HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Almanca Özel Ders Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer

HÜSEYİN DENİZ

HÜSEYİN DENİZ

ZENGİNLİK PAYLAŞMAKLA OLURZENGİNLİK PAYLAŞMAKLA OLUR

13 Mayıs 2025 Salı Saat: 09:16

Zenginlik paylaşmaktır.

Bu dünyada Cenabı hak kimini zengin,kimide fakir olaraktan yaratılmıştır.

Hayatın idamesi için zengini fakire fakiri, zengine muhtaç eylemiştir.

Allah zenginin malında fakire hak tayin etmiştir.

Zengin malının zekatını vermezse fakirin malın gasp etmiş olur.

Devlet o malı müsadere edilebilir.

Biz müslümanların çoğunluğu olaraktan zekât meselesinde bile sınıfta kaldık. 

Zekâtlarımızı da çarçur ettik. Bugün halis ve temiz niyetli insanlarımızın farz olan zekâtlarını ve öşürlerini  amacı ve maksadının dışında kullanılır olduk. Çoğu uyanıklara ve istismarcılara da zemin hazırladık. 

Zekâtın sarf yerlerine bakıldığında zamanın durumuna göre şekillenebilecek mahiyet arz etmektedir. Konu ile ilgili ciddi çalışmaların yapılması kaçınılmazdır. 

Ne yazıktır ki günümüzde zekât ve öşür konusundaki yapılan çalışmaların ekserisi gerçek ve amacı dışında kullananlara şahit olmaktayız.

Ne yazıktır ki günümüzde bu kurban konusununu suistimal 

eden bazı STK‘lar ve cemaatlerin bir çıkar ve menfaat kapısına dönüştürdüklerine şahit oluyoruz.

Allah Resulü Sav efendimiz bir hadislerinde; Benim ümmetlerim bir vücudun organları gibidirler, o organlardan biri rahatsız olursa bütün vücut  ondan muzdarip olur buyurarak Müslümanların  derdi ile dertlenmek suretiyle aç susuz bir çare yoksullara el uzatacağız.

Filistin’deki gazzeli çocukların, aç ve susuz kıvrandıklarını hep beraber televizyon ekranlarında görüyoruz ve izliyoruz.

Hani nerede hadiste övülen o rahmet peygamberinin ümmetleri?

Günümüzün zenginleri zekat ve öşürlerini verseler, o memleketteki insanlar aç susuz yoksul kalırmı dersiniz asla kalmaz!

Kur’ân’ı Kerim’de zekât ile ilgili 34 ayet bulunmaktadır. Bu ayetlerde de, umumiyetle “ zekât veriniz ” ifadesi geçmektedir.

Dinî bir terim olarak zekât kavramı, belirli bir malın bir kısmının Allah rızası için muayyen kişilere verilmesi demektir.

Fıkıh terminolojisinde ise zekât, Allah’ın belirli yerlere sarf edilmek üzere dince zengin sayılan kişilerin mallarından belli bir payın alınması işlemini ifade eder. 

Zekât emrinin hangi tür malları ve hangi tür tehlikeleri kapsadığı, özel norm niteliğinde yasal düzenlemeyle tafsilatlı olarak açıklayan ayet ise şöyledir: ” Sadakalar (zekâtlar); Allah’tan bir farz olarak 

fakirlere, 

miskinlere, 

zekât işinde çalışanlara, 

kalpleri İslâm’a ısındırılacaklara, kölelere, 

borçlulara, 

Allah yolunda olanlara ve yolda kalmışlara aittir. 

Allah bilendir, hâkimdir.”

Zekât, ibadeti sosyal güvenliğin finansmanında ister biyolojik ister iktisadi olsun her türlü tehlike ve sıkıntıya uğrayan bireylerin bu tehlikelerden kurtarılmasını hedefler. Bu bağlamda zekât, İslâm’ın beş şartından biri olup sosyal güvenliği temin eden en kapsamlı araçlarından biridir. 

Zekâtla, toplumda sosyal adaleti sağlamak, zenginlerle fakirler arasındaki maddî ve hissî uçurumları kapatmak için adeta gelir dağılımı transferi yapılarak ekonomik denge kurulmuştur. 

Bu manada zekât, bir iktisadi değer transferidir. Bunun içindir ki, Kur’ân-ı Kerim’de ganimetlerin taksiminde bahsedilen ayette,“Ta ki, mal içinizden sadece zengin olanlar arasında elden ele dolaşan bir servet haline gelmesin” buyurulmuştur. 

Öşür sözlükte ”onda bir ” anlamına gelen öşür kavramı, dinî bir kavram olarak, Müslümanların zirai mahsullerinden alınan zekât vergisinin adıdır. Diğer bir ifade ile öşür, Müslümanların toprak mahsullerinden veya o yıl içinde yetişen meyvelerinden alınan miktarı belirlenmiş sadakaların genel adı olarak tanımlamaktadır. 

    Kur’ân’da Kalem süresinde geçmiş devirlerdeki mahsullerden, fakirlere hiç bir hak tanımak istemeyenlerin bahçelerine gelen felaketler geniş bir şekilde anlatılır. Böylece fakirlere ödenecek hakkın servet için bir emniyet olacağı, aksi halde servetin yok olup gideceği bilinci aşılanır. 

Yine Kur’ân-ı Kerim’de çeşitli ayetlerde meyveler sayılır, ekinlerden bahsedilir ve bunlara şükür kabilinden Allah yolunda harcamaya teşvik edilir. Hz. Peygamber de öşür hakkında; ” Yağmur ve nehir sularıyla sulanan toprak mahsullerinde onda bir; kova ile sulananlarda ise yirmide bir öşür vardır” (Buhârî, zekât 55) buyurmuştur.

Fakihler“….. sizin için yerden çıkardıklarımızdan infak edin… ” Bakara 2/267) emrinin gereği olarak topraktan çıkan ürünlerden zekât veriniz anlamına geldiği görüşünde birleşmişlerdir. Öşür, tarım toplumlarında ziraat mahsullerinin zekâtı olup önemli bir sosyal güvenlik aracıdır. Günümüzde 57 tane Müslüman ülkesi var,lakin Allah Resulü’nün buyurduğu gibi Müslümanlar Vehn, hastalığına yakalanacaklar dünyaya çok sevecekler ve ölümü ahireti unutacaklar darmadağın olacaklar buyurarak 

Ta ogünden bugünü çok net bir şekilde özetlemişlerdir.

Zengin olma durumunda,Malî ibadetler zekât, kurban, sadaka gibi yalnız mal ile yapılan ibadetlerdir. Bu ibadetlerin hedefi, malı muhtaçlara sarf ederek onların ihtiyaçlarını gidermektir.

Önümüzde bir kurban bayramı var

Zengin olanlar zekattır,öşürdür sadakadır bunları yerine getirirken yine vacip olan kurban ibadetlerini de yerine getirmelidirler.

Bir de kurban kesecek olanların, kestikleri bu kurban etlerini en yakın olan hısım,akraba ve komşularından başlamak suretiyle paylaşmalıdırlar.

Eğer ki bunlardan herhangi birileri kurban eti yememiş olursa, kurban kesen kişiler bunlardan mutlaka sorumlu olacaklardır.

 


Yazı Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Yazıya Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?
 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları