Ordu Mimarlar Odası eski Başkanı Mehmet Özçelik ve Mimar Duygu Canik Karasu, gazetemiz muhabiri Semra Gençosmanoğlu’na Ordu’nun mimari fotoğrafını değerlendirdiler.

Özel Proje alanlarından İmar Barışına kadar bir çok önemli konuda değerlendirmelerde bulunan Özçelik ve Karasu, Ordu mimarisinde nasıl bir kentte yaşadığımız sorusuna da açıklık getirdiler.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Efendim gazetemizin her hafta yayınlamakta olduğu haftanın röportajı sayfamıza hoşgeldiniz. Sayın Özçelik, önce sizden başlamak istiyorum. Ordu’nun mimarı olarak fotoğrafını tarif eder misiniz?

MEHMET ÖZÇELİK: Hoşbulduk Semra hanım. Şehirler küçük bir noktadan başlayarak insanlar gibi büyürler. Geçmişten günümüze şehir ciddi anlamda değişime uğradı. 3-5 yıl içinde bile şehir kimliği oldukça değişti. Sadece mimarların ve şehir planlılarının zorlamasıyla şehir yönetilmiyor. Şehirlerde bütünsel bir bakış açısı yok lokal olarak yapılıyor. Oysa şehir bir bütündür. Evimizde nasıl mutfak banyo oturma odamız varsa şehir de de caddeler parklar yaşanan mekânlar var.

Adaylar siyasiler seçimlerden önce geliyorlar hangi parti olursa olsun şehri birlikte yöneteceğiz söylemi ile daha sonra önerilerimiz işlerine gelmediği ya da rantçıların işine gelmediği için ikinci plana itiliyorsunuz. Seçim öncesi çok güzel görseller açıklanıyor Ordu’nun bütün sorunları çözülecekmiş gibi insanlara resimler gösteriliyor bunun bir aldatmaca olduğunu daha sonraki süreçte görüyorsunuz. Bizim çalışmalarımızda rant yok yoktur insan vardır şehir vardır. Şehrin bütün bireyleriyle doğayı kirletmeyen doğaya saygılı bir yapılaşmayı biz her zaman düşünürüz.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Sayın Karasu, sizde hoşgeldiniz. Efendim size göre biz nasıl bir kente yaşıyoruz?

DUYGU ÇELİK KARASU:  Aslında Ordu çok güzel bir kent. Ama son 4-5 yıldır kendi kimliğini kendi tarihini unutan bir şehir haline geldi. Ordu dediğinizde marka olmuş birkaç yeri vardır onları kaybediyoruz. Hunharca yeşil alanların ve sosyal yerleşim alanlarının şahıs lehine imara açılmasıyla, çoğumuzun anılarımızın geçtiği yerlerin ortadan kaldırılmasıyla hepimizin anısının olduğu sahil kenarımız şimdi asfaltla doldurulmuş bir yer hakine geldi. İç mekan taşları kullanılmış ağaçlar kesilmiş sahil şeridi oldu. Şimdi insanlar o ağaçları görmek için Ulugöl’e gidiyorlar. Günlük ziyaretçilerin gördüğü bir şerit orası bundan 25 yıl önce insanların mücadelesi ile korunmuş bir sahil.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Peki, hangi pencereden bakılarak bu işler yapılabiliyor?

DUYGU ÇELİK KARASU:  Şimdi bir işi yapmak için ehliyet sahibi insanların olması lazım. Eğer ehliyetsiz insanları birilerinin referansları ile iş yapar hale getirip ve onlarla bir çalışma ekibi kuruyorsanız sonuç bu oluyor. Eğer siz gerçek bir peyzajcı ile çalışmazsanız doğayı ve taşı birlikte kullanmayı bilen sadece bir kişinin kararı ile olursa o iş olmuyor sonuç bu oluyor.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Sayın Özçelik, şu anki Boztepe hakkındaki fikirleriniz nelerdir?

MEHMET ÖZÇELİK: Şu anki yönetimin bu konuda çok eksikleri var. Bugün maalesef bir belediye başkanı istişarede bulunmuyor. Ben bunu böyle istiyorum diyerek karar veriyor. Bunun geliştirilmesi lazım. Yöneticilerin toplumun tamamını ilgilendiren konularda kentin ileri gelenlerini bu konulara dahil edip ortak karar alınmalı. Geçmişte biz Boztepe’nin yapılaşma kriterleri ile ilgili bir çalışma yaptık. Maalesef bu çöpe atıldı. Son yapılan proje bakıldığında sadece belediyenin konul evi şeklinde. Ama belediye bunu yapacağına insanların sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak otopark lavabo gibi ihtiyaçlar yapılması daha doğru olurdu. O yeşil alanı öldürmeye çalışıyorlar. 5 yıl doldu Ordu büyükşehir belediyesinin imar yönetmeliği yok. Bugün bunların sıkıntısını yaşıyoruz.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Sayın Karasu, Ordu’da 7 tane özel proje alanı var nedir bu özel proje alanları biraz bahseder misiniz?

DUYGU ÇELİK KARASU: Bu revizyon Ordu’da 2014 yılında başladı. 2017 yılında sonuçlandı 3 yıllık bir süreçti. Bu proje alanları çoğu büyükşehir belediyesinin imara açık yeşil alanları şahıslara rant sağlayabilecek imar adaları oluşturuldu. Tamamı o şekilde değil ama 4 can alıcısı o şekilde. Durugöl var mesela orası restorasyon alanı idi. Sosyal donatı alanıydı. Şimdi orası yoğunluk artışı ile kat sınırı olmadan yapıldı.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Peki, bu yanlıştan geri dönülebilir mi?

DUYGU ÇELİK KARASU: Dönülebilecek noktalar var. Bununla ilgili zaten yetmişin üstünde dava var. Bilirkişi raporları dikkate alınırsa planın tamamı iptal olacak şekilde raporlar var. Mesela Durugöl hala orası için bir şeyler yapılabilir bunlar yöneticilerin elinde.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Sayın Özçelik, imar barışı konusu, Türkiye’ye ne kazandırır ne kaybettirir?

MEHMET ÖZÇELİK: İmar barışı bence bir katliam. Türkiye’de birçok aflar yapılar vergi affı SSK affı gibi. Yapanın yanına kar kalır mantığı ile yapılmış bir uygulama. Daha çok para amaçlı yapıldığı bir gerçek. Çünkü kamunun kullanması gereken alanlara yapılmış yapılar bununla yasallaşıyor. Artı imar kanunu ile ve yönetmeliğine uygun yapılmamış yapılar yasal hale getiriliyor.

Burada adaletsizlik ortaya çıkıyor. Vatandaş açısından bakıldığında olumlu karşılana bir şey ama genel ülke politikası şehirleşme açısından ciddi bir yanlış. Bizim bölgemizde bakıldığında imar barışı geldiğinden beri ciddi bir kaçak yapılaşma var. Şehir merkezinde de var. Yaylalarda çok ciddi yapılaşma var.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Ordu’da kentsel dönüşüme ihtiyaç olan alan var mı? Ve kentsel dönüşümün faydası olur mu?

MEHMET ÖZÇELİK: Kentsel dönüşümle ilgili yasalar çıktığında o dönemlerde çok tartışıldı. Kentsek dönüşümün bina bazında bölge bazı şeklinde olması. Ama günümüzde bakıldığında çok sıkıntılı. Ordu bazında da kentsel dönüşüme ihtiyaç var. Bu konuda da büyükşehir adımlar attı ama rant odaklı. Eski sanayi sitesinin olduğu yer otogarın orası kentsel dönüşüm alanı ilan edilecek.

Kamyon garajının olduğu yere de konut yapılacak denildi. Baktığınızda çok güzel bir proje. Ama maalesef burada yine ali cengiz oyunu yapıldı. Çeşitli bahanelerle kentsel dönüşüm yapamıyoruz dediler. Burada Ordulular kandırıldı ve kötü bir bina yapıldı. Bu belediyesinin yapamayacağı bir proje değil tamamen yönetimsizlikten kaynaklıdır bana göre.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Efendim geldiğiniz ve verdiğiniz bilgiler için her ikinize de ayrı ayrı teşekkür ediyor, bundan sonra ki çalışmalarınız ve yaşantınızda başarılarınızın devamını diliyorum.

MEHMET ÖZÇELİK: Semra hanım, bende başta şahsınıza ve Ordu Yeni Haber Gazetesi ailesine bu fırsatı sağladığınız için teşekkür ediyor, yayın hayatınızda başarılar diliyorum.

Duygu Canik KARASU: Semra hanım, bende aynı dilek ve temennilerle yayın hayatınızda başarılarınızın devamını temenni ediyorum.