Atışma deyince aklınıza, siyâsî ortamın da yoğunluğu, süreçlerin hızlılığı bağlamında ateşli bir tartışma gibi bir şey gelmesin. Bizimkisi tamâmen, edebiyatımızda halk âşıklarının yaptığı türden yüzyüze olmasa da uzaktan uzağa yeni kamu alanımız sosyâl medya üzerinden yaptığımız karşılıklı yazışmalarda şekillenen bir ozan atışması.

Böyle bir arzu ta öncelerden vardı. Ünyeli hemşehrimiz, şâir, yazar, üniversite hocası  Hasan Fahri TAN Bey dün bir SAHURATIŞMA'ya yer verdi hesâbında. Biz de ondan etkilenerek aldık sazı ele. O söyledi biz eyittik, aldı okurlar, verdiler yorum  derken böyle bir tablo şekillendi.

Mübârek Ramazan'da sizler için bir renk, bir çınaraltı muhabbeti mesâbesinde olabilir, duygularımıza bir çeşni katar, iftar ya da sahur soframıza ayrı bir râyihâ veren bir baharat ıtrı niteliği arzeder ümîdiyle bugün bu SAHURATIŞMA'yı hocamızın da afvına sığınarak  paylaşıyoruz sizlerle. İşte; -tâbirimizi mâzur görün, tabiî ben de göreyim- sazsız âşıkların sözsüz paylaşımları:

 

HASAN FAHRİ TAN, RAMAZAN ŞAHAN...

 

SAHURATIŞMA: 25.03.2023

 

Yine teşrif etti şehr-i mübarek

Günahımız mı çok, sevâb ımız mı?

Bunca bela nerden; düşünmek gerek!

Ayar mı bozuldu, hesabımız mı?

(Ramazan Şahan)

***

Hoş geldi, safâlar getirdi bize

Günahımız çoktur; sevap ne gezer

Bilmem ki nereden başlanır söze

Bende öyle ince hesap ne gezer

(hft)

***

Musîbet yağsa da mü'min darılmaz

Râzıdır kadere, asla kırılmaz

Sırlı hikmetinden suâl sorulmaz

Sorumuz mu şaştı, cevâbımız mı?

(Ramazan Şahan)

***

Darılmak da nedir; hâşâ ve kellâ

Kullar azmayınca gelmezmiş belâ 

Bencileyin böyle cürme müptelâ

Mücrimde mûteber cevap ne gezer

(hft)

***

Gündüz aç ve susuz tutarken sıyâm

Halkta ahlak bitik, kavimde kıyâm

Cihadsız, şuursuz geçerken eyyâm

Pirler mi gevşedi, şebâbımız mı?

(Ramazan Şahan)

***

Her köşe başına çökmüş bir lavuk

Boş yere gıdaklar;  misal-i tavuk

Pîrliğe yetmiyor cübbeyle kavuk

Hal böyle olunca şebap ne gezer

(hft)

***

Nefsin rüzgarıyla esip savrulan

Hüzün teknesinde gamla yoğrulan

Aşkın ateşiyle yanıp kavrulan

Ciğerimiz midir, kebâbımız mı?

(Ramazan Şahan)

***

Rûhu esir ettik nefse rağbetten

Ne gelirse başa hepsi gafletten

Hüzün teknesinde ah! nedâmetten

Ciğerdir kavrulan, kebap ne gezer

(hft)

***

Değeri kalmadı haram-helâlin

Safları karıştı haçla hilâlin

Kurudu çeşmesi feyz-i zülâlin

Umman mı tükendi serâbımız mı?

(Ramazan Şahan)

***

Âkilsen bunları alma hiç kâle

Kendini kahredip düşme melâle

Hak varken bir zeval gelmez hilâle

Umman olan yerde serap ne gezer

(hft)

***

Hak yola girmeyip koşarak yandan

Şeytanın peşine düştük bir yandan

Kur'andan ayrılıp koptuk imandan

Sevabımız mı çok, azabımız mı?

(Ramazan Şahan)

***

Gönül ver Kur'ân’a, ayrılma Hak'tan

Kesme ümidini Zat-ı mutlak’tan

O, "kulum" dediyse kurtuldun çoktan…

Esenlik yurdunda azap ne gezer 

(hft)

***

Akıl kubbesinde çatladı tavan.

Gönül tad almıyor, ruhumuz yavan...

Bal yapmaz arılar, dağıldı kovan

Minber mi değişti, mihrabımız mı

(Ramazan Şahan)

***

Yâni, diyorsun ki şimdi sen bana:

Kuş diliyle başka ne desem sana 

Minare bir yana minber bir yana  

Kıblesiz mabette mihrap ne gezer 

(hft)

***

Hâsılı şakülü kaydı cihanın

Bozuldu fermanı hakanın, hanın

Kâr etmez kelâmı/sözü ŞAHAN’ın

Tohum mu bozuldu, türabımız mı

(Ramazan Şahan)

***

Ne bileyim Ağam; bir garip TAN'ım

Yanlış imiş meğer bildiğim tanım

Öz yurdumda heyhât! ben bî-vatanım

Vatansız olanda türap ne gezer

(hft)

***

OKUYUCU YORUMLARI

 

Tabii, okurlar da etkilenip yorumlarda bulunuyorlar. İşte bunlardan seçtiğimiz birkaçı:

 

İLMEK İLMEK, NAKIŞ NAKIŞ...

 

Mehmet Ali ÜNSAL:

Her iki hocamı selamlarım .

Onlara tebrigimdir kelamım .

ilmek ilmek işlenen 

Nakış nakış dokunan

Ruhumuzu hoş eyleyen 

Bahar güzelliğinde bir dostane muhabbetti. 

Selâm ve dua ile...

 

KELİMELER ÂDÂPLI, NİZAMLI, SÂDE...

 

Zühre ZNTRLU:

Sanırım çok kıskandım. Kelimeler adabla nizamlı sade. Maksadı ilan ve ihtar ediyor. Eh işte demek için oradan buradan okudum. Yeniden okumam lazım...

 

SÖZLERDEN TİTRİYOR CİHAN!

 

Metin BEYAZLI:

Coşmuşlar maşallah tan ile şahan

Yazılan sözlerden titriyor cihan

Ne yazık ki ibret almıyor insan

Vicdanımız mı bitti insafımız mı?

Saygılar sunuyorum güzel hocalarıma...

Hayırlı ramazanlar...

 

PİRLER, ŞAHÂNE OLMUŞ; DEVÂM...

 

Süleyman GÜLER:

Maşallah suphanallâh pirler bu şahane atışma olmuş böyle devamını bekliyoruz inşallah...

 

BİZ DE EYİTTİK ve DEVÂM DEDİĶ!

 

Çok muhteşem. Tebrik ediyorum.

 

OKUDUM HEPSİNİ EYLEDİM NAZAR

ANLADIM RAMAZAN MÜBÂREK PAZAR

1'E KARŞI EN AZ 700 YAZAR

TÜRAP BEREKETLİ, HARAP NE YAZAR!

 

HASAN FAHRİ TAN'LA RAMAZAN ŞAHAN

ATIŞIR-TUTUŞUR BÖYLE OLAĞAN

YATIŞIR SONUÇTA AŞKI BULAĞAN

DERYÂYA VARMIŞLAR GİRDAP NE YAZAR!

 

NÛRÂNÎ SESLENİR ORDU'DAN DOĞRU

KALEMİN KELÂMIN BOL OLSUN UĞRU

NE DÜNYÂ NE UKBÂ ÇEKMESİN AĞRI 

REYYÂN KAPISINDA KEZZAP NE YAZAR!

 

Kaleminiz ve kelaminizla duygularımızı renklendirdiniz, iklime bereket kattınız. Tekrar teşekkürler. 

Hayırlı Ramazanlar, sevgiler-saygılar wes'selâm...

 

ALDI SÖZÜ HASAN FAHRİ:

 

Hürmet olsun sana ey Nuri Dîbâ 

Takılıp da bize, olma sen hebâ 

Bu mahlası nerden aldın; "anlat baa" :))

Bileyim kaderde Çalap ne yazar

 

Teşekkürler muhterem hocam

Sürç-i klavyemiz affola :)))

 

ALDI SÖZÜ EYİTTİ ÂŞIK NÛRÂNÎ:

 

Nerelerden buldun sen bu mahlası?

Uymadı eynime bahtın markası

Herkesin kaderdir, hattâ hırkası;

Terzi değil, olsa kasap ne yazar!

***

Kaderde ne vardır, nerden bileyim?

İçimde nâr, dışta karlar ileyim!

Yazılan yazıyı nasıl sileyim?

Ayazın kutbunda esvap ne yazar!

***

Çok teşekkür Âşık Hasan Fahrî'ye 

Bize oldu yazdıkları fahriyye;

Neşve kattı hissiyyât-ı Nûrî'ye

Yanlarında değme kitap ne yazar?

 

***Aldı Hasan Fahri TAN:***

 

Yunus Kolcu denen bir zevat vardı

Zât-ı âlînizi hep hoş anardı