Günlük hayatımızda bugünlerde en çok ihtiyaç duyduğumuz bir kelime, SEVİYE… İnanın başta kendimizde olmak üzere artık karşımıza aldığımız insanlarda da bunu beklemek ve görmek o kadar çok azaldı ki, o kadar. Seviyenin bir diğer anlamı ise Düzey imiş. Sözlükte öyle yazıyor. Hani çok seviyeli ve düzeyli deriz ya işte buradan geliyor.

Farsça’dan Türkçemize giren bu kelime ne yazık ki herkesin üzerine tam oturmuyor. Öyle ki bu kelimenin önüne ‘siz’ eki takarsanız seviyesiz olur, düzeysiz olur. Ama bu kelimenin önüne birde ‘li’ eki takarsanız seviyeli olursunuz, düzeyli olursunuz. Seviyeli ve düzeyli olmaktan kime ne zarar gelir ki? Artınız olur eksiniz olmaz.

Mesleğiniz ne olursa olsun, ister gazeteci, ister medya patronu, ister doktor, öğretmen, berber, bakkal, sigortacı ne olursa olsun, insanda biraz edep biraz da haya olmalı. Ben bu kez çuvaldızı seviye kültüründen yoksun kişilere batırmak istiyorum. Ticari ilişkileri yüzünden sapla samanı birbirine karıştırana ne denir? Benim yerime siz söyleyin.

Az önce dedim ya topluma mal olmuş insanlar bir araya geldiklerinde mesleklerinin dışında karşı tarafa her türlü çirkef ve karalamayı kendine hak ve üstünlük görmeye kalkarsa kaş yapayım derken göz çıkarır. Yani kendi gözünü çıkarır, madara olur, kalır kaldığı yerde.

Yerel yönetimler kimsenin babasının çiftliği değil. Yerel yönetimler Ali Babanın çiftliği de değil. herkes adam gibi işine gücüne baksın. Bu şehirde herkes kimin ne olduğunu gayet iyi biliyor.

Daldan dala meslek değiştirerek, kendini bir şey zannedenler, unutmasınlar ki, insan gözünde hiçbir şey değildir. O yüzden biraz seviye biraz diyorum…