HÜSEYİN DENİZ

DÜNYADA KÜRESEL ISINMA TEHLİKE SAÇIYOR

9 Ağustos 2025 Cumartesi Saat: 06:14

Küresel ısınma; İnsan tarafından atmosfere verilen gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma deniyor. 

Bundan dolayıdır ki, sera etkisinin artması nedeniyle atmosferin üst bölümünün yani stratosferin soğumasına, alttaki troposferin ise ısınmasına yol açıyor.

Küresel ısınma denince akla; Isı tutma özelliğine sahip olan metan, ozon ve kloroflorokarbon (CFC), insanların atmosfere saldığı sera gazı örnekleridir. CO2 ve diğer ısıyı tutan gazların miktarı artar, bu da atmosferin sıcaklığını yükseltir ve bu olaya küresel ısınma adı veriliyor.

Son zamanlarda küresel ısınma dünyayı sarmalıyor. Bu nedenle her yerde Kıtlık, çölleşme, su kıtlığı, göçler, su savaşları gibi felaketlerle karşılaşmamız an meselesidir.

konunun önemine binaen Avrupa Birliği "iklim acil durumu" ilan etti. 2019 Küresel Risk Raporu'nun 5 büyük riskinin dördü iklim değişikliği üzerine olduğu şeklinde

Bunlar şiddetli hava şartları, su krizi, büyük doğal felaketler, iklim değişikliğine karşı uyum tedbirlerinin alınmaması.

Durum vahim. Küresel ısınmanın yol açtığı ekonomik çöküşler, afad ve yangınların baş göstermesi ve sosyal riskler bir tarafa en büyük sorun böyle giderse yaşam alanı kalmayacak! 

Buna neden olan tek çare, karbon salınımını düşürmemiz hatta sıfırlamamız için tedbirler alınması ve bu uğurda çaba sarf etmemiz gerekiyor.

 Bilim insanları küresel ısınmayla gelecekte deniz seviyesinin 1,5 metre yükseleceğini belirtiyorlar. Buzulların erimesiyle çıkan metan gazının doğaya döngüsü daha büyük sorunları doğuracak. İlaveten buzul altındaki mikroorganizmaların gün yüzüne çıkması yeni virüslerin ortaya çıkmasıyla ölümcül hastalıkları da beraberinde getirecektir.

Dünya Sağlık Örgütünün açıkladığına göre iklim değişikline bağlı olarak 2030-2050 yılları arasında yılda 250 bin ekstra ölüm bekliyor. Görüldüğü gibi bugün doğaya karşı yapılan bu önü alınmaz öfke insanoğlunun sonunu hazırlıyor. Çünkü doğaya ne verirsek doğa da bize karşılığını veriyor. 

Bu haliyle yapılmış olan mevcut çalışmalar bile yetmiyor. 

Paris Anlaşması, Kyoto Protokolü bile istenilen sonuca ulaşamıyor. 

Buna yeni bir acil eylem planı oluşturup, dünyadaki herkesin çevre seferberliğine katılması ve hususta bilimsel yeni keşiflere ihtiyaç var. Umut verici bir örnek vermek isterim. Bilim insanları bir buluşa imza attı. CO2 ile beslenen bir E.Coli bakterisi üretti. 27 Kasım 2019'da,bu bakterinin karbon yediğini ve bundan da enerji üretebileceğinden bahsediliyor. Çalışmanın birkaç yıl içinde sonuç vermesi bekleniyor. 

Bizler buna karşı mutlaka tedbirler almalıyız.

Hükümetler Arası İklim Değişikliği panelinde (IPCC) iklim değişikliğine fosil yakıtların neden olduğu ve en büyük faktörün insan kaynaklı olduğunu vurgulanıyor. Küresel ısınmayı önlemek için birkaç öneri: Karbon ayak izi konusunda halkın eğitilmesi, Fosil yakıt yerine yenilenebilir enerjiye yönelmek ve bu alana yatırım yapmak. Bireysel araç yerine toplu taşımaya yönelmek, enerji azaltıcı ürünler kullanmak, Atıkların doğada yaşam sürülerini ana sınıfından itibaren çocuklara öğretmek. Ailelere eğitimler vermek.

Sıfır Atık konusunda yerel yönetimlerin ve ilgili kuruluşların eksiksiz çalışması konusunda sistem kurulması ve denetlenmesi sağlanmalıdır. Mesela atıklar adrese göre kodlama ile takip edilebilir ve yerel yönetimler bunu dijital ortama aktarabilir. -Kentsel dönüşümde ve yeni bina yapımlarında çatılara güneş enerjisi paneli takılması zorunlu tutulması ve teşvik verilmesi.

Su israfını önlemek için inovatif ve yenilikçi teknolojilerin ve yeni üretim modellerinin desteklenmesi. Yağmur sularının tarıma kazandırılması için çalışmalar yapılabilir. -Sosyal Medyada ve özellikle dizilerde çevre, sıfır atık, su konusunda içerik zorunluluğu getirilebilir. -Bu zamana kadar yanan yerlere daha çok ağaç dikilmesi için teşvik edici çalışmalar yapılması gerekir.

Bu gidiş hayra alamet değil, buna karşı acil tedbirler alınması gerekir.