Buyurun cenaze namazına.

İmamoğlu, bir grup üst düzey partiliyle toplantı yaptı.

Kılıçdaroğlu’nun haberi yok. Toplantının kaydı internete sızınca olanlar oldu.

Bir garip savaş içine girdiler. Bu savaşta dışarıdan kimse yok. İç savaş…

Düşman sevindiriyorlar farkında değiller.

Dışarıdan izleyenler şaşkın, ne hale geldiler diyerek, üzülenler, içten içe gülenler yok değil.

***

14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun durumu ortada.

Lakin CHP içinde istifa etmesi gerektiği konusunda sesler artarak yükselmeye başladı.

Ardından taktik savaşları ortaya çıktı.

Kılıçdaroğlu "Partide değişime gidiyorum" mesajı vererek ilk olarak Merkez Yürütme Kurulu'ndaki (MYK) isimleri değiştirdi.

Danışmanlarını görevden aldı.

CHP içinde değişim talebi daha da arttı.

Çok yakınındakiler, hatta koynumda besledim diyecek kadar güvendikleri daha yüksek perdeden eleştirmeye başladı.

Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı bayrak açan ilk isim 'Evladım' dediği Ekrem İmamoğlu oldu.

***

Tüm bunlar olup yaşanırken, ekmekten, simide, iğneden ipliğe zam furyası başladı.

Dolar, Euro, altın aldı başını gitti. KDV, ÖTV oranları arttı.

Fiyatlar alım gücünü derinden etkileyecek seviyeye ulaştı.

Benzin, mazot, LPG’ de ÖTV artışıyla, fiyatlar inanılmaz rakamlara ulaştı. 

Bunların neticesi pazara yansıdı. Çarşı Pazar el yakar oldu.

CHP neredeydi? Kapılarını kapatmış arkasındaydı.

***

İmamoğlu, "Değişimi toplum istiyor. Göreve hazırım" diyerek kavgayı alevlendirdi, ateşe odun atmaya devam ediyor.

Siyasette dostluk düşmanlık uzun süreli değildir. Yıllarca beraber yürüdüklerin bir bakmışsın karşında olabiliyor.

Öyle de oldu. Değişimden bahsederken çevresinde olanlara şöyle bir baktığınızda şaşırıyorsunuz. CHP’nin A takımı.

Yani Kılıçdaroğlu’nun bir zamanlar en yakındakiler.  Malum A takımı.

Üst üste 3 kez, 4 kez, beş kez, altı kez, yedi kez vekil seçilenler var.

10 kez, yetmedi 100 kez vekil seçilse, yine aday olacaklar var.

Sanki başka kimse yok  bu partide.

***

CHP’nin durumu üzüyor. 100 yıllık bir partide yaşananlara inanamıyor insan.

İki testi çarpışır biri kırılırsa, diğeri çatlar derler.

Yeter artık be.

İnanın bıktık. Çatlayan, kırılan belli olsun artık.

Parti ne hale geldi yahu?

Bu arada yeni bir şey öğrendik,” bu devirde evladına bile güvenmeyeceksin…”