KESK Ordu Şubesi Dönem Sözcüsü Sezgin Yılmaz, Adalet için alanlarda olacaklarını açıkladı. Yılmaz yaptığı açıklamada; “Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en zorlu süreçlerinden birisini yaşıyor. 15 Temmuz Darbesi sonrasında gelinen süreç, ülkemizin geleceğine yönelik endişelerimizi arttırıyor” dedi.

Yılmaz şöyle devam etti; “Bu endişelerin başında ise, anayasal olarak güvence altında olan; olması gereken temel hak ve hürriyetlerimizin kısıtlanmaya çalışılması, OHAL bahane edilerek, emekçiler, ilericiler üzerinde baskıların arttırılması gelmektedir.

Yargıdan emniyete, basından sendikalara, sivil toplum kuruluşlarına kadar, her yeri OHAL sopasıyla baskı altında tutmaya çalışan hükümet, demokratik hak ve hürriyetleri hiçe sayarak, barışçıl gösteriler için dahi "anayasal düzene tehdit" algısı yaratmaya çalışıyor.

OHAL ve KHK’lar ile haklarında hiçbir yargı kararı ve soruşturma bile olmadan kamu emekçilerinin çalışma hakları ellerinden alınıyor, basın özgürlüğü ortadan kaldırılıyor, muhalif sesler bastırılıyor, laik-demokratik Türkiye’nin yapısı değiştiriliyor, işçi cinayetleri devam ediyor, ekonomik veriler işçilerin; emekçilerin aleyhine işliyor, kadınlar sokak ortasında öldürülüyor, yaşam hakları ihlal ediliyor. Kısacası, toplumun her kesimi, eşitlik istiyor, adalet istiyor, insanca yaşamak istiyor” diye konuştu.

Tüm bunlar yaşanırken, Ankara’dan İstanbul’a doğru başlatılan Adalet Yürüyüşü, ülkenin dört bir yanında ses getirmiş ve adalet nöbetleri tutulmaya başlamıştır diyen Yılmaz; “Bu durum ülkemizdeki adalet özleminin bir yansımasıdır. Toplumun her kesimi, OHAL ile, KHK'lar ile mağdur edilmiştir. Aralarında üyelerimizin de bulunduğu on binlerce emekçi, sorgusuz sualsiz işlerinden atılmış, kendilerine savunma hakkı dahi verilmemiştir. Bu durum, hukukiliğin haricinde vicdani de değildir. Hükümet, insanları sivil bir ölüme mahkum etmektedir.

Bu ölüm haline karşı çıkan emekçilerin hak arayışları ise, manipule edilmeye çalışılmış, tüm demokratik talepler OHAL bahanesiyle askıya alınmıştır. 
Bu anlamda, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Ankara'dan başlattığı Adalet yürüyüşünü, önemsiyoruz, destekliyoruz. Bu yürüyüşü Türkiye demokrasi tarihi için önemli buluyoruz. Bu yürüyüşün, toplumun tüm ezilen kesimlerinin, emekçilerinin mücadelesinde bir kilometre taşı olmasını temenni ediyoruz. Hukukun bittiği, bağımsız yargının sadece adının kaldığı mevcut duruma karşı başlatılan ‘Adalet Yürüyüşü’nün toplumsal adalet talebine katkı sunacağı inancındayız” şeklinde konuştu.

Adalet yürüyüşünde dayanışma içerisinde olacaklarına da dikkat çeken Yılmaz; “Bizler, toplumun adalet, hukuk, demokrasi, hak ve özgürlüklerini savunan tüm kesimlerle ortak mücadeleyi önüne koymuş, her türlü haksız, hukuksuz uygulamalara, savaşa, tüm anti demokratik uygulamalara karşı mücadele etmiş kamu emekçilerinin sesi olarak, bir hak arama mücadelesi başlatanları destekliyoruz. Adalet Yürüyüşü'ne dayanışma içerisinde olduğumuzu belirtiyoruz.

En büyük ihtiyacımız, hukuksuz, antidemokratik, faşizan zihniyete karşı, tüm kutuplaştırma ve düşmanlaştırma politikalarını aşarak, demokratik bir ülkeyi inşa etmek için bir araya gelmektir. CHP’nin gerçekleştirdiği bu yürüyüşün, demokratik bir ülke inşasına katkı koyacağı inancındayız. Bu çerçevede ülkenin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine ortak geleceği, diktatörlük inşasına karşı bir arada, omuz omuza mücadeleden geçmektedir.

Hukukun üstünlüğünü, yargının bağımsızlığını, kuvvetler ayrılığını savunmaya devam edeceğiz ve demokrasinin tarafı olup; diktatörlük dayatmasına, iş güvencemizin yok edilmesine, alın terimizin ve emeğimizin yok sayılmasına izin vermeyeceğiz!
Bugüne kadar toplumun adalet, eşitlik, barış, demokrasi, hak ve özgürlüklerini savunan tüm kesimleriyle ortak mücadeleyi önüne koymuş olan emekçiler olarak Adalet Yürüyüşünü destekliyor ve herkes için adalet talep ediyoruz” ifadelerine yer verdi. (Ordu Yeni Haber)