Sizden talebimiz, isteğimiz , meramımız olabilir.
Sonuçta ekmek paramızı kazanmak için çabalıyor sizlere zaman zaman muhtaç olabiliyoruz.
Makamınıza , mevkinize , himmetinize..
Bize siyasi dilinizle değil insani dilinizle yaklaşın.
Eğer böyle yaklaşırsanız bakın ne kadar iyi anlaşırız sizle..
Sizlerin siyaset dili yaralıyor içimizi. Sızlatıyor, acıtıyor.. Sizin siyaset diliniz geleceğimizi karartıyor, umutlarımızı azaltıyor hatta karartıyor.
Ruhunuzla yaklaşın bize.. Kalp diliyle.. Yürek diliyle.
Ölümlü dünyada şeytanın gör dediğini değil, güzelliklerin tohumlarını sunun bizlere..
Biz siyasi dilden anlamayız.
Türkçe biliriz.. bizim ana dilimiz siyaset dili değil Türkçe dilidir..
Secereniz, lehçeniz, kökeniniz, evveliyatınız ne olursa olsun insan kimliğinizle yoğurun bedenlerimizi..
Bakın. Çok güzel olacak. Daha sıkı sıkıya sarılacağız birbirimize. Daha iyi anlayacağız birbirimizi..
Bırakın içimizde ibadet kokusu ekmek kokularına karışsın..
Bayrak kokuları toprak kokularına karışsın..
Emek kokuları avuçlarımızdaki nasır kokularına karışsın..
İnsanlığımız karışsın birbirlerine..
Bize siyasi dilinizle yaklaşmayın. Sizin bize bizim size ihtiyacımız var..
Koyun önümüze geleceğimizi, umutlarımızı, güneşlerimizi.
Ötekileştirmeyin. Kucaklayın bizi.
Et tırnaktan nasıl ayrılmazsa öyle kavuşsun bedenlerimiz..
Bayram sıcaklığı tatmak istiyoruz artık. Şeker tadında..
Sizin ana diliniz siyaset dilimidir..?..