Ordu şehrine bakıldığında akla ya fındık ya da Orduspor gelir. Lakin Orduspor’u bu hale getirene kadar çok zahmet çektiler. Kimler bu zahmete girenler (ne hocası nede futbolcusu) Bunlar Ordu’da spor adamları sıfatıyla yazı yazan spor programları yapan ya da spor programlarına yorumcu olarak katılanlar. Bunlara bu haberleri yapmaları için malzeme veren yöneticiler kim, kim neyi yönetiyor. Orduspor’un şu andaki yönetimini ele alalım, hangisi hangi dalda başarı elde etmiş, hangi iş sektöründe başarıya ulaşmış ve futbol konusunda ne kadar bilgili ya da bilgilendirilmiş.

Cevabını sizlere bırakıyorum. Çünkü ben tanımıyorum. Ama spordan anlamadıkları gibi yönetimden de anlamıyorlar. Diyecekler ki niye be kardeşim, siz Nedim Türkmen’den kurnaz mısınız? Akıllı mısınız? Adam takımı süper lige taşımış, dünyanın tanınmış hocalarını futbolcuları getirmiş, Ordu’ya izletmiştir. En azından Cupper’i tanıdık izledik.

Nasrettin Hoca göle maya atmış ya tutarsa demiş. Başları da aynı yolu izlemiş ama Orduspor’un üzerinde böyle tutar tutmazsa diye oyun oynanmaz. Orduspor ağır bir hastalığa yakalanmış ve bu hastalık teşhis konulmadan tedavi edilmeye çalışılmıştır. Neyi tedavi ediyorsunuz. Önce teşhis gerekiyor.

Ne oldu, hastalık ilerledi ve kansere dönüştü. Kurtuluşu yok. Hep kayıp oldu, gidene kadar bunu herkes gördü. Bunları yazarken üzülerek şu gerçeği söylemek istiyorum. Artık her şey boş takım, sayın yöneticiler bu takım 3 ligde ne yapar biliyor musunuz? Bal ligine düşer.

Sonuç olarak bu şehir sahipsiz olmadığını, şehrin bir sahibi olduğunu anlayanlar bu takıma bir teşhis koyacaklardır. Teşhis koyanlarda tedaviye başlayacaklardır. Gelecek yazımda teşhis ve tedavi sürecini kaleme alacağım.