Bizi seçimden seçime, referandumdan referanduma arayan, soran, kucaklayan siyasetçiler lazım değil..
Seçimlerde siyasetçilerin yakın akrabaları oluyoruz. Kardeşiz, dostuz, kankayız,canız, cananız..
Sonra?....
Dış kapının mandallarıyız..
Özellikle hangi partiden olurlarsa olsunlar Ordudaki vekillerimiz adamına göre muamele peşindedirler, yandaşa göre selamlarını saklarlar.
Kendilerini çok akıllı çok bilgili sanırlar.Oysa sistemin birer kuklaları olduklarını kendileride bilirler.
Dağarcıklarında sevgiye dair, insana dair, adalet ve eşitliğe dair, ülkesine dair tek bir sözleri yoktur..
Sistemin çarkları dönsün diye çalışırlar, sistemden beslenirler.
Vaatlerle halkı kandırırlar halktan aldıklarını sistemin tepesindekilere verirler ve primlerini alırlar.
Onun için ne yaparsak yapalım mayalarımız uyuşmaz onlarla..
Ne yaparsak yapalım. Dürüstlük bunların bünyelerinde alerji yol açar..
Araştırın bakın.
Orduya geldiklerinde yandaş lobilerinden dışarı çıkmayan vekillerimiz şimdi halka açılıyorlar..
Neden?..
Çünkü referandum var..Üst akıldan gelen talimatlar var.
Bu talimatlara uyan uyacak, uymayanların ipi çekilecek.
Biz buna hep karşı çıktık. Üst akıla değil Ordulu hemşerilerimize sahip çıkın dedik.
Yine söylüyoruz.
Son pişmanlık fayda vermez diye sesleniyoruz.
Siz gerçekten kendinizi Ordulu hissediyorsanız buyurun bu güzel şehre kendinizi feda edin..