“O’ bütün günahlarınızı affedici ve bağışlayandır.

Yüce Allah biz kullarına Kur’an-ı Kerim ‘ de  bu hususta şu şekilde buyurmaktadır:”De ki: “Ey günah işleyerek kendilerine yazık eden kullarım! Allah'ın rahmetinden ümîdinizi kesmeyin! Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz O, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.”(Zümer,ayet 53)

Şüphesiz Allah çok affedicidir, pek bağışlayıcıdır.Nisa,99.ayet)

Bizler bir kul olarak Dünyaya geliş amacı yalnız ve sadece rabbimiz’e kulluk yapmak içindir.

Yüce Allah biz kullarını dünyaya gönderirken ona şöyle hitap etmiştir.”Oysa onların tek gerçek kabul ettikleri) bu dünya hayatı hakikatte sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir; âhiret yurduna gelince işte asıl hayat odur; keşke bunu bilselerdi.(Ankebût,ayet 64) şeklinde dünyanın fani olduğunu gerçek alemin ahiret yurdunun olduğunu en başta hatırlatmıştır.

Çocukları en çok meşguliyeti olan oyun ve eğlencelere daldıkları ve bütün zamanını oyuna  ayırdıkları gibi bizler de bu dünya aleminde nefsimizin bizlere kötülüğü emreden istekleri peşine düştük günahlara daldık.

Lakin:Bu hattı aşanlar olarak yüce Allah’a el açarak, hatalardan ve günahlardan tövbe ederek, ondan af dilememiz gerekmektedir.

Çünkü O sizi bizi hepimizi yaratan acıyan ve bağışlayan yüce Allah tövbeleri kabul edendir affedicidir.

De ki (Allah şöyle buyuruyor): “Ey kendi aleyhlerine olarak günahta haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah (dilerse) bütün günahları bağışlar; doğrusu O çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.”(Zümer,53. ayet)

Yeter ki bizler bir kul olarak,Yüce Allah’a kul ve onun Resul’üne ümmet olmanın şeref,onur ve gururunun farkında olalım gerisi kendiliğinden gelir.

Bu konuda ki bariz bir yaşanmış olaydan bahsetmek istemiyorum.

Hz. Ömer (r.a.) Resûlullah (s.a.v.)’in kabrini ziyaret eder. Kabri önünde bir bedevinin dua ettiğini görür ve arkasında durup duasını dinlemeye başlar.

Şöyle dua etmektedir bedevi: 

“Yâ Rabbi! Bu senin Habibin, ben de kulunum. Şeytan da düşmanın. 

Eğer beni bağışlarsan habibin sevinir, kulun kazanır, düşmanın üzülür.

Beni bağışlamazsan habibin üzülür, düşmanın sevinir, kulun helak olur.

Yâ Rabbi! Sen habibini üzmekten, düşmanını sevindirmekten, kulunu helak etmekten daha cömertsin.

Yâ Rabbi! Araplar arasında asil insanlar vefat ettiklerinde kabri başında kölesini azat etme geleneği vardır. 

İşte Alemlerin Efendisi vefat etti. Kabri başında Beni cehennemden âzât et”. 

Bunun üzerine Hz. Ömer avazı çıktığı kadar: “Yâ Rabbi! 

Bu Bedevi’nin Senden istediğini ben de istiyorum” diye bağırır.

Sakalı ıslanıncaya kadar hıçkıra hıçkıra ağlar. Bedevî dayanamaz ve:

Ey Müminlerin Emiri! Sen de mi ağlıyorsun! der ...

Merhametlilerin en merhametlisi olan Allahım

Bizi de, ana-babamızı da, sevdiklerimizi de, üzerimizde hakları olanları da cehennemden âzât et.

Ya Rabbi! Biz de o bedevinin istediğini istiyoruz kabul eyle Allah’ım..! (Hadis, Tirmizî,14.)

Muhterem kardeşlerim: İçinde bulunduğumuz ay duaların kabul olduğu, zikir ve ibadetlerin çokça yapıldığı ve Allah’a yaklaşmak onun rızasını kazanmak, kurban kesmek ve hac ibadetini yerine getirmek,günahlarından arınmak için memleketlerinden akın akın

Kabe’nin etrafında tavaf yaparak

bir emri ifa etmek, bir talebi yerine getirmek için Lebbeyk Allahümme Lebbeyk diyerek''Emret Allah'ım emret. Ben her bir emrini yerine getirmek için buradayım dediği ve feryat ettiği mübarek aylarda olan Zilhicce ayının içindeyiz.

İslam dünyasında büyük bir öneme sahip olan kurban bayramı dini bir bayramdır. Her yıl İslam takvimine göre Zilhicce ayının 10. gününde kutlanır, Allah rızası için hac ibadeti yerine getirilir ve kurbanlar kesilir ve dini vecibelerin yerine getirilmesiyle adı üstünde kurban bayramı edilir.

Kurban, Allah’a yakınlaşmanın, kulluğun özünün hissedilmesinin çok kıymetli ve önemli bir hâlidir. Kurban, Rabbimizin bizlere bahşettiği kulluğun idrâki ve onunla beraber olmanın bir ifadesidir.

Müslüman bir Kişinin , kurban kesmekle ve bütün ibadetlerini yerine getirmekle, amacı Allah’ın rızâsını kazanmak ve şükür etmesi için canından bedel olarak kurban keser.

Allah’a yakınlaşmak amacıyla bir hayvanî kurban etmesi ve o kişinin canını,malını ve her şeyini Allah’ın rızası kazanması uğruna heba etmesidir.

Bu mübarek Zilhicce ayı içersinde olmamızdan dolayı bizlerin de her hac eden hacı gibi, İbrahim’in İsmail’i kurban etmesini temsilen bizlerin de bu uğurda canimizi malımızı her şeyimiz de Allah’a kulluk yapmamız gerekmektedir.

Rabbim halis niyetler içerisinde niyet kurmuş olduğunuz haccınızı mebrur, kurbanlarınızı şimdiden kabul eylesin.