UMUT CANVERDİ

TÜRK’ÜN RUHU YENİDEN DOĞUYOR

31 Temmuz 2025 Perşembe Saat: 09:59

Zamanın çarkları dönerken, bir milletin kalbinde yanan ateş hiçbir zaman sönmedi. Bu ateş, Selanik sokaklarında yankılanan bir adımda, Trablusgarp’ın kızıl kumlarında çarpan bir yürekte, Çanakkale’nin siperlerinde vurulan bir yiğitte doğmuştu. O ruhun adı: İttihat ve Terakki idi.

 

Bugün birileri, Türk’ün diz çökmesini bekliyor. Sandılar ki baskıyla sindiririz, tehditle korkuturuz, zindanla sustururuz. Oysa bilmiyorlar ki Türk milleti, baskıya boyun eğmek için değil, zincirleri kırmak için yaratılmıştır! Türk, tarih boyunca ne zaman dara düşse, küllerinden doğmasını bilmiştir.

 

Bugün de aynı ruh, yeniden uyanmaktadır!

Toprak titriyor, damarlarımızda kan değil, isyan akıyor. Bu isyan bir başkaldırı değil; bu, tarihe, ecdada, geleceğe verilen bir sözdür.

"Yeter artık!" diyen her ses, Türk’ün uyanan vicdanıdır.

Baskıya karşı duran her yürek, İttihatçıların torunudur.

Ve unutmasınlar ki bu milletin diz çöktüğü sanılan her an, bir dirilişin habercisidir.

 

İçimizdeki Türklük ruhu; ne bir kimliktir ne de bir nüfus kâğıdı. Bu, bir ahlaktır, bir şereftir, bir mirastır.

Dünya dönse, gök yıkılsa, zalim güce sarılsa;

Türk olan, Türk kalan, Türk doğan asla geri adım atmaz!

 

Bugünkü hükümetin halkı korkuyla dize getirme çabası, kendi sonunun habercisidir. Çünkü sindirmeye çalıştıkları halk, artık uyanmıştır.

Köyde, şehirde, sokakta, okulda, iş yerinde…

Artık gözler farklı bakıyor, dudaklar farklı konuşuyor.

Türklük bilinci yeniden şahlanıyor!

 

Bu bir davettir:

Mazlum Türk'ün davasına,

Koparılan her bayrağın, susturulan her sesin hesabını sormaya,

Vatanın dört bir köşesinde susanların yerine haykırmaya çağrıdır bu!

 

Zulümle abat olanlar, elbet bir gün helak olur.

Ama bizler, o çöküşün ardından doğacak yeni güneşin çocuklarıyız.

Ve o gün geldiğinde,

Göklerde al bayrak dalgalanacak,

Her yerde tek bir ses yükselecek:

"Ne mutlu Türk’üm diyene!"