HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Almanca Özel Ders Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
27 Ağustos 2025 Çarşamba Saat: 16:00

YILMAZ: HER TÜRLÜ MÜCADELEYİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ!

Türkiye Kamu Sen Ordu İl Başkanı Hasan Ali Yılmaz, 1992 yılında kuruluşunu gerçekleştiren Türkiye Kamu-Sen, Türk memur sendika hareketinin öncüsü olduğunu söyleyerek, 8. Dönem Toplu sözleşme görüşmelerinin ardından önemli ver sert
YILMAZ: HER TÜRLÜ MÜCADELEYİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ!

Türkiye Kamu Sen Ordu İl Başkanı Hasan Ali Yılmaz, 1992 yılında kuruluşunu gerçekleştiren Türkiye Kamu-Sen, Türk memur sendika hareketinin öncüsü olduğunu söyleyerek, 8. Dönem Toplu sözleşme görüşmelerinin ardından önemli ver sert açıklamalarda bulundu.

Memur ve emeklilerimiz için her türlü mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz diyerek açıklamada bulunan Başkan Yılmaz; “Türkiye Kamu Sen, kurulduğu günden bugüne kadar kamu çalışanlarının ve emeklilerinin haklarının korunup geliştirilmesi, müktesebatına yeni haklar eklenmesi, tüm memur ve emeklilerin refah seviyesinin yükseltilerek, çalışma barışının sağlandığı, adalet ve liyakatin hâkim olduğu bir kamu personel sistemi için mücadele etmektedir” dedi.

Başkan Yılmaz açıklamasının devamında ise; “Memurların sendikal örgütlenmelerinin yasak olduğu günlerden 1995 Anayasa değişikliği ile sendika hakkı kazanılmasına, 2001 yılında Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun çıkarılarak memurlara toplu görüşme hakkı elde edilmesinden 2010 Anayasa değişikliği ile toplu sözleşme hakkına kadar, memurların örgütlü mücadele yolunda elde ettiği kazanımların tamamında Türkiye Kamu-Sen’in katkısı ve imzası vardır.

Türkiye Kamu-Sen, 2002 yılında memurlar adına gerçekleştirilen ilk toplu görüşme süreci ile başlayan resmi pazarlık döneminden bu yılki 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerine kadar bütün görüşme ve pazarlıklarda yer almış, sorumluluk üstlenmiş, ciddiyeti, donanımı ve duruşu ile Türk memur sendikacılığının vazgeçilmez aktörü olmuştur” diye konuştu.

Yılmaz, şu şekilde devam etti; “Bu yıl gerçekleştirilen toplu sözleşme görüşmelerine de 40 yılı aşan mücadelemiz, 33 yıllık sendikal tecrübemiz ve 4 milyon memur, 2,5 milyon emekli, aileleriyle birlikte 25 milyon vatandaşımızın omuzlarımıza yüklediği sorumluluğun bilinciyle katıldık. Öncesinde yaptığımız çalışmalarla, kamu görevlileri ve emeklilerin yaşadığı sorunları tespit edip, kapsamlı ve gerekçeli olarak hazırladığımız taleplerimizi kamuoyu ve yetkililerle paylaştık.

Toplu sözleşme sürecinde kamu görevlileri ve emeklilerin sorunlarının çözülmesi, aynı kurumda, aynı işi yapan, benzer nitelikte olan ama farklı statülere sahip çalışanlar arasında adaletin sağlanması, kurum ve kuruluşlarda hakkaniyet, adalet ve liyakate dayalı bir sistem oluşturulması için her türlü mücadeleyi verdik. Masaya ciddiyet kazandırılması için kurumlardan beklentilerimizi aktardık.

Bu doğrultuda 23 Temmuz günü, taleplerimizi açıkladığımız basın toplantısının ardından yaptığımız toplantılar ve basın açıklamalarıyla sürece ilişkin görüş ve önerilerimizi kamu görevlileriyle ve kamuoyuyla paylaştık.

Kamu işveren tarafının ilk teklifinin ardından 13 Ağustos günü gerçekleştirdiğimiz Başkanlar Kurulu toplantısında aldığımız kararlar doğrultusunda Ankara’da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, bütün ülke genelinde de eş zamanlı olarak basın açıklamaları yaparak, önerilen teklifin yetersizliğine vurgu yaptık.

Yeni bir teklifle kamu görevlilerinin beklentilerinin karşılanması gerektiğini vurguladık. Ardından 15 Ağustos günü gerçekleştirdiğimiz gündem çalışmasıyla Türkiye’de sosyal medyada kamu görevlilerimizin ve emeklilerin sorunlarını birinci sıraya yükselterek farkındalık oluşturduk.

Buna ek olarak 18 Ağustos günü tüm ülke genelinde ve bütün hizmet kollarında iş bırakma eylemi yaparak, hizmet üretmedik, kamu çalışanlarının ülkede ne denli önemli görevler ifa ettiğini bir kere daha herkese hatırlattık, Kamu İşveren tarafına adil bir teklif talebimizi yineledik.

Toplu sözleşme görüşmelerinde imza ve itiraz yetkimiz olmadığı halde, kamu görevlilerimizin ve emeklilerimizin hak ettiği yaşam kalitesine ulaşabilmesi için sendikal anlamda yapılabilecek her türlü eylemi gerçekleştirdik, sürecin güçlü bir biçimde yürütülmesi için her türlü desteği sunduk.

Bu süreçte yetkili konfederasyonun konuları tartışmaktan sürekli kaçınması, pazarlık masasını işletmedeki gönülsüz ve beceriksiz tavrı, sorunları masada değil de ikili ilişkiler yoluyla çözme arzusu, Kamu İşveren tarafının taleplere karşı duyarsızlığıyla birleşince toplu sözleşme görüşmelerinin ilk aşaması olan pazarlık süreci uzlaşmazlıkla sonuçlandı” şeklinde konuştu.

Başkan Yılmaz, sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Pazarlıkların uzlaşmazlıkla sonuçlanması durumunda Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na başvuru hakkı yalnızca imza yetkisine sahip olan yetkili konfederasyon ve Kamu işveren tarafına aittir.

Bu süreçte Türkiye Kamu-Sen’in Kurulun toplanması ya da toplanmamasına yönelik herhangi bir tasarrufu bulunmamaktadır. Gelinen noktada yetkili konfederasyon önce Hakem Kurulunu toplantıya çağırmayacağını belirtmiş, Kamu İşveren tarafının daveti üzerine toplantı olursa bu toplantıya da katılmayacağını ifade etmiştir. Ancak Kamu İşveren tarafının daveti üzerine, daha önceki ifadelerinin aksi yönünde hareket ederek, Kurul’a üye göndermiş ve Kurul’un toplantı yeter sayısına ulaşmasını sağlamıştır.

Türkiye Kamu-Sen, kamu görevlilerinin hakları için bütün platformların en etkin biçimde kullanılmasından yanadır. Buradan hareketle pazarlık sürecinde de hakem sürecinde de imza ve karar yetkisi olmamasına rağmen gerekli ciddiyeti ve hassasiyeti göstermiş, sorumluluk bilinci içinde hareket etmiş, duruşunu bozmadan, ilkelerinden taviz vermeden, çelişkili açıklamalar yapmadan kamu çalışanlarının haklarının korunması ve kamuda adaletli bir sistem tesis edilmesi için bütün gayretiyle mücadele yürütmüştür.

Milyonlarca kamu çalışanı ve emeklilerinin hayatına dokunacak yeni kazanımlar için müzakere ve mücadele kapısının sürekli açık tutulması, kazanım için oluşturulmuş kurum ve kurulların tamamıyla kullanılması, bütün yolların denenmesi anlayışıyla sorumluluğunun gereğini yerine getirmiştir.

Gelinen noktada 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri uzlaşmazlıkla sonuçlanmıştır. Sürecin böylesine verimsiz işletilmesinde, kamu çalışanları ve emeklilerinin beklentilerinin büyük bir hayal kırıklığı ile sonuçlanmasında, Kanunun öngördüğü pazarlık mekanizmalarının işletilmesinde zafiyetler oluşmasında, kamu görevlilerini temsil kabiliyetini kaybetmiş, aklıselimden uzaklaşmış, ortaya bir ilke ve duruş koymaktan mahrum kalmış. Günübirlik kararlarla hareket eden yetkili konfederasyon da en az memurları ve emeklileri ısrarla görmezden gelen, sorunlara duyarsız kalan, verdiği kararlarla kamuda adaletsizliği körükleyen, milyonlarca memur ve emeklinin feryadına kulak tıkayan Kamu İşveren tarafı kadar sorumludur.

Bilinmelidir ki Türkiye Kamu-Sen, köklü geçmişiyle, kurumsal yapısıyla sendikacılık alanında en yetkin ve tecrübeli sivil toplum kuruluşlarından birisidir. Hiç kimse Türkiye Kamu-Sen’e sendikacılık öğretemez, istikamet tayin edemez.

Konfederasyonumuz onurlu geçmişi, ilkeli duruşu ve mücadele azmiyle bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kamu çalışanlarının ve emeklilerimizin güvencesi olacak. Bütün sorunlarının çözülmesi için yapılması gereken ne varsa yapacak, atılacak hiçbir adımdan, verilecek hiçbir mücadeleden geri durmayacak, dik baş, tok karın, mutlu yarın idealinden asla vaz geçmeyecektir” diye de konuştu.     


Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız