Ç İ V İ
Ufuk ERSOY2025-04-18 09:34:32
Zamanın birinde zalim bir kral yaşarmış. Bir akşam kral demirciyi huzuruna çağırtmış ve ona şöyle bir emir buyurmuş;
-“Yarına kadar bana tam bin adet çivi hazırla." "Eğer çiviler sabaha kadar hazır olmazsa, şafakta senin kelleni alırım." diye de eklemiş.
Çivi ustası, "Tamam Kralım." demiş, ancak bir günde bin adet çivinin yapılamayacağını bildiği içinde hiçbir endişe duymadan dükkânına dönmüş.
Çevresindeki insanlar kendisine bir günde bin adet çivinin yapılmasının mümkün olmadığını bildiğin halde neden krala tamam dedin." diye sormuşlar.
Bunun üzerine şunu söylemiş;
"Emir kesin, başka çaremiz yok. Ama sabahın da bir sahibi var."
Ailesi ile birlikte işe koyulmuş ve sabaha kadar çalışmış. Bir gecede bin çivi yapabilmek imkânsızdır ancak çivi ustasının öyle bir teslimiyet var ki;
“Sabah ola hayrola, gün doğmadan neler doğar.”
Şafak sökmeye yakın herkes heyecan ile ne olacağını bekler iken saraydan bir adam koşarak çivi ustasının dükkânına gelmiş.
Saraydan gelen adamı gören çivi ustasının yakınları endişe içinde ağlamaya başlamışlar.
Ancak kısa sürede farklı bir sonuç ile karşılaşmışlar. Saraydan gelen kralın adamı beti benzi atık vaziyette çivi ustasına dönerek şöyle demiş;
"Usta şu ana kadar ne kadar çivi yaptıysan onu bana ver, zira kral öldü. Çivileri tabutuna çakacağız.”
***
Bugün çok sevdiğim bir hikâyeyi aktarmak istedim sizlere.
Hayat sürprizlere gebedir.
Bizi iyi edecek tek şey umuttur.
Ki; her şeye rağmen, hayat mutlaka dengesini bulacaktır.
Gün dogmadan neler doğar…
Umutlarınızı yitirmediğiniz günler diliyorum size…