HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
19 Nisan 2021 Pazartesi Saat: 09:47

“KÖY ENSTİTÜLERİ’NİN 81. KURULUŞ YILDÖNÜMÜNÜ KUTLUYORUZ”

EĞİTİM İŞ Sendikası Ordu Şube Başkanı Neşet Sayman, 17 Nisan 1940 yılında, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç’un önderliğinde kurulan, Cumhuriyetin aydınlanma devrimlerinin en önemli hamlelerinden b
“KÖY ENSTİTÜLERİ’NİN 81. KURULUŞ YILDÖNÜMÜNÜ KUTLUYORUZ”

EĞİTİM İŞ Sendikası Ordu Şube Başkanı Neşet Sayman, 17 Nisan 1940 yılında, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç’un önderliğinde kurulan, Cumhuriyet'in aydınlanma devrimlerinin en önemli hamlelerinden biri olan Köy Enstitüleri'nin kuruluşunun 81. yıldönümünü kutladıklarını belirtti.

Sayman, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Köy Enstitüleri hareketinin temel ideolojisi; yüzyıllarca ihmale uğramış köy insanına, kendi yazgısını değiştirecek bilinç ve beceriyi kazandırmaktı. Eğitim bunun bir aracı idi. Asıl amaç, köy insanının bilinçlendirilmesi ve canlandırılmasıydı. Çünkü okur-yazar olmayan bir toplum ile Atatürk Cumhuriyetinin hedefi olan çağdaş uygarlığa ulaşılamazdı.

Köy Enstitüleri’nin kurulduğu dönemde Türkiye, eğitim düzeyi düşük, sanayisi cılız, nüfusunun yüzde 80’i köyde yaşayan bir ülkeydi. Bu yıllarda ülkede okuryazarlık düzeyi yüzde 25 civarındaydı. İşte Köy Enstitüleri ile bu eksiklik giderilmeye çalışılmıştır. Nüfusu 18 milyona yaklaşan Türkiye’de 1939-40 ders yılında ortaokul öğrencilerinin sayısında ve lise öğrencilerinin sayısında önceki yıllara kıyasla büyük bir artış göstermiştir.

           Öğrenciler; öğreniyor, öğrendiklerini uyguluyor ve üretiyordu. Bu dönemde köy çocukları eğitildikten sonra köylerine tarımda, sanatta, zanaatta ve sağlık alanlarında öğretmen olarak geri gönderildi. Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ün "kimsesizlerin kimsesi" olarak kurduğu Cumhuriyet, bu projeyle o güne dek kimsesiz bırakılan en ücra köyü dahi bilimin meşalesiyle aydınlattı. Bu önemli atılım tarımın, kısmi sanayi girişimlerinin yükselmesine fayda etmekle kalmamış, aşiret, ağa, tarikat üçgeninde sömürülen, kandırılan köylüyü, kandırılamayacak bilinçli yurttaşlara dönüştürmüştür.

Ancak bu yüksek dinamizm ve Cumhuriyetçi kadronun kazandırdığı ivme gerici ve tutucu egemen güçlerden tepkiler almaya başlamıştı. Ülkenin toplumsallaşma sürecini kolaylaştırmak için gerçekleştirilen Köy Enstitüleri girişimi, kazandığı onca olumlu sonuca karşın dinsel değerlerin çöküşüne neden olduğu gerekçesi ve komünizm geliyor korkutmalarıyla tamamlanamadı. Önce bilinçli olarak içi boşaltılan ve yozlaştırılan Köy Enstitüleri kapatılarak Anadolu’nun en önemli aydınlanma projesi ortadan kaldırıldı.

Bugün öğretmen yetiştirmeden başlayarak eğitim sisteminin yaşadığı pek çok sorunun kaynağında Köy Enstitüleri’nin kapatılması yatmaktadır. Köy Enstitüleri’nin kapatılması ülkemizdeki aydınlanma sürecinin durdurulması ve demokratik işleyişin sekteye uğratılması anlamına gelmiş, genel anlamda da demokrasimizin derin bir yara alması sonucunu doğurmuştur. Enstitülerin kapatılması Türkiye’nin aydınlanma tarihinde gericiliğin zaferi olarak yerini almıştır.

Ne yazık ki, o gerici anlayışın uzantıları bugün de işbaşındadırlar. 1950’lili yıllardan bu yana uygulanan politikalarla eğitimin niteliği düşürülmüş; son dönemde de çağdaş, bilimsel, akılcı, laik eğitim sistemine büyük bir darbe vurulmuştur.

Bugün Köy Enstitüsü ruhunu yeniden yakalamak ancak çağdaş, üretken ve demokratik eğitim yöntemini ulusal eğitim sistemimizin her aşamasına uygulayarak; eleştiren, sorgulayan çağdaş bireyler yetiştirmekle olur. Üretken ve yaratıcılığın desteklendiği eğitim anlayışı bugün yaşadığımız eğitim sorunlarının da çözümü olarak görülmelidir. İşte o zaman Atatürk’ün ve cumhuriyetin öğretmenlerden istediği ‘Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür’ nesilleri yetiştirebiliriz.

81. Kuruluş Yıldönümünde Köy Enstitüleri’nin ilerici, demokrat ve aydınlanmacı geleneğine sahip çıkıyoruz. Eğitim-İş olarak amacımız; Köy Enstitülerinin felsefesi, heyecan ve ruhunu okullarımızda yaşatmak, tüm yurtta Cumhuriyet’in, aydınlanmanın ateşini yeniden yakmak, ülkemizin geleceğine umut ve ışık olabilmektir. Cumhuriyet öğretmenlerinin biricik örgütü Eğitim-İş, Mustafa Necati’den, Hasan Ali Yücel’den, Fakir Baykurt’tan, hepsinden önemlisi Başöğretmenimiz Mustafa Kemal’den devraldığı bu görev ve sorumluluğu yerine getirme azim ve kararlılığındadır.”

                                                                                                             

 


Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız