Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
- 15:32 KENT BAYRAMLAŞMASI YAPILDI
- 15:13 ŞANLITÜRK: BAYRAMIMIZ, YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMANIN SİMGESİDİR
- 13:28 BAŞKAN TEPE, BELEDİYE PERSONELİ İLE BAYRAMLAŞTI
- 12:27 VALİ EROL’DAN BAYRAM ZİYARETLERİ
- 12:25 ODÜ TIP FAKÜLTESİNDE BİR İLK
- 12:23 REKTÖR BAŞ: BAYRAMLAR MÜSTESNA GÜNLERDİR
- 14:23 ŞANLITÜRK’TEN, JANDARMA TEŞKİLATINA KUTLAMA
- 14:20 DİKKAT! RİP VAR
- 14:14 OSKİ BAYRAM TATİLİNDE DE İŞ BAŞINDA
- 14:11 “KURBAN BAYRAMI ÜLKEMİZE, MİLLETİMİZE HUZUR GETİRSİN”
- 13:58 BAŞKAN GÜLER’DEN BABALAR GÜNÜ MESAJI
- 13:57 ORDU DA 569 OKULDA, 135 BİN 66 ÖĞRENCİ KARNE ALDI
- 13:57 FENER ADASI SEZONA MERHABA DEDİ
- 13:55 GIDA VE YEM DENETİMLERİ SÜRÜYOR
- 13:51 CHP KADIN KOLLARINDA GÜRDAL DÖNEMİ
KUL HAKKI VE KAMU HAKKI
Toplum halinde yaşayan insanların bir takım hak ve sorumlulukları vardır. Bu haklar ve sorumlulukları yerine getirdiğimiz oranda toplumumuzda huzur ve mutluluk sağlanır. Dinimiz ırk, cins ve inanç ayrımı yapmaksızın bütün insanların haklarını kutsal saymıştır.
Bu hakların ihlali durumunda maddi ve manevi müeyyideler getirmiştir. Yüce kitabımız Kur’an’ı Kerim’de,” Aranızda mallarınızı haksızlıkla yemeyin…”(bakara,2/188) buyrularak, hırsızlık, gasp, ölçü ve tartıda hile, emanete hıyanet gibi gayri meşru yollardan birilerinin mallarını yemek; iftira arkadan çekiştirmek, alay etmek, gıybet gibi çirkin tutum ve davranışlarla başkalarının manevi şahsiyetlerine zarar verecek tutum ve davranışları yasaklamıştır.
İhlal edilen her türlü kamu hakkında yetimin, yoksulun genç yaşlı, ülkemizde yaşayan herkesin
hakkı vardır. Allah’a inanan, Peygamber Efendimizi örnek alan mü’minler kamu veya başkalarının haklarına zarar veremez. Onu gasp edemez başkalarına ait olan mallara el süremez. Hakkı olmayan bir şeye el uzatamaz. Çünkü onun imanı, haksız kazanılmış bir kazanca asla müsaade edemez. Zira mü’min,elinden ve dilinden, herkesin güvende olduğu kimsedir.(Buhari,iman,4-5) O kendisine yapıldığında hoş görmeyeceği bir davranışı diğer insanlara da reva görmez.(buhari,iman,7)
Geçimini haram yollardan değil helalinden kazanma yolunu tercih edecektir. Aç susuz ve açıkta kalsa da bile tüyü bitmemiş yetim hakkını yemekten, devlet malına el uzatmaktan kaçınır. Çünkü o, gizli ve aşikâr her şeyi bilen Yüce Allah’ın huzurunda bir gün hesaba çekileceğini unutmadan hayatını devam ettirmesini bilmelidir.
Sevgili Peygamberimizde kul hakkı yiyenlerin durumlarını şöyle ifade etmişlerdir; ”Kişi namaz, oruç, zekat gibi ibadetlerini yerine getirmiş olarak Allah’ın huzuruna gelir. Bununla beraber öyle günahlarla gelir ki kimine sövmüş, kiminin kanını akıtmış, kiminin malını yemiş, kimine de iftira etmiştir.
Bu durum karşısında onun ibadetlerinden elde ettiği sevaplar kendisinden alınarak hak sahiplerine
dağıtılır. Eğer ibadetleri ve iyilikleri, ihlal ettiği kul haklarını ödeye yetmezse, hak sahiplerinin günahlarından alınıp kendisinin günahlarına eklenir. Böylece sevapları gitmiş, günahları artmış, neticede iflas etmiş olarak cehenneme gönderilir.”(Müslim,birr,59)
Hiçbir ayrıcalığın olmadığı hesap gününde mahcup olmamak için, kul ve kamu hakları konusunda hassas olmalıyız. Rızkımızı, helal yollardan kazanmaya devam etmeliyiz.
Kul haklarının affının ancak, hak sahiplerinden helallik almaya bağlı olduğunu unutmamalıyız.
GÜNÜN SÖZÜ; OTURUP DİL
DÖKECEK YERDE ÇALIŞIP TER DÖKMELİ. (Mehmet Akif Ersoy)