Ülke olarak zor günler geçiriyoruz.

7 düvele karşı mücadele vermekteyiz.

Yanlış yapılan siyasi manevraların hesabını da Türk Halkı ödüyor.

Başkan seçimlerden önce bu ülkeye artık şehit cenazeleri gelmeyecek diye buyurmuştu.

Buyurmasına buyurdu da Libya çamurluğunda bir Albayımızı sessiz sedasız şehit verdik ve yine sessiz sedasız  defnettik.

Rusya ya el uzattık milyarlarca dolarlık ithalat yaptık.

Paramızı aldılar ceplerini doldurdular ama bizi sırtımızdan vurdular.

Suriye güçlerinin arkasında durarak ve onlarla hareket ederek son bir hafta da 15 yakın vatan evladını toprağa verdik.

Uğrularken de  kahraman şahidimiz diye söz sarf ederek  şehitlerin sırtlarını ovaladık.

Hadi aslanım,

Hadi  kaplanım sen yaparsın diyerek Anadolu çocuklarını ölü noktalara gönderdik.

Ve şehit olmalarına ağladık.

Bu personele  yaşarken ‘’KAHRAMAN’’ Diyen var mıydı  acaba.

Devrelerime sordum,

Bazı askeri personele sordum,

Yaşarken kimse kahraman dememişti.

Neden yaşarken bu personelin değeri bilinmez anlamış değilim.

Suriye bataklığında mehmedimiz mücadele verirken, bölgeden kaçanlara ülkemizde  TC kimliği dağıtılıyor.

Amaç nedir?

Gaye nedir?

Anlayan varsa  beri gelsin.

Rusya sırtımızdan vurdu dedik.

ABD  işine gelmedi mi bizi tehdit edip duruyor.  Cumhurbaşkanı Bu ülkeye gittikten sonra  ABD sus pus oldu.  ABD Başkanına ne vaatte bulunduk şimdilik sır.

İran tarihin her sayfasında bize saldırmaktan geri kalmamıştır.

Irak  boyuna bakmadan  laf atmaya devam ediyor.

Yunanlılar yerinde duramıyor.

Ancak bilinmelidir ki  her ne olursa olsun bizler de bu yaşlarda mücadeleye varız.

Ama bu mücadele Erdoğan için değil.

Bayrak için,

Millet için,

İstiklal ve istikbal içindir.

7 düvele karşı mücadele veren devletimiz kalıcı bir dış siyaset planlamalıdır. İç barış sağlanmalıdır.

Palavralarla yol alınmayacağı artık bilinmelidir.