Bir lira borç almadan, 1 lira kredi çekmeden, 1 lira faiz kullanmadan kendi kaynaklarıyla bütün mahallelerde bütün şehir eşit hizmet anlayışıyla dokunmaya çalışan Altınordu Belediye Başkanı Aşkın Tören’e hakkını teslim edebilmem için attım bu başlığı.

Atasözüdür, ‘Yiğidi öldür, hakkını teslim et’ diye. Bende peyder pey köşe yazılarımda şehri yönetenlere, şehreminlerine, bu şehre muazzam hizmet için gayret gösterenlere Ordu halkı adına teşekkür mahiyetinde yazdığım yazılarda bu atasözünü sıkça kullanırım. Bu kez bu sözü hak eden isim de Başkan Tören oldu.

Her hafta gelenek haline getirdiği mahalle ziyaretlerinin ardından yapılan değerlendirmede dikkatimi çekti. Olmaz böyle bir şey dediğim de hemen araştırmaya koyuldum. Göreve geldiği günden bu yana Bir lira borç almadan, 1 lira kredi çekmeden, 1 lira faiz kullanmadan kendi kaynaklarıyla hizmet verdiği iddia edilen Altınordu Belediyesinin bu iddiası doğru çıktı.

Belediyelerin borç listesine baktığımda Altınordu Belediyesinin bir kuruş dahi borç almadan ve kredi çekmeden, üstelik faiz dahi kullanmadan tamamen kendi varlıklarıyla şehre hizmeti şiar edinen Başkan Tören’i kutlamamak haksızlık olmaz mı? Borç batağında yüzen belediyelerin yerel yönetimlerde başarısızlıklarının nedeni de borçlar, krediler, faizler değil mi?

Gerçeği görmek için 30-40 yıl öncelerine gidin. Ordu şehri puzzelle tahtası gibiydi. Gelen söküyor, gelen yıkıyor, gelen döşeyip gidiyordu. Alt ve üst yapı çalışmalarımızda hal böyleydi. Belediyelerin sanat çalışmaları da hep evlere şenlik gibi geçip giderdi. Bazen de maksat hasıl oldu hesabı yapılırdı.

Şimdi elimizi vicdanımıza koyma vakti geldi. Büyükşehri de arkasına alan Altınordu Belediyesi, 7’den 70’e hizmetleriyle parmak ısırtmıyor mu? Alt, üst ve sanat yapı çalışmalarıyla göz doldurmuyor mu? Kimse kusura bakmasın. Ben bugün bir yiğit öldürdüm! Ama hakkını teslim edebilmek için.