HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
21 Mayıs 2021 Cuma Saat: 12:20

AKÇA: ÇİFTÇİLERİMİZİ DESTEKLEMEK ZORUNDAYIZ

HAFTANIN RÖPORTAJI
AKÇA: ÇİFTÇİLERİMİZİ DESTEKLEMEK ZORUNDAYIZ

Altınordu Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü kutlamalarının ardından gazeteci Şafak Deliçakar’a verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulundu.

Elinin emeği, alnının teriyle tüm zorluklara rağmen üretmeye devam edip bitkisel ve hayvansal gıda tedariğimizi, üretimiyle gıda güvenliğimizi sağlayan; tarlasında, bağında, bahçesinde, serasında ve ahırında üretim yapan emekçi çiftçilerin gününü kutlayan başkan Akça, Koronavirüs sürecinde de çiftçilerin desteklenmesi gerektiğini savunarak, sıkıntılarına ve taleplerine dikkat çekti.

 

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Akça Haftanın röportajı sayfamıza hoş geldiniz. Öncelikle gündemde olan pandemi sürecinde çiftçilerimizin sıkıntıları ve sağlanması gereken güvenceler konusunda neler söylemek istersiniz?

 

Atakan AKÇA: Hoşbulduk sayın Deliçakar. Koronavirüs sürecinde çiftçilerimiz tüm zorluklara rağmen hiç yılmadan üretmeye devam ediyor. Pandeminin başından bu yana sofralarımızda gıda eksik olmuyorsa bu onların sayesinde. O nedenle her zaman tekrarlamaktan gurur duyuyorum; Koronavirüsle mücadelenin kahramanlarından biri de Türk çiftçisidir. Bir alkışı da emektar çiftçilerimiz hak ediyor.

 

Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu (IFAP) tarafından alınan kararla 1984 yılından bu yana her yıl tüm dünyada kutlanan 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla Ülkemizdeki çiftçilerin yaşadığı zorlukları, gelecek kaygılarını ve çözüm önerilerini aktarmaya devam ediyoruz. Tarım demek gıda güvencesi demektir. Gıda güvencemizi sağlamak için çiftçilerimizi desteklemek zorundayız. Çiftçimiz kazanırsa ülke kazanır.

 

Bildiğiniz gibi salgın sürecinde tüm kesimlere “evde kal” çağrısı yapılırken çiftçilerin sofralar gıdasız kalmasın diye canla başla üretmeye devam ettiğini vurgulamak isterim. Bu süreçte tarımın ve çiftçilerimizin önemi çok daha iyi anlaşıldı. Hepimiz biliyoruz, hastalıklarla mücadelede yeterli ve dengeli beslenme, en az ilaç kadar önemli. O nedenle, tarım ve gıda sektörü durursa hayat durur. Biz üretemezsek Türkiye aç kalır. Fedakâr çiftçilerimiz hayat durmasın diye uğraştı, didindi ve gıda arzında kesinti yaşanmasına müsaade etmedi.

 

Tarımın gıda güvencesi anlamına geldiğini biliyoruz. Gıda güvencemizi sağlamak için çiftçilerimizi desteklemek zorundayız çünkü çiftçimiz kazanırsa ülkemiz kazanır! Tarlada kalmak, üretmek, insanlarımızı doyurmak istiyoruz.

 

Yaşadığımız tecrübeler gösteriyor ki tarım potansiyelimizin tamamını kullanmak, arz açığımız olan ürünlerimizin üretimini doğru planlamak zorundayız. Arz açığı veren ürünlerin üretiminin artırılması için iyi bir üretim planlaması yapılmalı, destek politikaları artırılmalı ve verim artışı sağlanmalıdır.”

 

Şafak DELİÇAKAR: Ziraat Odaları ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak çiftçilerin hizmetlerine ne gibi destekleriniz oluyor?

 

Atakan AKÇA: 763 Ziraat Odasıyla birlikte Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin çiftçinin hizmetinde kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olduğunu göz önüne aldığımızda biz, Ziraat Odaları ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak çiftçimizin her zaman hizmetindeyiz, her koşulda yanındayız. Çiftçilerimiz üretmeye devam etsinler diye onlara her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz.

Her zaman olduğu gibi koronavirüsle mücadele ettiğimiz bu süreçte de çiftçilerimizin karşılaştıkları her sorunda yanlarında olduk. Tarlada çalışmaya devam edebilsinler diye önemli adımlar attık. Pandemi dönemindeki yasaklardan çiftçilerimizin muaf tutulmalarını sağladık.

 

Genel Başkanımız sayın Şemsi Bayraktar, geçtiğimiz günlerde İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu ve Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli ile ayrı ayrı birer görüşme gerçekleştirdi. Bakanlarımıza tam kapanma döneminde çiftçilerimizin ve Ziraat Odalarımızın karşılaştıkları sorunlarla ilgili taleplerini iletti. Tam kapanmada üretim gücümüzün azalmaması için çiftçilerimizin desteklemesi konusunda görüşlerini sundu. Akabinde İçişleri Bakanlığı ek bir genelge yayımladı.

 

Genelgede, çiftçilerimizin tarımsal faaliyetlerde bulunduğu Tarım ve Orman Müdürlüklerinden alınan ‘Çiftçi Kayıt Sistemi Belgesi’ veya Ziraat Odalarınca verilen ve verildiği yılın tasdikini taşıyan ‘Çiftçi Belgesi’ni ibraz etmeleri durumunda sokağa çıkma yasaklarından muaf tutulacakları açıklandı.

 

Şafak DELİÇAKAR: Bu semt pazarları konusunda siz ne düşünüyorsunuz?

 

Atakan AKÇA: Çiftçilerimizin e-Devlet sistemi üzerinden “Çalışma İzni Görev Belgesi” almalarına gerek olmadığı da belirtildi. Bir de üreticilerimizin gündeminde olan çok önemli bir konu idi semt pazarları. Semt pazarları. Genelgede semt pazarlarının tam kapanma döneminde cumartesi günleri açılacağı duyuruldu ancak üreticilerimizin ellerindeki malların zayi olacağı gerçeğiyle bu izni yeterli bulmadığımızı da belirtmek isterim. Bu dönemde tarım aletleri ve traktör tamircileri kapalı. Çiftçimiz bu konuda da mağduriyet yaşıyor. Sayın İçişleri Bakanımız çiftçilerimizin yaşadığı bu sorunu da çözeceklerini belirtti.

 

Şafak DELİÇAKAR: Çiftçilerin diğer kesimlerin üçte biri oranında gelir elde ettiğini, bu durumun sürdürülebilir olmadığını görüyoruz. Bu konuda ki çözüm önerileriniz ve talepleriniz nelerdir?

 

Atakan AKÇA: Yoksulluk, kıtlık ve açlıkla mücadele etmek için üretimi artırmanın şart olduğunun bilincinde olmalıyız. Üretimin artarak devam etmesi için çiftçilerimizin yeterli gelir elde etmesi önemlidir. Bunu sağlamak için sektörün başlıca sorunlarının çözüme kavuşturulması gerekmektedir.  Üretimin artması için çözüme kavuşturulması gereken başlıca sorunları da şöyle sıralayabiliriz.

 

Gübre, elektrik, ilaç, yem gibi girdiler ile sulama ücretlerindeki artış tarımsal üretimi olumsuz etkilemektedir. Gübre fiyatları üretimde önemli bir kriterdir. Fiyatlar arttığında kullanım azalmakta, yeterli ve kaliteli bir üretim sağlamak güçleşmektedir. Girdi fiyatları makul seviyelere çekilmelidir.

 

Çiftçilerimizin sulama birlikleri ve elektrik şirketlerine olan borçları nedeniyle tarımsal desteklere konulan blokeler kaldırılmalıdır. Üreticilerimiz, yapılandırma sonrasında bile kredi borçlarının ödenmesi konusunda büyük sıkıntı yaşamaktadır.

Beklentimiz çiftçilerimizin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan kredi borçları ile elektrik, sulama, BAĞ-KUR primleri gibi borçlarının faizsiz olarak uzun vadeli yapılandırılmasıdır. Ayrıca BAĞ-KUR primlerinde indirime gidilmelidir.

 

Destek miktarları girdi fiyatlarında yaşanan artışlar göz önünde bulundurularak artırılmalıdır. Çiftçilerimize ek destek verilmelidir. Dünyada gıda güvencesinin sağlanması için küçük aile işletmeleri destekleniyor. Ülkemizde de adeta tarımımızın sigortası olan küçük aile işletmelerine pozitif ayrımcılık sağlanmalıdır. Sayın Tarım ve Orman Bakanımızın bu konudaki ‘Aile işletmelerine daha fazla destek vereceğiz’ şeklindeki açıklamaları memnuniyet vericidir. Ayrıca genç çiftçiler de daha fazla desteklenmelidir.

 

Et ve süt fiyatlarındaki dengenin üretici ve tüketici aleyhine bozulmasını önleyecek tedbirler alınmalı, sektör desteklenmelidir. Gerektiğinde Et ve Süt Kurumu piyasaya müdahale etmelidir.

 

Bazı gıda ürünlerinde spekülatif olarak yaşanan fiyat artışları, üretici-tüketici makasının açılmasına neden olmaktadır. Bu durum hem üreticilerimizi hem de tüketicileri olumsuz etkilemektedir. Üreticilerimiz ürününü düşük fiyatla satarken tüketici pahalıya almaktadır. Bu spekülatif hareketlerin denetimlerle kontrol altına alınması gerekmektedir.

 

Bilindiği üzere son yıllarda iklim değişikliği nedeniyle yaşanan doğal afetler tarım alanlarımıza zarar vermekte, ürünlerde verim ve kalite kayıplarına neden olmaktadır. Nitekim kışlık ekilişlerin yapıldığı bu dönemde yaşanan kuraklıkla üretim olumsuz etkilenmektedir, bu nedenle tedbirlerin alınması gerekmektedir.

 

Şafak DELİÇAKAR: TMO tarafından patates soğanın alınması üreticiyi memnun etti mi?

 

Atakan AKÇA: Üreticinin elinde kalan patates ve soğanın TMO tarafından alınmasının olumlu bir karar olduğunu bende onaylıyorum. Karar ayını zamanda piyasada patates ve soğan fiyatlarının yükselmesini sağlamış, üreticilerimiz tarafından memnuniyetle karşılanmıştır. Ancak üreticimizin ürettiği ürünlerde fiyat istikrarının sağlanması için üretim planlaması yapılmalı, sözleşmeli üretim yaygınlaştırılmalı, ürün ihtisas havzaları ve piyasa düzenleyici kuruluşlar oluşturulmalı, üretim doğru yerde, doğru zamanda ve doğru miktarlarda ekonomik olarak iç ve dış talebe göre planlanmalıdır. Üretici örgütlenmesine önem verilmeli, üretim maliyetleri düşürülmeli, tarımsal ürünler üreticiden tüketiciye örgütlü bir yapıyla ulaştırılmalı, pazarlama sorunlarına çözüm getirilmesi için tüm ilgili kurum ve kuruluşlar iş birliği içinde çalışmalıdır.

 

Şafak DELİÇAKAR: Bu sene “Çiftçimiz kazanırsa ülke kazanır” sloganını ön plana çıkardınız. Burada Türkiye’nin tarım potansiyeli açısından en şanslı ülkeler arasında bulunduğuna dikkat mi çekmek istiyorsunuz? Son olarak bu konuda neler demek istersiniz?

 

Atakan AKÇA: İçinde bulunduğumuz süreç gösterdi ki her zaman önemini koruyan tarım sektörü daha da önem kazanacak. Üreticilerimizi daha fazla destekler, sektörün yapısal sorunlarını çözersek tüm ülkelerin zarara uğradığı bu süreçte durumu avantajlı hale getirebilir, içinde bulunduğumuz coğrafyanın gıda ambarı olabiliriz.

 

Cumhuriyetimizin 100. yılında yaklaşık 90 milyonluk Türkiye nüfusuyla birlikte 60 milyon turisti besleyecek, tarım ve gıdada 40 milyar dolarlık ihracat geliri, gıda sanayi ile birlikte 200 milyar doların üzerinde üretim değeri sağlayacak kapasiteye sahibiz. Ülkemizin zenginleşmesine katkı sağlamak istiyoruz.

 

Hedefimiz; bütün sorunlarını çözmüş, örgütlenmesini tamamlamış, üretimde yüksek verim ve kaliteyi yakalamış, dünya ile rekabet eden, üreticisine istikrarlı gelir sağlayan, tüketicisine bol ve makul fiyatlarla ürün sunan, başta Orta Doğu ülkeleri olmak üzere çevre ülkelerin gıda açığını kapatan bir tarım sektörü oluşturulmasıdır.

 

Bunun için üreticiyi merkez almış, istikrarlı, sorun çözen, geleceği planlayan politikalara ihtiyacımız vardır. Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Ziraat Odaları olarak bu hedeflerin peşindeyiz. Gece gündüz bu amaçlar için çalışıyoruz. Tarımda gelişmiş ülkeler arasında yer alma mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz.

 

Tarımda ülkemizin içinde bulunduğu bölgenin yıldızı olacağına yürekten inanıyoruz. Yeter ki ülkemizin tarımdaki potansiyeli harekete geçirilsin. O yüzden ‘Çiftçimiz kazanırsa ülke kazanır’ diyoruz.

 

Şafak DELİÇAKAR: Sayın Akça, verdiğiniz bilgi ve yaptığınız değerlendirmeler için teşekkür ediyor, bundan sonra ki süreçte de çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

 

Atakan AKÇA: Bende şahsım ve Odamız adına bu fırsatı sağladığınız için size ve Ordu Yeni Haber Gazetesi ailesine teşekkür ediyor, yayın hayatınızda başarılarınızın devamını diliyorum.


Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız