Hastanelerimizin durumu malum.  O kapılardan sağlıklı insanların dahi sağlam girip, hasta olarak çıkacağı ortamlar mevcut. Kalitesizlik, kalabalık ve karmaşa hastalarla birlikte koltuklara oturmuş, yan yana, çekilen eziyeti, yaşanan çileyi, olan biteni ağzı kulaklarında seyrediyor.

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler tarafından Ordu’ya yapılması planlanan 900 yataklı Ordu Şehir Hastanesi için ön proje ihalesine çıkıldığını açıkladı.

Bu memlekete yeni bir çivi çakılacak diye sevindik, mutlu olduk.

Peki, nereye yapılacak?

Ordu Üniversitesi Rektörü Ali Akdoğan çıktı ortaya. Ordu Üniversitesi içerisinde hastane için ayrılan bir alan var, gelin bu alana yapalım dedi.

Üstelik Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi için arsa teminini garanti veriyor.

İyi dedi aslında. Çoğu Sivil Toplum Kuruluşlarının talebi de bu yönde zaten.  Şehir Hastanesine sıcak bakan yok. Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi. Kulağa hoş geliyor.

Hal böyleyken, uzun zamandan beri memleketin yolunu unutmuş olan AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, çıkıp Ordu’ya geldi.

Bütün tartışmalara son noktayı koyarak hastaneni yerinin belli olduğunu ve daha önce kararlaştırılan Eskipazar’da bulunan 116 dönümlük Botanik Park’ın bulunduğu alana yapılacağını söyledi.

Kurtulmuş, “Ordu Şehir Hastanesi ile ilgili proje bizzat Cumhurbaşkanımızın ilgilendiği, yeri belli olan bir projedir. 2019-2020 yılının bütçe kaynakları dolayısıyla bu konu şu anda temelli atılarak başlanılamamış bir projedir. Kararı verilmiş bir proje var ve bununla ilgili olarak Sağlık Bakanlığı son çalışmalarını yaparak işe bir yerden başlayacaktır” dedi.

Dedi…

Ve ateş almaya gelmiş gibi, tekrar Ankara’ya geri döndü.

***

Biliyoruz ki; sağlıkta kör topal yürüyoruz. Bu memleketin acil, adam gibi, insana yakışır bir hastaneye ihtiyacı var. Memleketin ihtiyacı var diye, yanlış projeleri hayata geçirmek doğru değildir. Şehir Hastanelerinin külfetini, vatandaşa bedelini Sağlık Bakanlığının dahi kabul ettiği bu günlerde,

Devletin genel bütçe kaynaklarıyla yaptığı,

Hasta garantisi verilmeyen,

Mali açıdan büyük, boyumuzu aşan taahhütlere bulaştırmadan, dünyanın vazgeçtiği bu modeli terk etmek gerekir.

Bu saatten sonra Ordu’ya ve Ordululara yapılacak en büyük kötülük, özellikle STK’ların ve uzman görüşler tarafından konuşulanlara, tartışılanlara kulak tıkamak, Orduluların ne söylediğini duymazdan gelmek, “ben yaptım oldu” mantığıyla hareket etmektir.

Kısır tartışmalarla hiçbir yere varılmaz. Aklın yolu bir.

Mademki genel bütçe ile yapılabiliyor. Mademki Ordu üniversitesi tarafından arsa tahsisi yapıyor, üniversite bünyesine yapılmaması için hiçbir neden yok…