Siyaset tarihinde, uzun yıllardır, başta anamuhalefet olmak üzere, muhalefet partilerini eleştiri oklarına maruz bırakıp durduk hep. Aslında, muhalefet kanadında, özlediğimiz manzaraları pek göremediğimizden kaynaklanıyordu o eleştiriler.

Son birkaç gündür, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’i hayret ve şaşkınlıkla izliyorum. Çünkü bu günlerde takdire şayan açıklamalarda bulunarak muhalefetin tabanında da ayrı bir heyecan yaratmaya başladı.

Bugüne kadar Beştepe’nin kapısından hep uzak duran CHP, bu duruma Özgür Özel'in "Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile görüşeceğim" söylemi ile noktayı da koymuş oldu.

İşte bu!

Özgür Özel’in görüşme esnasında ele alacağı konular çok önemli. Maddeler çok olduğu için tabanı ilgilendiren birkaç başlığı ancak sizlerle paylaşabilirim.

Öncelikli madde ekonomi. Sonra sırasıyla emekliler, terörle mücadele, İsrail, kalkınma, refah payı ve enflasyonla mücadele. Yakıcı, kırıcı, parçalayıcı, sürekli aşağılayıcı bir muhalefet anlayışı bitiyor demek istiyorum.

Yapıcı, ortak akıl ile hareket edebilen, istişare kültürüne, eleştiri adabını anlayışla karşılayabilen bir muhalefet istiyor bu taban.

Sorunlarımız, sıkıntılarımız her ne olursa olsun! Önemli olan birlik ve beraberlik içerisinde “Ortak akıl” ile birlikte Türkiye’yi daha müreffeh bir hale taşımaktır. Sağında solunda asli görevi ve dahi makbul ve kabil olan da bu değil midir zaten?

Haydi, Özgür Özel göreyim seni! İşte bu medeni ve demokratik cesaretini sakın kaybetme!

Senden bir ricamız daha var! Genel Başkan olduğun gün, kürsüden şu bebek katilleri, terör sevicileri ve yandaşlarına selam yollayarak ağızlarının salyalarını akıtmıştın ya, işte bu tavrından da vazgeç.

DEM’e ve teröristlere, CHP’nin kapılarını sonsuza dek kapatıver. O zaman aldığın oylar ananın ak sütü gibi helal olacaktır sana.

Bu anlayış ve kararlılıkla gidersen, taban da sana "İşte bu!" diyerek hakkını verecektir. Bundan hiç şüphen olmasın…