Ordu’da, Türkiye’yi yasa boğan Ceren Özdemir cinayetinin davası dün Ordu Adliyesinde başladı. 3 Aralık ta üniversite öğrencisi Ceren Özdemir'i, doğum gününe 3 gün kala bıçaklayarak ölümüne neden olan Özgür Arduç, dün SEGBİS sistemi ile hakim karşısına çıktı.

Katilin alınan ilk ifadesinde yine kan donduracak ifadeler yer aldı. Katil Özgür Arduç ilk ifadesinde; "Geçmişte iki kez tecavüze uğradım, insanlardan bu yüzden nefret ediyorum. Daha önce bir ilde tecavüze uğradım. Bunu kimseye söyleyemediğim için İstanbul'a gittim. Orada 3 kişi bana yatacak yerimin olmadığından yardım edeceklerini söyledi ve onlarda tecavüz etti.

Sonrasında insanlara karşı kin ve nefret duydum. Bütün kötülükleri insanlardan intikam almak için yaptım. Tecavüz hariç bütün suçları işlemek istedim. Kedileri ve köpekleri trenin önüne atarak öldürdüm. 2005 yılında Dinçer Akçevre'yi sebepsiz yere bıçakladım ve öldürmek istedim. Hırsızlık yapıp başkalarının üzerine attım. İnsanlara kötülük yapmak için her şeyi düşündüm" dedi.

Cinayetin ardından yakalanan ve hızlı bir şekilde iddianamesi hazırlanan Özgür Arduç, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile mahkemeye çıktı. Van'daki yüksek güvenlikli cezaevindeki özel hücrede tutulan Arduç'un, Ordu Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesinde ilk ifadesi alındı.

"KENDİME LAF GEÇİREMİYORUM"

Cinayeti işleyen katil zanlısı Arduç, ilk ifadesinde kendisine laf geçiremediğini belirterek; "19 seneden sonra açığa çıkınca karşıma ilk çıkanı öldürmek istedim" diyen katil Arduç, "Benim akli dengem yerinde olsa 6 yaşındaki çocuğu öldürmek ister miyim? Olay günü çaldığım bıçakla karşıma ilk çıkanı öldürmek istedim. Ceren'i ben seçmedim, tanımıyorum. Ondan önce başkasını takip ettim, öldüremedim. Sahilde de birisini öldürmek istedim. Sonra Fidangör Caddesi'nde Ceren'i gördüm, takip ettim ve evinin girişinde 'Metin' diye birisini soracağım esnada öldürdüm.

“BENİM AKLİ DENGEM YERİNDE DEĞİL”

Benim akli dengem yerinde değil. Kendime laf geçiremiyorum. Ceren ansızın karşıma çıktı. Takip ettim, Ceren zile bastı, o benden önce girdi. Arkasından girip, 2 defa bıçakladım. Sonra sahil tarafına doğru kaçtım. 1 gün sonra çorba içmek istedim, iş yerindeki bana patronun olmadığını söyledi. O sırada farklı birisi gelerek çorbacıya beni sordu ve takip edip yakalattı. Halk bana saldırdığı için polis üstümü aramadı. Polisin boğazına bıçak sapladım. 2 polisi de öldürmek istedim" diye konuştu.

“ÖLDÜRME ARZUSU BENİM ELİMDE DEĞİL”

Çift kişiliğe sahip olduğunu ve bunun nedeninin de insanlara karşı olan kıskançlıktan geldiğini belirterek katil Arduç, "Öldürme arzusu benim elimde değil. Pişman değilim ama vicdanım sızlıyor. Kendimi öldürmemek için gece yatarken bıçağı saklıyordum. Ben, 'Allah'tan ve Peygamber'den korkmuyorum' ifadesini kullandım. Akli dengem yerinde olsa bunu demem. Açığa çıkmak için görüştüğüm psikologa kaçacağımı söyledi. Sırf açığa çıkabilmek için her şeye sabrettim" diye de konuştu.

"BIRAKIRSANIZ YİNE SUÇ İŞLEYECEĞİM"

Alınan ifadesinde kendisinin dışarı çıkmak istemediğini ancak tedavi olmak istediğini belirten Arduç, sözlerine şunları da ekledi."Beni tedavi ettirin. Bırakırsanız yine suç işleyeceğim. O yüzden tedavi ettirin."

Duruşma sonrasında ise Ordu Barosu Başkanı ve Özdemir ailesinin avukatı Haluk Murat Poyraz, Özgür Arduç'un ilk ifadelerini reddettiğini belirtti.

Poyraz, yaptığı açıklamada; "Van özel güvenlikli cezaevinden duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Sanık savunmasında emniyet ve savcılık aşamasında vermiş olduğu ifadeleri baskı altında verdiğini ve içeriğini kabul etmediğini beyan etti. Akıl rahatsızlığı olduğunu, bu suçları elinde olmadan işlediğini ve tedavi görmek istediğini söyledi. Bu konuda kendisinin de talebi oldu. Ceza Mahkemesi Kanunu (CMK) anlamında görevlendirdiğimiz sanık müdafisi meslektaşımız sanığın bu talebini mahkemeye arz etti ve takdir ve değerlendirmeyi de mahkemeye bıraktı.

Mahkeme sanığın 2005 yılında işlemiş olduğu eylem nedeniyle bir adli tıp raporu mevcut ve bu raporunda da cezai ehliyetinin bulunduğuna ilişkin kanaat var ise de aradan geçen yıllar içerisinde sanığın durumunun değişme ihtimali ve olası bir mahkumiyet halinde, istinaf, Yargıtay aşamalarında bu durumun bir eksiklik olarak değerlendirilmemesi amacıyla sanığın, Türk Ceza Kanunu'nun 32. maddesinde belirtilen şekilde 'cezai ehliyetinin olup-olmadığı' noktasında Van Adli Tıp Kurumu'na sevki ile rapor aldırılmasına karar verdi." dedi.

Özgür Arduç'un 'canavarca hisle adam öldürmek' suçundan yargılandığı dava, sanığın akıl sağlığının yerinde olup olmadığını tespit edilmesi için 20 Ocak 2020'ye ertelendi. Basın açıklamasına, diğer illerin baro başkanları, kadın platform dernekleri de eşlik etti. (HABER MEHMET KESKİN)