Başlangıçta telefon israfı ile gündeme gelen ve 549 vekili bulunan Gazi Meclisimizde bu kez de vekillerin akaryakıt müsrifliği ile öne çıktı. Öyle ki ulusal yazılı bir medyanın haberine göre 10 tane vekilin akaryakıt masrafları neredeyse milyonlara ulaşıyormuş.

Geçen yıllarda kamu da tasarruf kararı alan hükümet, görülüyor ki nedense aynı tasarruf inisiyatifini mecliste kullanamamış. Düşünsenize telefondu, akaryakıttı, yiyecek, içecekti, giyimi kuşamıydı, kalemi, kırtasiyesiydi akla gelebilecek onlarca kalem ile meclisin aylık ve yıllık harcamaları acaba hesap makinelerine sığar mı?

Harcırahları ve fazla mesaileri ile yaklaşık her ay 30 bin lira maaş alan vekiller, görülüyor ki maaşlarının en az 10 katı kadar da müsriflik yarışına girmekten de geri kalmıyorlarmış. Oysa biz onları devletin malına, mülküne, temeline sahip çıkmaları için göndermemiş miydik?

Yazık, çok yazık hem de, o israf ve müsriflerde kimlerin nasıl hakkı olduğunu biliyorsunuz değil mi? Şehit ailesinin, gazi ailesinin, dulun, yetimin, alın teri ile çalışan memur, işçi ve esnafın, sabahın ayazında bağa, bahçeye, tarlaya koşan, bütün iklim şartlarına göğüs geren çiftçinin, askerin, polisin, öğretmenin, ebe, hemşire, doktorun yani 80 milyondan siz 549 kişi çıktığımızda 79.999.451 kişin hakkı kursağınızdan geçiyor. Çünkü sizi de o gazi meclisine gönderen bu 79.999.451 kişi gönderiyor.

Bu israf ve müsriflik kursağınızdan geçerken bunları düşünüyor musunuz acaba? Biz bir lokma ekmek israf olmasın diye çabalarken Hükümet, kamu da israfla mücadele ede dursun. Ama görülüyor ki, atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmiş. İnşallah bundan sonraki dönemde gazi meclisimizde bu tür olaylara tanık olmayız. İnşallah bir daha gazi meclisimiz, müsrif vekillere kapısını açmaz.