Dün AK Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Muş’un, yeni istihdam peketinin detaylarını anlatımını pür dikkat dinledim. Ne yalan söyleyeyim, üzülmedim de değil yani. İki yıldır sürekli ısrar ettiğimiz ‘Sicil Affı’ maalesef yine gündemlerinde yokmuş.

Milyonlarca emeklinin, milyonlarca memur, işçi ve esnafın beklediği bu af ne hikmetse hükümetin işine bir türlü gelmiyor. Milletin canına okuyan bankaların da bu konu zaten canına minnet. Çünkü ödenemeyen borçlara her gün nasıl olsa faiz üstüne faiz bindiriyorlar.

Kasayı doldurmak için çareler arayan hükümet, yurt dışında bulunan para, altın, döviz gibi ekonomik piyasa araçlarının Türkiye'ye getirilmesinin önünü açıyor. Bununla ilgili vergi talep edilmeyecek. Yurt içinde de döviz, altını bulunanları, bunların resmi deftere kaydedilmesi durumunda yine vergi aranmayacak.

İyi güzelde sicil affı da gerçekleşse bankalar da hareketlilik başlamaz mı? Kredi kartı mağdurları çekecekleri yeni kredilerle kırmızı kalemden kurtulmaz mı? Bu affın kime ne zararı var? Bilemiyorum. Yasal takibe düşen emekli, maaşından maaş avansı bile kullanamıyor.

Üç beş bin lira borç yüzünden yasal takibe giren milyonlarca emekli, memur, işçi, esnafın günahı ne? Söyler misiniz Allah aşkına. İşin bir başka garip yönü de takip veya icra borcunu ödeyenler, ödedikten sonra bir beş yıl daha kredi kullanamıyorlarmış. Buyurun bir de buradan yakın.

Bu af ve bu düzenleme derhal yapılmalıdır. Bu bir vebaldir. Hükümetin bu vebalden bir an önce kurtulması gerekir. Bakın dün uzun süredir beklenen sicil affına ilişkin Mehmet Muş "Şu an onunla ilgili bir çalışmamız yok. Daha önce biliyorsunuz pandemi sürecinde yapmıştık bunu. Bu teklifimizde şu an yok. Şu an söz konusu değil" dedi. Sicil affı onlar için söz konusu değilmiş!