Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Ordu Milletvekili Seyit Torun katıldığı bir televizyon programında ülke ve bölge gündemini değerlendirdi

‘’BU CANLARIN DA BU GÖZYAŞININ DA SORUMLUSU SİZSİNİZ’’

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ülke ve bölge gündemine dair açıklamalarda bulundu. Terör gündemiyle programa başlayan Torun’un hedefinde hükümet vardı

Torun yaptığı açıklamada; ‘’14 yıldır bu ülkeyi yöneten bir iktidar var. Ülkeyi sıfır terörle alan bir iktidar, ülkeyi terör sarmalının içinde boğulan bir ülke haline getiren bir iktidar. Terör tüm hızıyla ve şiddetlenerek artıyor, her gün ocaklara ateş düşüyorsa bunun tek sorumlusu bu iktidardır” dedi.

Sorunu başkalarında arayamazsınız diyen Torun şöyle devam etti; “Güçlü bir devletseniz bunun gereğini yerine getireceksiniz. Gücünüzü atacağınız adımlarla ortaya koyacaksınız.  Politikalarınız da, atacağınız adımlarda güçlü olmalı. Terörle pazarlık yapamazsınız. Ama bu iktidar yapmaması gereken ne varsa yapmıştır.

Kapalı kapılar ardında terörle pazarlık yapmış, Oslo’da görüşüp, Dolmabahçe’de imzalar atmış, sonra da bu çözüm sürecini buzdolabına koydum demiştir. O süreçten bu yana ise yüzlerce vatan evladını  teröre kurban verip, ülkenin dört bir yanında ağlamayan ana bırakmamıştır. Hatalı, sürekli değişen  politikalarla, sığ yönetim anlayışıyla bu iktidarın terörü bitirme kabiliyeti de iradesinin de olmadığını her gün verdiğimiz şehitlerimizle ne yazık ki acı bir şekilde görüyoruz” diye konuştu.

30 yıldır yaşanan terör olaylarına da dikkat çeken Torun; “Terörün kaynağını tespit etmeden, bataklığı kurutmadan, sorunları bu süreç içerisinde birer birer ortadan kaldırmadan terörü bitiremezsiniz. 30 senedir devam eden bir terör sürecinde Doğuda, Güneydoğuda 30 senedir kanla, bombalarla, acıyla, devlete düşman büyüyen çocukları, gençleri  görmezden gelerek barışı sağlayamazsınız. Terörün siyasi, ekonomik, toplumsal boyutunu birlikte ele almadan çözüm üretemezsiniz. Geçmişte yapılan hatalarla yüzleşilmeden, faili meçhul cinayetler ortaya çıkarılmadan, o bölgenin insanına sahiplenilmeden bölge insanının güvenini sağlamadan, devletin varlığını, herkesin güvencesi olduğunu bölge insanına hissettirip, şeffaf bir barış ortamı  tesis etmeden terörü bitirmek mümkün olamaz. ’’ diyerek hükümete sert eleştirilerde bulundu.

GEÇMİŞİ SORGULAMADAN YARININ ÇIKIŞ YOLU BULUNAMAZ

Geçmişte yapılan hataları görmeden, yarının çıkış yolunun bulunamayacağının altını önemle çizen CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, 15 Temmuz’da yaşanılan darbe girişiminden sonra, FETÖ Terör Örgütü konusunda da yapıldığını, yapılmaya da devam edildiğini söyledi. Torun, geçmişte FETÖ mensuplarını devletin en önemli, en stratejik konumlarına yerleştirerek, birlikte ülkeyi yönetenlerin, ‘Ne istediniz de vermedik’ diyerek suçlarını itiraf edenlerin, siyasi sorumluklarını ortaya koymadan, bunun hesabını vermelerini sağlamadan, Meclisi devre dışı bırakarak Türkiye’nin aydınlık yarınlara çıkış yolunu bulamayacağını ifade etti.

OHAL’İN UZATILMASININ NEDENİ AKP İKTİDARININ KENDİ İÇİNDEKİ FETÖCÜLERİ SAKLAMA İSTEĞİDİR

         OHAL konusuna da değinen Torun; “Şimdi OHAL’in süresini uzatıyorsunuz. Neden uzatıyorsunuz, Meclis devre dışı kalsın, ben istediğimi yapmaya devam edeyim, askeriyede, emniyette,yargıda, medya da, sağlıkta, eğitimde her yerde FETÖ var, siyasilerin içinde yok mu FETÖ 17-25 Aralık’a kadar kimden aldı bu gücü, kimden aldı bu imtiyazları. Eğer 17-25 Aralık’ta çıkarları  çatışmasaydı acaba daha neler yaşanacaktı bu ülkede.  Kandırıldık, aldatıldık diyerek bu işin içinden sıyrılmaya çalışan siyasileri OHAL’in süresini uzatarak kurtarmaktan başka bir şey değildir. ? FETÖ’ nün okullarına izin veren, yargıyı ele geçirmelerine müsaade eden, banka açılışlarını birlikte yapan bakanların, birbirinin değirmenine su taşıyan, 14 yıl bu ülkeyi yöneten siyasiler, 15 Temmuz’da milli iradeye sığınan bu iktidar şimdi niye Meclise güvenmiyor, şimdi niye milli irade demiyor. Çünkü kendi içlerindeki FETÖ ortaya çıksın istemiyor. İşte OHAL süresinin uzatılmasının  asıl  nedeni budur” şeklinde konuştu.

 ‘’BAŞKANLIK  İSTEĞİNİN ASIL AMACI DİKTATÖRLÜKTÜR’’

Başkanlık konusunu da ele alan Torun; “Türkiye’nin gündeminde bunca sorun varken, terör hızla sürerken, ekonomi dibe vurmuşken, dolar almış başını giderken şimdi Başkanlık sistemini gündeme getiriyorlar. 14 yıldır parlamenter sistemle ülkeyi yöneten bu iktidar şimdi niye Başkanlık sistemi istiyor, madem bu sistem kötüydü niye şimdi Başkanlık sistemi istiyor, bu  tamamen bir aldatmacadır, bu Tayyip Erdoğan’ın kendisine biçtiği bir elbisedir, kendi iddialarını, hayallerini hayata geçirmek için bulduğu bir kılıftır. Bu bir aldatmacıdır. Bu isteğin sonu diktatörlüktür. Bunun   bedelini çok ağır ödeyeceğimiz bir gerçektir. En çok da bunu dayatanlar ve destek verenler ödeyecektir. Ama biz buna CHP olarak asla müsaade etmeyeceğiz.” dedi. 

‘’KAYBEDEN HEP ÜRETİCİ OLUYOR’’

‘’HÜKÜMET HAKEMLİK GÖREVİNİ YERİNE GETİRMELİDİR’’

         Fındığın içinde bulunduğu durumla ilgili soruları da yanıtlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Torun,  serbest piyasa şartlarına bırakılan fındıkta en büyük sorunun fiyat istikrarsızlığı olduğunu, birlerinin istediği gibi piyasayla oynadığını, kaybedenin hep üretici olduğunu ve hükümetin buna seyirci kaldığını söyledi. Torun, ‘Artık her sene fındıkta bir belirsizlik yaşıyoruz.

Dünya fındığının yüzde %75’ini üretiyoruz, altından bile daha kıymetli bir stratejik tarım ürününe sahibiz ama fiyatını biz belirleyemiyoruz. Serbest piyasa bırakılan fındıkta serbest piyasa koşulları işlemiyor. Arz ve talebe göre işleyen serbest piyasada bu sene arz düşük talep fazla. Ama fiyat yükselmiyor. Çünkü bu serbest piyasada oyun kurallarına göre oynanmıyor ve hükümet bu oyunu seyrediyor. Devletin bir an önce bu oyunu bozması, üreticisine sahip çıkıp, hakemlik görevini derhal yerine getirmesi gerektiğini, TMO’yu veya Fiskobirliği bir an önce devreye sokması gerektiğini söyledi. (Haber Merkezi)