Biz kendi isyanlarımızın peşindeyiz..

Bölük pörçük yüreklerimizin, yangın gözlerimizin hesaplaşmalarına tanık etmek istiyorum tarihi..

                Çocukluğumuzda bizden esirgenen elma şekerlerinin, gençliğimizin güzel yusufçuklarına kıyanların ve hayatımızı her geçen gün bedel ödemeye mahkum eden zihniyetlerle vuruşmak istiyorum..

                Biz beyaz bir dünyaya uyanmadık hiç…

Hergelesi bir düzen içinde yıllardır yaşımızın orta yerinde hep pas attık birilerine…

                Gün oldu hayatlarımız bir sigara dumanı gibi savruldu sonsuzluklara…

                Bizler için dün yoktu, bu günde yok..

Kaşarlanmış bir Çınar ağacını bile koruma altına aldı da bu düzen , korumadı bizleri fırtınalara karşı..

İşte, ben, sen, o...

                Hepimiz kendi isyanlarımızın peşindeyiz..

Uyutulduk yıllarca..

                Bir midye kabuğunun içine ruhlarımızı hapsedip, ölümcül yalanlarla kıydılar bize..

                Oysa ne zaman çiçek kokularını özlesek etrafımızı kan, barut kokuları sarıyordu.

                Ne zaman başımızı yastığa koysak, ertesi gün güneşler alacak bizi koynuna hayalleriyle büyüyorduk..

                Çamurlar sarıyordu bizi.. Gök gürültüleri ha bire türkülerini söylüyordu başımızın üzerinde..

                Biz ağladıkça, gökyüzü gülüyordu arsızca..

                Titrek ışıklarda ülkemizi, bayrağımızı sevmeye çalışıyorduk..

Yoksulluktan buruşmuş ilk okul kitaplarımızda sakallı, fesli, apoletli nur yüzlü nursuz adamlarla karşılaşıyorduk..

Kısa anlatılıyordu hayatları.

Neler yaptılar, Ülke için ne katkıları oldu, bunları doğru dürüst bilmeden her gün beynimize kazıdılar..

                Osmanlı sultanıymış, Selçuklu sadrazamıymış, Meşrutiyet paşasıymış, Kurtuluş savaşı gazisiymiş, Kolordu komutanıymış , kendilerine dahi faydası olmayan bir sürü adamcıkları kopyaladılar gövdelerimize..

                Bu ülkede , bu ülkeye ihanet edip Avrupa’da bizim paramızla keyif sürenlerin torunlarının ayakları altına kırmızı halılar serilirken , bizlere de figüran gözüyle bakıldı benim ülkemde..

                Peki bizler tüm bu unvanların ışığında neyiz..

Kimdi bizlere bu tanımlamayı dayatanlar..

Kimdi yaşamın parlak ışığını bir solukta söndürüp, bizleri karanlığa esir edenler..

İşte, onun için kendi isyanlarımızın peşindeyiz bugün..