25 Eylül 2025 Perşembe

       “ARI ALERJİSİ TARIM İŞÇİLERİNİ TEHDİT EDİYOR”

Yayınlama: 24.09.2025 10:48 Güncellendi: 25.09.2025 01:21 45 okuma
          “ARI ALERJİSİ TARIM İŞÇİLERİNİ TEHDİT EDİYOR”

 

Tarım alanlarında çalışan işçilerin, alerjik reaksiyonlar açısından en riskli grupların başında geldiğini belirten Göğüs Hastalıkları, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, “Arıcılar, çiftçiler, bahçıvanlar, temizlik ve atık sektöründe çalışanlar, açık arazide görev yapan askerler ve özellikle mevsimlik işçiler risk altındadır. Tekrarlayan arı sokmaları alerjik reaksiyon riskini artırır. Kalp ve akciğer hastalığı olanlarda ölümcül reaksiyon riski daha yüksektir” dedi.

Tarımsal alanlarda çalışan işçiler, alerjik reaksiyonlar açısından en riskli grupların başında geliyor. Böcekler, kimyasallar, tarımsal atıklar ve polenler; deri ve solunum yollarında çeşitli alerjik reaksiyonlara yol açabiliyor. Özellikle Karadeniz Bölgesi’nin nemli iklimi ve fındık hasadı dönemi, çiftçiler için adeta bir kabusa dönüşebiliyor.

Medical Park Ordu Hastanesi Göğüs Hastalıkları, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, tarım işçilerini ve kırsalda yaşayanları bekleyen en büyük tehlikelerden birinin arı alerjisi olduğuna dikkat çekerek açıklamalarda bulundu.

“Böceklerin yol açtığı alerjik reaksiyonlar”

Prof. Dr. Ali Kutlu, çiftçilerin en sık şikayet ettiği alerjik yakınmaların böceklerin deriye teması sonucu gelişen kaşıntılı egzama ve kızarıklık tabloları olduğunu belirterek, son yıllarda ülkemizde yaygınlaşan kahverengi kokarca böceği ve rove böceklerinin en sık cilt yakınmalarına yol açtığını ifade etti.

“Hayatı tehdit edebilir”

Alerjik reaksiyonların en tehlikelisinin solunum ve dolaşım sistemini etkileyerek bazen ölüme yol açabilen anafilaksi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kutlu, iş yerlerinde gelişen anafilaksilerin büyük bölümünün arı sokmaları ile ilişkili olduğunu vurguladı. Türkiye’de yılda yaklaşık 15 milyon arı sokması meydana geldiğini, bunların 300 bin kadarının ciddi seyrettiğini ve yalnızca 2025 bahar aylarından itibaren Karadeniz kırsalında 11 kişinin arı sokması nedeniyle hayatını kaybettiğini belirten Prof. Dr. Kutlu, ölenlerin çoğunun alerjisi olduğunun farkında bile olmadığını söyledi.

“Risk altındaki bireyler”

Arıcılar, çiftçiler, bahçıvanlar, temizlik ve atık sektöründe çalışanlar, açık arazide görev yapan askerler ve özellikle mevsimlik işçilerin risk altında olduğunu aktaran Prof. Dr. Kutlu, “Tekrarlayan arı sokmaları alerjik reaksiyon riskini artırır. Kalp ve akciğer hastalığı olanlarda ölümcül reaksiyon riski daha yüksektir” dedi.

“Hayat kurtaran enjeksiyon”

Prof. Dr. Kutlu, hayatı tehdit edebilen anafilaksi reaksiyonlarında en önemli noktanın erken müdahale olduğunu, solunum yollarının tıkanmasını ve dolaşım sisteminin çökmesini önlemek için epinefrin adı verilen ilacın en kısa sürede uygulanması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Kutlu, kendinden enjektörlü adrenalin formlarının bulunduğunu ve alerjisi bilinen kişilerin bu ilacı mutlaka yanlarında taşımaları gerektiğini söyledi.

“Çözüm önerileri”

Özellikle arıcılığın yoğun olduğu bölgelerden başlanarak riskli meslek gruplarına taramalar yapılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Kutlu, alerjisi olan bireylerin uygun tedavi merkezlerine yönlendirilmesi gerektiğini ifade ederek şu bilgileri paylaştı:

“Okul, yurt, fabrika ve kışla gibi toplu yaşam alanlarında alerji taramaları yapılmalıdır. İş yeri hekimleri, birinci basamak ve acil servis hekimleri anafilaksiye müdahale ve adrenalin kullanımı konusunda meslek içi eğitime tabi tutulmalıdır. Riskli iş kollarında ve arıcılıkla uğraşan köylerde oto enjektörlü adrenalin bulundurma zorunluluğu getirilmesi hayati önem taşımaktadır.

Toplumun bilinçlendirilmesinin önemine değinen Prof. Dr. Kutlu, “Gelişmiş ülkelerde oto enjektörlü adrenalin kullanımı ülkemizin çok üzerindedir. Bizde ise hem hastalarda hem de sağlık çalışanlarında bu konuda yeterli farkındalık bulunmamaktadır. Önleyici tedbirlerle birçok ölümün önüne geçmek mümkündür” dedi.