Yani cennete gitmek için; iman lazım, ibadet lazım, fedâkarlık lazım, nefis ve şeytan ile mücadele lazımdır. Lakin cehenneme gitmek için bunları terk etmek, yani amele teşebbüs etmemek kâfidir. Bu sebeple insanların ekserisi kolay olan cehenneme koşuyor.

İkinci husus ise;  ifade ettiği gibi; cehenneme götüren ameller, daha meşakkatli ve pahalıdır. Lakin nefis ve şeytan noktasından cehenneme götüren ameller cennete götüren amellerden daha cazip, daha çekicidir. Binaenaleyh insanlar o sıkıntılı ve pahalı günahlar içinde menhus bir lezzet ve cazibedar bir heves bulduğu için, severek içine atlıyor.

Allah CC neslimizi, bizleri bu ve bunun gibi dünyalık hevesler uğruna heba edenlerden eylemesin.(Âmin)

Selam ve mahabbetlerimle.