Sosyal Güvenlik İl Müdürü Mehmet Yaşar Günay, “Sosyal Güvence Bilincinin artırılması, kamuoyunda önemsenmesi ve uygulanması için rehberlik faaliyetlerini de işçi, işveren, diğer paydaşlarımız, kamu ve özel sektör temsilcileri, STK’lar, Meslek Kuruluşları, Sendikalar ve Basın yayın kuruluşları ile bir araya gelerek, sahada birçok çalışma yürütülmektedir. Sosyal Güvelik bilincini her konuda artırmalıyız” dedi.

İşini düzgün yapan, yani çalışanını düzenli olarak Kuruma bildiren işveren ise Sigorta Primi Teşvik uygulaması ile ödüllendirilmektedir diyen Günay, aynı zamanda bir gün dahi olsa sigortasız işçi çalıştıran işverenlere de cezalar uygulandığını belirtti.

Sosyal Güvenlik Kurumunun yaptığı çalışmalar ile ilgili bilgiler veren İl Müdürü Günay, şunları söyledi: “Bilindiği üzere insanlar yaşamı boyunca iş ve sosyal hayatında çeşitli riskler ile karşı karşıya kalabilmektedir. Bu risklere karşı bireyler kendilerini korunma ve güvence altına alma ihtiyacı hisseder.

 Tamda burada sosyal sigortacılık devreye girerek kişiyi karşılaştığı risklere karşı koruma altına almaktadır.  Bu risklere baktığımızda;  iş kazası/meslek hastalığı, hastalık, işsizlik, yaşlılık, maluliyet ve ölüm riskleri karşımıza çıkmaktadır. Kayıt dışı çalışan kişiler iş kazası/meslek hastalığı geçirdiklerinde sürekli iş göremezlik geliri, hastalanmaları durumunda geçici iş göremezlik geliri, işten ayrıldıklarında yeni bir iş bulana kadar geçen zamanda işsizlik maaşı, yaşlılık, maluliyet ve ölüm durumlarında ise Kurumumuzca bağlanan aylıklardan ve haklardan mahrum kalmaktadırlar.  

Kişilerin hayatında bu kadar büyük önem arz eden sosyal güvence; devredilemez ve vazgeçilemez Anayasal bir haktır. Kişilerin sosyal güvenliğinin sağlanması bakımından Kurumumuz görev üstlenerek, sosyal güvencesini sağlamasının yanında, Ülkemizin acı gerçeği kayıt dışı istihdamla da etkin mücadele etmektedir. Kayıt dışı istihdam ile mücadele ederken aynı zamanda da kayıtlı İstihdamın teşviki, Sosyal Güvence Bilincinin artırılması, kamuoyunda önemsenmesi ve uygulanması için rehberlik faaliyetlerini de işçi, işveren, diğer paydaşlarımız, kamu ve özel sektör temsilcileri, STK’lar, Meslek Kuruluşları, Sendikalar ve Basın yayın kuruluşları ile bir araya gelerek, sahada birçok çalışma yürütülmektedir.

               Sosyal güvence, işçinin en az ücreti kadar hakkıdır. İşverenler çalıştırdıkları kişileri yasal süresinde kuruma bildirmekle mükelleftir. İşveren kuruma bildirmediği her bir işçi için tespit edilmesi halinde çok ciddi tutarlarda idari para cezası ile karşı karşıya gelmektedir. Örneğin; bir işyerinde bir işçinin bir gün sigortasız çalıştığı tespit edilirse yürürlükte bulunan bürüt asgari ücretin iki (2) katı tutarında (5.116,00TL) İdari Para Cezası uygulanmaktadır. İşçi sayısı ve tespiti yapılan süre arttıkça bu cezada katlanarak artmaktadır.

                İşini düzgün yapan, yani çalışanını düzenli olarak Kuruma bildiren işveren ise Sigorta Primi Teşvik uygulaması ile ödüllendirilmektedir. Örneğin, bir işveren asgari ücretten ücret ödediği işçisini düzenli olarak kuruma bildirimini yaptığı takdirde  959,25TL yerine  527,87 TL  ödeyerek, Kuruma bildirilen her bir işçi için sigorta prim teşviklerinden ve asgari ücret desteğinden yararlandırılmaktadır. Bunun dışında da farklı teşviklerden yararlanması halinde bu tutar daha da aşağıya düşmektedir.

                Bu kadar çok prim indirimi teşviki var iken, işverenlerimizin hala kayıt dışı (sigortasız) işçi çalıştırması için bir nedeninin olmaması gerekir. Kurum olarak hem işçilerimize hem de işverenlerimize hizmet vermenin onurunu yaşarken,  rehberlik ve bilgilendirme yaparak işçi ve işverenimizin her zaman emrinde olduğumuz gibi, kayıt dışı işçi çalıştırılmasına da asla müsaade etmemiz mümkün değildir. Kayıt dışı istihdamın, hem ülke ekonomisine, hem de bireylerin sosyal hayatına geri dönüşü olmayan olumsuz etkileri bulunmaktadır.”

         Sosyal Güvenlik Kurumunun teşvik uygulamasının yanı sıra dezavantajlı gurupların da iş hayatına katılımı için teşvik uygulandığını ifade eden Günay,

               “İşverenlerimize onlarca teşvik uygulaması mevcut iken, ayrıca dezavantajlı gurupların da iş hayatına katılımı için teşvik uygulamaları mevcuttur. Diğer taraftan, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından sosyal yardım alan vatandaşlarımızın kayıtlı istihdam edilmesi halinde yardımlarının kesileceği inancı yanlıştır. Oysa ki, sosyal yardım alan vatandaşlarımızın sigortalı çalıştırılması halinde; gıda, aşevi, yakacak, eğitim ve giyim yardımı, özel amaçlı ve diğer aile yardımlarını da almaya devam edeceklerdir. Bunun dışında işverenlerimizde bu gruplarda bulunan kişileri istihdam etmeleri halinde farklı teşviklerden yararlanarak indirim alabileceklerdir” diye de konuştu.