HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
29 Nisan 2017 Cumartesi Saat: 12:56

GÜNDOĞDU; “ÖNCELİKLE KENDİ BİRLİKTELİĞİMİZİ SAĞLAYACAĞIZ”

Ordu Bakkallar ve Bayiler Odası Başkan adayı Erdem Gündoğdu, yarın yapılacak Olağan Kongre seçimleri öncesinde projelerini ve hedeflerini anlattı. Gazetemiz editörü Şafak Deliçakar’a verdiği röportajda öncelikli hedeflerinin bakkallar
GÜNDOĞDU; “ÖNCELİKLE KENDİ BİRLİKTELİĞİMİZİ SAĞLAYACAĞIZ”

Ordu Bakkallar ve Bayiler Odası Başkan adayı Erdem Gündoğdu, yarın yapılacak Olağan Kongre seçimleri öncesinde projelerini ve hedeflerini anlattı.

Gazetemiz editörü Şafak Deliçakar’a verdiği röportajda öncelikli hedeflerinin bakkallar ve bayilerin sorunlarının çözümü olacağını belirten Erdem Gündoğdu, sektörün hak ettiği onurlu kimliğinin yeniden kazandırılması olacağını ifade etti.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Gündoğdu, haftanın röportajı sayfamıza hoş geldiniz. Seçimlerinize artık son 24 saat kaldı. Sizinle beraber toplamda 3 aday bu bayrak yarışı için yarışacaksınız. Kaç üyeniz var? Nasıl bir yapıya talepsiniz? Yeni bir birlik oluşumu için neler diyeceksiniz?

Erdem GÜNDOĞDU: Syın Deliçakar, hoş bulduk. Bu fırsatı bize sağladığınız için teşekkür ediyorum. Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası’nın 30 Nisan Pazar günü genel seçimi var. Bende bu seçimde başkan adayıyım.  Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası, Ordu Esnaf Odalarının 43 Odasından bir tanesi. Bizim Ordu merkez Altınordu İlçesi, Gülyalı ve Kabadüz dahil olmak suretiyle toplamda 800 civarında üyemiz var. Fakat hazirunumuz ise 701, bu Altınordu, Gülyalı ve Kabadüz için geçerli olan bir sayıdır. 701 oy kullanabilecek kişimiz var. Bunun sebebi ise son 6 ay içerisinde ki kayıtlar oy kullanamıyor. Biliyorsunuz ki son 6 ay içerisinde ki kayıtları saymaz isek toplamda 701 hazirunumuz var.

“TOPLAM ÜYE SAYIMIZ 800”

Biz hazirun sayımız her ne kadar 701 olsa da, üye sayımızı toplamda 800 sayıyoruz. Şimdi 800 tane esnaf ortalama 3 kişi çalıştırsa 2 bin 500 kişi yapar, direkt çalışan sayısı, bunların da her biri 3 kişi baktığını farz etsek, Ordu ekonomisi için 7 bin 500 kişilk bir istihdam doğuyor. Yani kişi sayısına vurduğumuz zaman böyle bir rakam çıkıyor karşımıza. Bu kaç tane fabrikaya denk gelir artık bunun takdirini de kamuoyu yapar diye düşünüyoruz.

“BİRLİK OLAMAMAMIZ BİZİ BÖLÜK PÖRÇÜK ETTİ”

Şimdi böyle bir sektörün birde ekonomik rakamları var. O da şudur, yıllık bazda bakacak olursak, ortalama bu müesseselerin Bir milyon lira ciro yaptığını düşünürsek, aşağı yukarı 800 milyon liralık bir güce sahip bir kurumdan bahsediyoruz. Yıllık 800 milyon liralık, eski parayla 800 trilyon olan bir kurumun üyelerinin bugünkü hali içler acısı. İçler acısı olmasının sebeplerinin birinci nedeni, adımızın esnaf birliği olmasına rağmen bizim kendi içerimizde bir birlik olamayışımızdır. Birlik olamayışımızın zararları bizi bugüne getirdi. Birlik olamamamız bizi bitmiş, bölük, pörçük bir hale getirdi.

“ÖNCELİKLE KENDİ BİRLİKTELİĞİMİZİ SAĞLAYACAĞIZ”

Bizim burada yapmak istediğimiz şey şudur, önce kurum içerisinde kendi birlikteliğimizi sağlamaya çalışmaktır. 800 kişiyi aynı anda, aynı dakika itibarıyla bir anda bir araya getiremeyebiliriz belki. Fakat bunu gruplandırabiliriz. Ne deriz, a,b,c,d, grubu deriz. Bu grupların içerisinden mümkün mertebe ekonomik gücü yeten, hayata bakışı, perspektibi olumlu, müspet yönde olan insanları bir araya getirmek kaydıyla 800 kişi 10 kişi olur, 30 olur, 50 olur, 100 kişi olur önce buradan başlamak kaydıyla bir arada bir daire, bir çember oluştururuz. Dolayısıyla bu çemberimiz her turda bir kat daha büyür. Yani 800 milyonluk bir alışverişi bir anda hepsine aynı noktadan belki yaptıramayız. Ama ilk operasyonda bunu 100 bin liralık, ikincisinde 500 bin liralık, üçüncüsünde 1 milyon liralık gibi ürün alımlarını ortaklaşa yapabildiğimiz zaman bu işten çok daha karlı çıkarız diye tahmin ediyorum. dolayısı ile mücadele edebilecek çok nokta var.

Şafak DELİÇAKAR: Sürekli ve çığ gibi büyüyen bir alış veriş ve marketler zinciri var. Bunlarla mücadele şekilleriniz nasıl olacak?

“SİYASETLE KARŞI KARŞIYA DEĞİL, YAN YANA OLACAĞIZ”

Erdem GÜNDOĞDU: Bu hususta ise büyük marketlerle mücadelemiz yer alıyor. Ulusal ve yerel zincir mağazalarla mücadelede bunun içinde ülkemizi ve ilimizi yöneten siyasetle diyalog halinde olmamız gerekiyor. Çünkü bizlerde siyasilerle birlikte ortak bir amaca hizmet ediyoruz. Onlarında amacı halka hizmet, bizim de amacımız halka hizmet. Yani biz siyasetle karşı karşıya değil, yan yanayız. Hangi siyaset olursa olsun hiç fark etmiyor.

Siyasetin adı önemli değil. Bugün ülkeyi yöneten veya yarın kim yönetecek olursa olsun, biz sivil toplum kuruluşları olarak siyasetle beraber çalışmalıyız ki, vatandaşımıza hizmet getirelim. Burada stratejik zeka elbette çok önemli. Startejik zekayı kullanmadıkça elimizde ki 800 milyonluk güç hiçbir işe yaramıyor. Bunu zaten yıllar içerisinde gördük.

Dolayısıyla stratejik zeka ile ortak aklı birleştirip, mantıklı işlerle uğraşacağız. Kesinlikle kişisel çıkar ve menfaat gözetmeyeceğiz. Kesinlikle üyelerimizin güvenini sarsmadan, en ufak bir şey ne paye, ne para, kendi kişisel anlamda düşünmeden tamamıyla yüce Allah’ın rızası ile kazanmak ve üyelerimize hizmet etmek istiyoruz. Zaten bu mantık ve amaçla da işe koyulduk.

Şafak DELİÇAKAR: Sorunların çözümü noktasında bir sihirli değmeğiniz var mı? Veya projeleriniz nelerdir?

“KAR EDEN BİR SEKTÖR HALİNE GELMELİYİZ”

Erdem GÜNDOĞDU: Sihirli değnek değil ama formüllerimiz var. Formüllerimizin en başında gelen şudur. Bizim sektörümüzü çok para kazanan hale getirmiş olmamızda sorun çözmüyor. Bende 27 yıldan beri bu işin içerisindeyim. Bugün örneğin yılda 1 milyon lira ciro yapıyoruz, bunu yüzde 10 ile yapıyoruz, bunu işyeri yani nokta itibarıyla söylüyorum. Çünkü sorunu çözmek için noktaya inmek durumundayız. Yani size iyi gelen bir başkasına iyi gelmeyebilir. Sorunun çözümü bu noktadadır. Genelleme yapmak çok şey değil. Yani sorunun kaynağı ne ise onu bulmak lazım sorunu kaynağından çözmeliyiz. Bu noktada genel olarak şunu yapmamız gerekiyor. Örneğin ürün satıyoruz, yıllık 2-3 milyon lira ciro yapıyoruz. Ama para kazanamıyoruz. Sebebi ne? Masraf çok, gelir az, yani kar marjımız düşük.

Bu dengeyi kurabilmemiz için ne yapmamız gerekiyor? Bunu karlı hale getirebiliriz. Bu sorun değil, bunu çözebiliriz. Fakat bu sorunu çözdükten sonra başka büyük bir tehlike daha var ortada geriden gelecek olan. Nedir bu, örneğin bir mahallede bir bakkalımız var. Yaptığı cironun kar marjı yükseldiğinde çok rahat para kazanabilecek duruma geldiği andan itibaren hemen etrafına mantar gibi yayılan diğer marketler ve süper marketler geliyor. Önce bu noktayı çözmemiz gerekiyor.

“SÜPER MARKETLERİN RUHSATLARINI KISITLAMALIYIZ”

Yani bu sektörü kar eden bir hale getirmeden önce yapılması gereken başka iş var. Sıralamayı şaşırırsak gene başa dönmüş olacağız. Bu konuda yerel yönetimlerle birlikte ortak çalışıp mevcut ruhsatları dondurmamız gerekiyor. Bu şu anlama geliyor, bugün burada faaliyet gösteren x noktasının en azami 500 m2 alan içinde ikinci bir ruhsata izin verilmemesi gerekiyor.

Mevcut süper marketlerin ruhsatına ilave ruhsatları verdirmememiz ve mevcut süper marketlerinde çalışma saatlerini kısıtlamamız gerekiyor. Yani bugün biz süper marketin yanında bulunan nokta 2 saat geç açsa, 2 saat erken kapatsa, 4 saatlik dilimde esnafımızın yapacağı ciro veya kar onun bir günlüğünün diğer saatlerde yapacağından daha fazlaya tekabül eder. Bu noktalarda çözüm yollarını bulmamız lazım. Önce ruhsat dondurması, sonra süper marketlerin çalışma saatleri ve kısıtlanması, ondan sonra da bu sektörü kar edebilir hale getirmemiz lazım.

Şafak DELİÇAKAR: Bu noktada nasıl bir prensip ortaya koymayı düşünüyorsunuz? Bu başarının yolu nereden ve nasıl geçecek?

“PRENSİPLERE VE KANUNLARA HERKES SADIK KALACAK”

Erdem GÜNDOĞDU: Burada iş prensiplerini baştan oturtmamız gerekiyor. Bizim bugün anlattıklarımızı yerine getirmek belki bize nasip olmaz. Ama bu prensipleri birileri bir gün uygulamak zorundadır. Başarının yolu da buradan geçiyor. Bu bahsettiklerim olmadığı müddetçe, bu ülkede ve bu ilde esnafın huzurlu olması da zaten mümkün olmaz. Prensip koyacağız, kanun koyacağız ve o kanunlara da herkes sadık kalacak.

Yakınım olan ve yetkili amir durumunda olan biri olan bir kişi diyor ki, bir işi yaptırmam için en az beş defa söylemem gerekiyor. Bu kendisinin bizzat verdiği bir beyan. O zaman da şu mantık meydana geliyor. Biz işi nasıl çözeriz? Bir çok arkadaşımız biz bu işi yapamayız, çözemeyiz diyor. Halbuki bende şuna inanıyorum. Hayatım da ben her şeyin mümkün olabileceğine inanıyorum. Çünkü ben hayal edebiliyorsam, siz de hayal edebiliyorsanız gerçekleşmesi de mümkündür. Biz yılmadan, bıkmadan, usanmadan yaptırabileceğimiz şeyi yaptırabilmek için güçlü ve istikrarlı olacağız ki başarıda kendiliğinden gelmiş olsun.

“ORDU, TÜRKİYE’DE ÖRNEK VE PİLOT İL OLACAK”

Oda ve odaları temsil eden üyeler önce bulundukları noktadan işlerini dört dörtlük hale getirecekler, düzenli, disiplinli, temiz bir esnaf mantığına bürünecekler, ondan sonra da biz istikrarlı bir şekilde siyaset grubuna biz istediğimiz şeyi yaptırmak için yılmadan sürekli bir baskı yapacağız. Onun için gerekirse demokratik bir şekilde işyeri kapatma, ürün satmama da dahil bunun içerisine yani bu Ordu, ben bu eylemlerden sonra Türkiye’de örnek ve pilot bir il olacağına inanıyorum. Bu eylemleri gerçekleştirdiğimiz takdirde başta il ve bir çok ilçe belediyelerine de ışık tutacağımıza inanıyorum. Bütün bunları birinin donanımlı bir ekip ile yapması gerekiyor.

Şafak DELİÇAKAR: Bakkallar ve Bayilerin talepleri ve beklentileri çok. Yük ağır, sonuç itibarıyla neleri taahhüt ediyorsunuz?

“İSTEKLERİMİZ HAK ETTİĞİMİZ ŞEYLERDİR”

Erdem GÜNDOĞDU: Bizim istediğimiz şeyler bizim hakkımız olan şeyler. Biz esnaf olarak tabi ki de bizimde eksiklerimiz olabilir. işimizi çok dört dörtlük takip edemiyor olabiliriz, teknolojik gelişmeleri işlerimize veya işyerimize uygulamıyor olabiliriz. Fiziksel görselliği düzgün bir şekilde gösteremiyor olabiliriz. Belki müşterimize karşı çok kamusal anlamda düzgün bir kıyafet veya traş ile çıkmıyor olabiliriz ama bizde bu eksiklerimizi gidereceğiz. Siyaset grubundan da istediğimiz şeyleri alacağız. Dolayısıyla sorunun çözülmesi için bu yollardan gidilmesi gerekiyor.

“MESLEK ONURU VE GURURUNUN KAZANIMINI TAAHHÜT EDİYORUZ”

Yine ben şu kanaatteyim. Bakın her olumsuzluk karşısında önce kendiniz

“GÖREVE CANI GÖNÜLDEN TALİBİZ”

Yani bu işi yapıyor olmaktan çok daha fazla gurur duyacak hale getirmiş olacağız. Birde esnaflarımızın bu kadar vermiş oldukları emeğe karşı parayı da kazandıracağımıza inanıyorum. Bizi tercih ettiklerinde, yüce Allah’ım da takdir ettiğinde onların yaşamak istediği haklı gururu biz onlara yaşatacağız. Bu başarabilecek eğitim, bilgi, birikim, tecrübe ve donanıma sahibiz. Bende ve ekibimde bütün bunlar mevcut. Üyelerimiz bu konuda bizi tercih ederlerse seve seve canı gönülden göreve talibiz.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Gündoğdu, öncelikle yarın ki seçiminiz öncelikle ilimize hayırlara vesile olsun temennisindeyim. Kazandığınız takdirde Allah utandırmasın diyor, başarılar diliyorum.

Erdem GÜNDOĞDU: Sayın Deliçakar, bende başta şahsınız nezdinde tüm Ordu Yeni Haber ailesine, okur ve okuyucularına sevgi ve saygılarımı sunuyor, değerli meslektaşlarım ve bütün hemşerilerimize de hürmetlerimi sunuyorum.

 

 

 


Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız