Evet beni takip eden kiymetli dostlarım ,bu hafta önemli bir şahsiyet misyonu ve görüşleri dünya ya mal olmuş bir kişilik,Mevlana'yı yakinen tanıtmak fikir ve görüşlerine yer vermek adına sizlerin duasıyla Ya Allah diyorum. 

Mevlana Celaleddin Rumi hoşgörü ve barışın sembolüdür. Yüzyıllarca süregelen bir hoşgörünün öncüsüdür ve din bilginidir. Asıl ismi Muhammed Celaleddindir. Mevlana ismi efendimiz anlamına gelmektedir. Mevlana'nın Rumi olarak bilinmesi geçmiş yüzyıllarda Diyarı Rum olan Anadolu' nun vilayetinden Konya' da uzun süre ikamet etmesidir.

Hayatının uzun bir bölümünü orada geçirmiştir ve türbesi de Konyadadır. Mevlana' nın doğum yeri 1207 yılında Afganistan' ın Belh şehridir. Anadolu' nun en bilinen evliyalarından olan Mevlana Hazretleri Şems-i tebrizi ile yakın dostluk kurmuştur. Annesi Belh emiri Rükneddinin kızı Mümine Hatundur.

Mevlana hazretleri küçük yaşına rağmen, mutasavvıftır,İlham kaynağı Yüce kitabımız Kur'an-ı kerim ve sünnet dusturu üzerine olmuş,İçeriği sevgi ve hoşgörü ön plandadır. onun hayatında şemsi tebrizi ile karşılaşması onun için bir dönüm noktası olmuştur.

Mevlana Hazretleri 17 Aralık 1273 günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur.Bu gün her yıl sevgiliye kavuşma adına gelen "ŞEB-İ ARUZ" adı altında kutlanmaktadır.

Şurası kesin olarak iyi bilinmelidi.Hoşgörünün simgesi olan Mevlanayı anlatmak için satırlar da kelimelere de kifayetsiz kalacaktır. Fakat onun güzel ve ruhumuzu yakan sözleri her zaman kulaklarımızdadır.

Mevlana Hazretlerinin yedi öğüdü ve akabinde ki tizeleri kaynağı adâde'ta Kur'an ve sünnet'le almış öğütlerine hep beraber bir gözatalım.

- Cömertlik ve yardım etme konusunda akarsu gibi ol

- Şefkat ve merhamette güneş gibi ol

- Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol

- Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol

- Tevazu ve alçak gönüllükte toprak gibi ol

- Hoşgörülülükte deniz gibi ol

- Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol

İslam hoşgörü dinidir. Hz Mevlana ”yaratılanı yaratandan ötürü hoş görmek” der. Başka bir dizelerinde de: “Gönlümün sevmediğini gözüm neylesin, Allah herkese gönlündekini nasip eylesin....” Hoşgörü, farklı inanç, düşünce ve davranışlara sahip insanları anlayışla karşılamak, bu kişilerle  beraber  yaşama olgunluğunu göstermektir. Hoşgörü yapılan yanlışlara, haksızlıklara ve zulümlere karşı sessiz durmak onu görmezlikten gelmek değildir. Hoşgörü ve affetmek yapılan yanlışlıklara karşı sessiz kalarak seyirci olmak değil. Aksine yanlışı yapan kişiyi kazanma yolunda yapılan bir mücadelenin basamaklarıdır. Gerek Peygamber Efendimizin hayatında gerekse sonraki devirlerde bununla ilgili çok güzel örnekler ve olaylar vardır. Resulullah (sav) İslam dinini yayarken göstermiş olduğu azim sabır ve hoşgörü onun insanları kazanmasında çok etkili olmuştur. O Mekke döneminde çok az sayıda Müslüman’la beraber müşriklerin her türlü işkencelerine maruz kalmış, fakat gün gelip tekrar güçlü bir şekilde Mekke’ye geri döndüğünde intikam almamıştır. Bu şekilde insanları bağışlaması ve onları affetmesi  ile onların yaptığı yanlışlıkları anlamalarına ve Müslüman olmalarına vesile olmuştur. Kur'an-ı Kerim'de bağışlamaya ve hoşgörülü olmaya teşvik eden pek çok ayet vardır O ayetlerden bir kaçı: "O takva sahipleri ki, bollukta da, darlıkta da Allah için harcarlar; öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever." Âl-i İmran, 134.

"Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, hoşgörür ve bağışlarsanız, bilin ki, Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir" Teğâbun, 1 Yine o bir hadisi şerifte şöyle buyurmuştur: “Sana zulmedeni affet, sana             küsene sen git, sana kötülük yapana sen iyilik yap, doğruyu söylemek aleyhinde de olsa hakkı söyle.”, “Her nerede olursan ol Allah’tan  kork             ve yapmış olduğun  kötülüğün arkasından  iyilik yap, bu iyilik o kötülüğü  yok eder, insanlara güzel ahlakla muamelede bulun.”(Tirmizi, Birr, s. 55.)İslam dini,   farklı din, inanç, görüş   ve   davranışların anlayışla karşılanmasını, insanların hatalarının affedilmesini tavsiye etmiştir.GEL,GEL NE OLURSAN OL GENE GEL, İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel. Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir. Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel ."

"Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol." Ben dostlarımı ne aklımla ne kalbimle severim.Olur ya kalp durur Akıl unutur,Ben dostlarımı ruhumla severim,O ne durur, nede unutur.

İstiyorsan Hakk’a varmayı, Meslek edin gönül almayı, Bırak saraylarda mermer olmayı, toprak ol, bağrında güller yetişsin.

Evet bende dostlarımı Mevlana’nın dediği gibi kalbimle severim özümle severim gönlümde ve yüreğimde herkese yetecek kadar yer var. Değerli gönül dostlarım bu hafta Mevlana haftası olması amacıyla o merhum büyük üstadın bizlere bıraktığı hoşgörü muhabbetle ilgili sözlerinin yanında daha nice dizeleri var ki kaynağı Kur’an ve sünnet olmuş adeta her yıl ŞEB’İ ARUZ anma günleri Konya’da yapılır herkes buna özen gösterirler.Âdeta negivasyon gibi herkesin yolu buraya çıkar milyonlar buraya akar. Çünkü Mevlana’nın aşkı hakk için ve halkı kucaklayan bir aşktır..Ruhu şaad olsun Mevlana gününüz kutlu olsun.

Kalplerde yer edinmek, sevilmek,yük olmamak adına,Selam ve mahabbetlerimi sunarım.