Tecavüz ve sonrasında gereken ceza evlenmek..

Yani Türkçesi önce öldür , sonra özür dile.. Güzel yurdumun alışkanlıklarıdır bunlar. Öldürmek, özür dilemek, affetmek, kandırılmak.

Ben bu yasanın geçeceğini sanmıyorum. Ama bir şey var. Böyle bir durumun yasa teklifi olarakta olsa meclise getirilmesinin, konuşulmasının etik olmadığını düşünüyorum..

Hele söz konusu namussa. Hele söz konusu zorlamaysa.Hele söz konusu şiddetse.. Söz konusu kadınların onurları ve gururlarıysa. Baştan aşağı iğrenç bir yasa olur. Bir hırsızın evi soyduktan sonra çaldıklarını ev sahibiyle yasa önünde bölüşmesine benzer bu..

Tecavüzün, gaspın, hırsızlığın, yüz kızartıcı durumların cezaları zaten yasada vardır. Bunlar yasada olmasına rağmen uygulanmamaktadır..

Bu var olan yasa uygulandığı takdirde yeni bir yasayada gerek yoktur.. Sen şimdi bir kadının, bir kızın hayallerini zorla öldüreceksin sonrada katilinle evlen diyeceksin..

O kadın yasa korkusu ve namus korkusuyla evlenecek. Peki nasıl mutlu olacak. Bunun garantisini veren bir yasada çıkarılacak mı?. Yada sapıklığı yapan adam cezaevine girme korkusuyla evlenmeyi kabul etti diyelim.

Belli şartları aştıktan sonra o kadını sınır dışı etmeyecek mi?. Yada adam birden fazla kadına tecavüze yeltendi. Hepsiyle evlenecek mi? Çelişki dolu bu yasa. Kepazelik dolu. Ve bu yasayı meclise getirenlerin Müslümanlığı kimseye bırakmayanlar olduğunu görüncede iğreniyoruz..

Bu milletin yatak odalarına kadar giren bu zihniyetin tecavüz rezilliğini evlilik gibi kutsal bir müesseseye başlamasına kadınları koruma yada tecavüzcüleri cezalandırma yasası denmez dense dense sapıkları koruma yasası denir..

Bütün kadınlar ayaklanmalı. Özellikle iktidar partisine oy veren, bu yasayı meclisten geçirmek isteyenlerin partisine gönül veren kadınların sokağa dökülmesi lazım..

Ama yapamazlar. Çünkü çobanları kızar..

Tecavüzü izlemekle yetinirler..