Mesela masum temiz saf seçmen ne bekliyor.
İyi bir ülkede , iyi bir kentte insanca yaşamak istiyor.
Çoluk çocuğuna iyi bir gelecek , iyi bir yarın istiyor.
Hakkın rahmetine kavuştuğunda gözü arkada kalmasın sevdikleri perişan olmasın istiyor.
Ve birileride çıkıp siyasi arenada bunları vaat ediyor.
Bunları seçiyoruz ve bekliyoruz.
Haftalar , aylar, yıllar geçiyor. Bir sonraki seçim takvimi geliyor bizim beyzadelerden tek bir tık , tek bir icraat görülmüyor.
Seçimde bir başka vaatler. Gene oy veriyoruz gene bekliyoruz. Gene hava cıva.
Orduda hangi partiden olursa olsun verdikleri sözleri toplasak buradan Avrupa’ya köprü olur ama bu sözler daha alt geçit olamadı.
Yalan, dolan, vurdumduymazlık, aymazlık her türlü halkı oyalama taktikleri halada sürüp gidiyor.
Niye böyle oluyor. Çünkü Orduda siyaseti hep tuzu kurular yapıyor da. Ondan..
Bu kentte tam bir tuzu kurular saltanatı var. Siyaset keyfi gıcır olanların tekeline geçmiş.
Hizmet etme şiarı ile yapılması gereken siyaset birilerinin ticaret kapısı olmuş.
Bizim siyasetçilerimiz deveyi hamuduyla götürüyorlar. Şayet artarsa kemiğide vatandaşa verip kendilerini alkışlatıyorlar.
Basbayağı alkışlıyoruz..
Onurumuza, gururumuza bakmadan resmen yalakalaşıyoruz..
Bu orduda değişen ne. 
Kongreler yapılıyor, kurultaylar yapılıyor. Seçimler yapılıyor, referandumlar yapılıyor.
Ne değişiyor?. Hiçbir şey.
Gene 30 yıllık dinazorlar iş başında..
Tiskindik artık..
Yıllardır verdiğimiz , acılar çektiğimiz ideallerizemi yanalım.
Yoksa bu ideallerimizi sömüren sahte idealistleremi yanalım.
Bu kenttemi yanalım.
Bu kentin yangınlara dönüştüğünemi.
Bu kentte siyaseti tuzu kurular yapar. Dedikoduyu garibanlar..