İstanbul'un 29 Mayıs 572. yıldönümünü kutlarken bunları da gözümüzün önünde canlandıralım..

"Ecdâdımızın heybeti ma'rûf-u cihândır, 

Fıtrat değişir sanma bu kan yine o kandır."

Top patlasın, âteşleri etrâfa saçılsın

Cennet kapısı cân veren ihvâna açılsın 

Dünyâda ne bulduk ki ölümden de kaçılsın 

Gavgâda şehâdetle bütün kâm alırız biz

Osmanlılarız, cân veririz, nâm alırız biz. "

 Namık Kemal

İBN-İ Haldun derki ; "su nasıl suya benzerse, Milletin geleceği de geçmişine benzer." Geçmişi Hakkı'yla bilmeden geleceğe ümitle bakamayız.

Yüzüne çarpmak gerek zamânenin fendini!

Göster: kabaran sular nasıl yıkar bendini!

Küçük görme hor görme, delikanlım kendini!

Şu kırık âbideyi yükseltecek taştasın;

Fâtihin İstanbul'u fethettiği yaştasın

                                 Arif Nihat Asya

“İstanbul/Kustantiniyye mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, onu fetheden ordu ne güzel ordudur." 

(Buharî, et-Tarihu’l-kebîr, II, 81)

Bu şehr-i İstanbul ki bi mislü behâdır

Bir sengine yekpare Acem mülkü fedadır

(Şair Nedim)

BÜYÜK FETİH

“İstanbul’un fethi” mi?

“İnsanın fethi” mi?

İnsan fethini yapamazsanız,

Bizans devam ediyor demektir.

Toprak için ölür de,

İnsan için hastalanmazsanız,

Toprak sizde kalır ama 

Orada yaşayan insanınızı, 

İşgal edip düşüncelerine

Hayatlarına otorite kullanırlar.

Nasrettin Hoca gibi;

Karga elindeki pastayı

Kapıp götürmüş, hoca

Tarifesi bendedir diye 

Züğürt tesellisine sığınmış!

Gerçek fatihler, önce insan!

“Bir âdem bir âlem” diye 

 Şefkat hareketini başlatmış!

 Onlar fetih işçisiydiler.

 Kılıç kalkmadan, 

 Bir kurşun sıkmadan 

 Merakeş’ten Zengibar’a, 

 Orta Afrika’dan, Sibiryaya 

 Seylan’dan Endonezya’ya, 

 İnsan fethini yaptılar!

Kendi insanına sahip 

Çıkmaktan aciz olup;

“Önce cemaat” “önce güç” 

 Diyenlere “önce insan” 

 Bir âdem, bir âlemdir!

 Demek gerekmez mi? 

 En büyük fetih;

 İnsan fethidir, bu da;

 Kalp ve kafa ile olur! 

Geceler vardır, 

Uykuyla geçer.

Sarhoş kusmuklarıyla lekelenir!

Geceler vardır,

İhtiraslar çağıldar. Yuvalar yıkılır!

Geceler vardır, 

Dirilişe gebedir! 

Fecr olur!

Şehr-i İstanbul Feth olunur!

Bir çağ kapanır, bir çağ açılır!”

Nice fetihlere...

Fethin yıldönümü nedeniyle bir kez daha başta Büyük Kumandan Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere fethe gönül veren tüm ecdadımızı ve şanlı ordumuzu şükran, rahmet ve minnetle yad ediyor; milletçe onların aziz hatıralarına daha fazla layık olabilmek temennisiyle İstanbul'un Fethi’ni kutluyorum.

    HAYIRLI CUMALAR