Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımı gelişen bütün ülkelerde kooperatiflerin ön planda olduğunu, yüzyıllık kooperatif tarihimize rağmen, etkin bir kooperatifleşme yapılamadığını bildirerek, “ne yaparsak yapalım. Hangi kanunları çıkarırsak çıkaralım kooperatiflere ihtiyacımız var” dedi. Ardından Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanlığı’nın Meclis toplantı salonunda İzmir Ziraat Odası Başkanlarıyla yaptığı toplantıda, Ziraat Odası Başkanlarından ille ilgili bilgi alan, tarımda yaşanan sorunları dinleyen Bayraktar, çiftçinin ürettiğini ama pazarlamada sorun yaşadığını bildirdi.

Bölgede İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin üreticiye sahip çıktığını, bütün Ziraat Odalarına makine verdiğini, Odaların bu makineleri en iyi şekilde kullanarak üreticiyi memnun etmesi gerektiğini belirten Bayraktar, şunları söyledi:

“Geçenlerde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımızla gece geç saatlere kadar uzayan geniş katılımlı bir toplantı yaptık. Tarımın birçok sorununu kendisiyle paylaştık, sık sık bir araya gelelim dedik. İstişare yapılınca başarılı olunuyor. Alanda çok ciddi sorunlarımız var. Hem yapısal sorunlarımız hem de pazarlamayla ilgili sorunlarımız bulunuyor. Örgütlenmeyle ilgili problemler var. Bazı ülkelerde pazarlamanın yüzde 90’ını kooperatifler yapıyor. Biz de yüzde 5-6’yı geçmiyor. Tarımı gelişen bütün ülkelerde kooperatifler ön planda. Yüzyıllık kooperatif tarihimize rağmen, etkin bir kooperatifleşme yapamamışız. Eşimizi, dostumuzu doldurmuşuz, eğitim, birikim ve kadrolaşmayı önemsememişiz. Eşin, dostun menfaati olarak görmüşüz. Mensupların menfaatine odaklansak başarı gelir. Başarısızlığın nedeni bu… Ne yaparsak yapalım. Hangi kanunları çıkarırsak çıkaralım. Kooperatiflere ihtiyacımız var. İşte Hal Kanunu da bir yerde alıcı ile satıcıyı buluşturma adına yapıldı ama sonuç vermedi.

 Üretici birlikleri kuruldu. Tarım Bakanımıza da söyledim. ‘Bunlar alanda olsun’ dedim. Üretici birlikleri meslek kuruluşu gibi görev yapıyor. Ziraat Odaları zaten var. Burada domates, patlıcan, salatalık, biber üretiliyor. Burada bir üretici birliği olsa, alana girse, soğuk hava depolarını kursa, hasat zamanında alım yapsa, piyasayı regüle etse ekonomik bir kurum gibi görev yapar. Meslek kuruluşu gibi değil. Buna ihtiyaç var.”

 Görevlerinin belli olduğunu, çiftçinin hak ve menfaatlerini aradıklarını bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:“Bu memlekette çiftçi dostu bulmak çok zor… Herkes sermaye tarafında herkes ticaret tarafında… Bu çiftçinin bizden başka dostu yok. Herkes güçlüden yana. Et ve Balık Kurumu’nun müdahale kurumu olması ve Et ve Süt Kurumu haline getirilmesi bizim çabamızla, gayretimizle oldu. Döneminin Başbakanına iki kez giderek sorunu çözdük. Ama halen sütte sömürü devam ediyor. Süt fiyatları şu anda 1 lira civarında seyrediyor. Kurtarmaz. 2014 yılından beri böyle. Sütte sanayici fabrika üzerine fabrika kuruyor. Ben 5 yılda bir hayvanları kesime götürüyorum. Burada sömürü yok mu? Var. Bunları söyleyince birileri rahatsız oluyor. Herkes kendi menfaati için müthiş bir lobi oluşturuyor. Mecburuz Ziraat Odaları Birliği olarak lobi oluşturmaya.”