İşi gücü bir kenara bırakın.

Öncesinde sokaklara el atın bence.

Yürüyemiyoruz kardeşim.

Şehrin kuraları var ama kimin umurunda.

Caddeler, sokaklar ve kaldırımlar kimilerinin babasının tapulu malı gibi.

Aklınıza gelen her türlü malzemeyle istediği gibi kullanıyor.

Tepe tepe, anasının ak sütü gibi helalmişçesine…

***

Sanki uçak pisti gibi geniş yollarımız varmış gibi,

Hemen hemen her yolun bir yanı araç park yeri olarak rezerve edilmiş.

Evin yada dükkanın önünde aracı olmasa dahi bize has sembollerle işgal ediliyor.

Özellikle şahit olduğum bir dükkân sahibinin tercihi manidar.

Klozet…

Her şeye rastladım, ama klozete rastlamamıştım, onu da gördüm.

Vatandaş yola koyduğu klozet vasıtasıyla, ne demek istemiş olabilir ki?

***

Daracık kaldırımlarda yürürken helak oluyoruz.

Mağaza yada dükkan dışına taşmış ürün yada malzemelerle öyle engeller oluşturulmuş ki,

Tuzla piyade okulunda dahi böylesi zor ve aşılması güç engellere rastlamadım.

Lakin kaldırımlara park edilen araçlara alıştık çok şükür.

***

İşi gücü bir kenara bırakın.

Öncesinde sokaklara el atın bence.

Şehir şehirlikten çıktı sanki.

Adam sokağa klozet koyup mağazanın önüne sahip çıkıyor.

Bu cesareti nereden, nasıl alıyor bilmiyorum.

Lakin kafasına eseni yapan bir anlayış hâkim.

***

Denetlenmeyince,

Görmezden gelince,

Kurallar esnetilip, unutuldukça,

İş çığırından, şehirde şehirlikten çıkıyor haberiniz ola.

***

Böyle giderse klozetle işgal anlayışı yaygınlaşma olasılığı yüksek.

İzin vermeyin.

Cadde ve sokaklara çeki düzen verin artık.

Yoksa gidişat kendini belli ediyor.

Klozet…

Prosedürü biliyorsunuz.

İşin sonunda sifonu çekiyorlar…