HAFTANIN RÖPORTAJI

Saadet Partisi (SP) Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi ve Ordu İl Başkanı Erkan Temiz, 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimini, SP’nin FETÖ ile ilgili ortaya atılan iddiaları, FETÖ operasyonları hakkında ki görüşlerini, gazetemiz editörü Şafak Deliçakar ile paylaştı.

Başkan Temiz’in, Deliçakar ile gündeme damgasını vuran röportajı ise şu şekilde kaydedildi:

Şafak DELİÇAKAR: Ülkemizin ve ilimizin an be an sıcak gün ve saatler yaşadığı şu günlerde gazetemizin haftanın röportajı sayfamıza konuk olduğunu için teşekkür ediyorum.

Sayın başkan, 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimi konusunda Saadet Partisinin duruşunu, yaptığınız basın açıklamasıyla ortaya koydunuz ve bu girişimi lanetlediğinizi ifade ettiniz. Bu açıklamalarınıza ilave olarak neler söyleyeceksiniz?

Erkan TEMİZ: Ülkemizde 60, 71, 80, yıllarında darbeler yaşanmış, 28 Şubat darbesi, 2007 muhtırası yaşanmıştır. Hepsi hakkında değişik değerlendirmeler yapmak mümkün. Ancak 15 Temmuz darbesi, bu darbelerin en alçakçasıdır, En namussuzu, en haincesi, en ahlaksızıdır. Çünkü bu darbe, diğerlerinde olduğu gibi sadece siyasi iktidarı hedef almamıştır. Hatta siyasi iktidar bu darbenin hedefi değildir. Bu darbede hedef, aziz milletimizdir, devletimizdir, hatta İslam ümmetidir. Şöyle ki; bu darbe ile yapılmak istenen, bu ülkenin 80 milyon Müslüman evladı, değişik kimlikler altında savaştırılmak istenmiş, iç savaş çıkarılmak istenmiştir.

Bu iç savaşla birlikte ülkemizin bağımsızlığı ve bölünmez bütünlüğü ortadan kalmış olacaktı. Türkiye’nin bölünmesi demek, İslam coğrafyasındaki işgallerin, sömürünün, bölünmüşlüğün tamamlanması demektir. Tüm Müslümanlar biliyor ki Türkiye bir gün ayağa kalkacak, İslam Birliğini kuracak ve emperyalizmin sömürüsüne son verecek. Aynı şekilde batılı emperyalistler de bunu çok iyi bildikleri için, Afganistan, Irak, Libya, Yemen, Suriye, Sudan, Nijerya, Mali, Orta Afrika gibi ülkelerde uyguladığı ve sonucunda Büyük İsrail İmparatorluğunun kurulması hedeflenen BOP projesinin son ayağı olarak Türkiye’de, bu darbe ile iç savaş çıkarmak istemişledir.

Darbenin hemen ertesi günü yaptığımız açıklamada, bu darbenin arkasında ABD’nin olduğunu haykırdık. FETÖ’nün kukla olduğunu, bu darbeyi yaptıranın emperyalistler olduğunu haykırdık. Ve bunu haykıran tek teşkilat ise sadece Milli Görüş Teşkilatları olmuştur. Her türlü bilgi ve belge elinde olan iktidar, ABD’ye tek kelime bile edememiştir. Bu darbenin organize merkezi olan İncirlik Üssü önünde eylem yaptık ve bu üssün kapatılması gerektiğini, tüm NATO üslerinin kapatılması gerektiğini haykırdık.Saadet Partisi olarak uyarı görevimizi yaptık, yapmaya devam ediyoruz.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın başkan, bu süreçte bir çok partinin de FETÖ ile geçmişte bağlarının olduğu iddia edildi. Saadet Partisinin FETÖ’ye karşı tutumu nedir?

Erkan TEMİZ: Siyasette üsluba özellikle dikkat eden biriyim. Hakaret ve benzeri ifadeleri kullanmamaya özen gösteririm. Siyasetin fikirler üzerinden yapılmasını, karalama, yalan ve iftiranın, hakaret ve küfrün kullanılmaması gerektiğini düşünürüm ve uygularım. Ancak ülkemizde siyasetin ahlak kuralları son dönemde yıkıldığını görüyoruz. İktidarı ile muhalefeti ile çirkin bir dil kullanıldığını, dedikodu üzerine siyaset yapıldığını, yalan ve iftiralarla karalamalar yapıldığını görmekteyiz. Biz bu siyasi üslubu reddediyoruz.

Saadet Partisi, FETÖ ile birlikte anmak, ilişkilendirmek, ahlaka aykırı bir tutumdur. FETÖ ile bağlantılı olanlar, ne istediyse verenler, parsel parsel satanlar, ellerindeki gücü kullanarak kendi günahlarını gizlemeye ve masum kurum ve kuruluşları kirleterek kendilerini temize çıkarmaya çalışmaktadır.

Milli Görüş siyasi hareketi, 50 yıla yakın siyasi mücadelesi sırasından yasadışı her türlü oluşuma, ülkeye millete kasteden hainlere en uzak noktada olan bir harekettir. FETÖ’nin yaklaşamadığı tek lider Erbakan hocamızdır, Saadet Partisidir, Milli Görüştür. Çünkü FETÖ’yü en iyi tanıyan, yaptığı fitne çalışmalarını yıllar önce tespit eden, buna karşı mücadele eden, milletimizi ve devletimizi uyaran tek siyasi hareket Milli Görüştür.

28 Şubat darbesinde, FETÖ’nün darbecilerin yanında yer almasına rağmen, bugünkü siyasi iktidar onlarla birlikte hareket etmiş, milli görüşten ayrılmış ve kuruluşundan itibaren 2014 yılına kadar el ele, kol kola hareket etmiş, ne istedilerse vermiş, devletin her kademesine, en ücra noktasına kadar bu örgütün mensuplarını yerleştirmiştir. Bu durum aziz milletimiz tarafından bilinmesine rağmen, milletin aklıyla dalga geçercesine, kendilerini kenara çekip Saadet Partisini bu terör örgütü ile aynı safa sokmaya çalışmak alçakça bir tutumdur.

Herkesçe bilinmektedir ki 2002, 2004, 2007, 2009, 2011 seçimlerinde FETÖ her türlü imkanlarını kullanarak AKP’ye destek olmuştur. Bu gerçek ortada iken, 2007 seçimlerinde neden AKP’ye karşı bir ittifak kurdursun. 2007 seçim ittifakını Erbakan hocamı kurdurmak istemiş, FETÖ bu işe müdahale etmiş, o dönemki Demokrat Parti ve ANAP yöneticilerinin bu ittifaka katılmamaları konusunda gerek bir takım vaatler gerekse bir takım tehditlerle bu ittifaka engel olmuşlardır. Aynı şekilde 2011 seçim ittifakının kurulmasına yönelik çalışmalar Erbakan hocamız tarafından başlatılmış, ancak ömrü vefa etmemiştir. 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan seçimlerde ittifak Saadet Partisi tarafından gündeme getirilmiş, kurulmuştur. O dönemde FETÖ’nün CHP, MHP, HDP gibi partilere destek olduğu herkes tarafından bilinmektedir.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın başkan, FETÖ operasyonlarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Yeterli buluyor musunuz?

Erkan TEMİZ: Darbe girişiminin akabinde Saadet Partisi Genel İdare Kurulu ve İl başkanları – İl Müfettişleri toplantısı yapıldı. Konu her yönüyle değerlendirildi ve bir rapor oluşturuldu. Bu rapor Genel Başkanımız ve Genel Başkan Yardımcılarımızdan oluşan bir heyet tarafından TBMM başkanlığına sunuldu.

Biz ülkemiz ve milletimiz için her zaman hayrın yanında şerrin karşısında olduk. Bilgimizi tecrübemizi devlet idarecileriyle paylaştık. Bu darbe girişimine ilişkin ilk bilgileri tespit ettiğimizde 2014 yılıydı. Konya eski Milletvekilimiz Sayın Lütfi Yalman Bey, bu konuda elde ettiği bilgileri dönemin başbakanına, bakanlarına bizzat ulaştırdı. Ancak maalesef dikkate alınmadı. Özetle FETÖ ve benzeri yapılarla mücadele konusunda her zaman siyasi iktidara destek olduk, olmaya devam edeceğiz.

Bu gün yapılan mücadele konusunda net bir şey söylemek mümkün değil. Zira operasyonlar devam ediyor. Biz de yol göstermeye devam ediyoruz. Gerek Genel Merkezimiz gerekse taşra teşkilatlarımız, bu konuyla ilgili olarak bilgi ve tecrübelerini devlet idaresi ile paylaşmaktadır.

Bu aşamada şunu vurgulamak gerekir; FETÖ örgütünün küresel hamileri ile mücadele edilmeden FETÖ ve benzerleri yok edilemez. FETÖ’nün arkasında ABD vardır, İsrail vardır, AB ülkeleri vardır. Bu ülkeler aynı zamanda PKK’nın da destekçileridir. ABD ile Stratejik Ortak ve Müttefik olunarak darbecilerle mücadele edilmez. İsrail ile anlaşma yapılarak darbecilerle, terörle mücadele olmaz. AB üyelik süreci devam ettirilerek, Brüksel’den gelen her talimatı kanun diye meclisten geçirerek darbecilerle, terörle mücadele olmaz. Bu güç odakları bugün FETÖ’yü kullanır yarın FETÖ’yü kullanır. Kuklalarla değil kuklacılarla mücadele etmek gerekir. Batılı emperyalistlere karşı yeni ve adil bir dünyanın kurulması için alternatif bir güç odağı kurmak lazım. İslam Birliğini kurmak zorunludur.

Bu emperyalist ülkelerin gizli servisleri FETÖ aracılığıyla ülkenin en ücra noktalarına kadar girmişlerdir. Devletin en mahrem bilgilerine ulaşmışlardır. Bunlara karşı mücadele çok yönlü yürütülmeli her türlü ihtimal değerlendirilmeli, kökü dışarıda olan her kişi ya da kurumun kökü kazınmalıdır.

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Temiz, inanıyorum ki, gündeme dair çok önemli açıklamalarınız oldu. Takdiri artık kamuoyuna bırakarak konuğumuz olduğunuz için okurlarımız ve internet sayfa takipçilerimiz adına çok teşekkür ediyorum. Farklı gündem ve konular üzerine tekrar görüşmek dileği ile siyasi çalışmalarınızda başarılarınızın devamını diliyorum.

Erkan TEMİZ: Sayın Deliçakar, bende başta Ordu Yeni Haber Gazetesi ailesine, okur camiasına ve internet sayfa takipçilerinize sayfanıza gösterdikleri teveccüh için teşekkür ediyor, yayın hayatınızda ki başarılarınızın devamını temenni ediyorum.