HABER ARAMA
Ordu Nöbetçi Eczaneleri
HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?
  • Gayet Güzel
  • Kullanışlı
  • Beğenmedim
SON DAKİKA HABERLER
Ordu Havaalanı Transfer Samsun Havaalanı Vip Transfer
31 Ağustos 2017 Perşembe Saat: 11:42

OKUMUŞ, EĞİTİMDE Kİ SORUNLARA DİKKAT ÇEKTİ

HAFTANIN RÖPORTAJI
OKUMUŞ, EĞİTİMDE Kİ SORUNLARA DİKKAT ÇEKTİ

KAMU SEN Ordu Şubesi ve Türk Eğitim Sen Şubesi Başkanı Ömer Okumuş, gazetemiz muhabiri Semra Gençosmanoğlu’na verdiği röportajda eğitimde özür grubu tayinleri, Rotasyon, Fetö soruşturmaları ve diplomaya bağlı alan değişiklikleri ile PDR öğretmenlerinin sorunlarına dikkat çekti.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Sayın Ömer Okumuş, haftanın röportajı sayfamıza hoş geldiniz. 2017-2018 eğitim-öğretim dönemine yaklaşık 18 gün kaldı. Müfredat değişikliklerinin sıkça yaşandığı dönemde birçok sorunda hala çözüm bekliyor. Bugünlerde çokça konuşulan özür grubu tayinleri ile başlamak istiyorum. Bu konuda neler diyeceksiniz?

Ömer OKUMUŞ: Hoş bulduk sayın Gençosmanoğlu, Evet İl içi tayinlerle ilgili yıllardır problem yaşanmaktadır. Buna rağmen MEB çözüm için bir adım atmamıştır. İl içi tayinler konusunda belli bir yıl ve belli bir kilometreyi esas alarak bir çözüm bulunabilir. Zira il içi tayinlerde her yıl bir umutla aile bütünlüğünü sağlamak isteyen ancak bir türlü gerçekleşmeyen insanların motivasyonu azalmakta, iş verimliliği düşmektedir.

Türk Eğitim-Sen olarak iller arası isteğe ve zorunlu çalışma yükümlülüğüne bağlı yer değiştirme işlemlerinde boş kontenjanların tümünün açık gösterilmesini talep ediyoruz. Zorunlu hizmet süresini çoktan tamamlamış olmasına rağmen kontenjan yetersizliğinden iller arası yer değişikliği yapamayan, 10-15 yıldır zorunlu hizmet bölgesinden ayrılamayan çok sayıda öğretmenimiz bulunmaktadır. Bu öğretmenlerimiz açısından boş kontenjanların tamamının açık gösterilmesi çok önemlidir. MEB’e konuyla ilgili sendikamız bir yazı göndermiştir. Talebimizin dikkate alınması bu konuda mağduriyet yaşayan öğretmenlerimizi rahatlatacaktır.

Ayrıca özür grubu tayinlerinde il/ilçe emri hakkı da mutlaka getirilmelidir. Aile bütünlüğü verimli çalışmanın vazgeçilmezidir.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Rotasyon konusu da hala gündeminizde. Bu konuda ki gelişmeler ve çözüm önerileriniz nelerdir?

Ömer OKUMUŞ: Milli Eğitim Bakanlığı Nabi Avcı döneminde 2015 yılının Ağustos ayında rotasyon uygulamasından vazgeçtiğini açıklamıştı. Son aylarda MEB yetkilileri rotasyonu yeniden gündeme getirdi. Gerek Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz gerekse MEB bürokratları rotasyonu uygulayacaklarına dair açıklamalar yapmaktadır. MEB’in rotasyon yanlışından dönmeyeceğini görmüş bulunmaktayız. Oysa MEB’in büyük hevesle gerçekleştirmeyi istediği rotasyon hem öğretmenler hem de eğitim sistemiz açısından felaketleri beraberinde getirecektir.

Türk Eğitim-Sen olarak hem iller arası hem de il içi rotasyonu desteklemiyoruz. Rotasyon, tekdüzeliğin ortaya çıkardığı verimsizliği gidermek için personele uygulanan bir tedbirdir. Ancak öğretmenlerimiz için bir tekdüzelik hiçbir zaman söz konusu değildir. Bir öğretmen her yıl yeni bir öğrenci ve veli profili ile karşı karşıya gelmektedir. Dolayısıyla öğretmenlerimize rotasyon uygulamasının hiçbir geçerli ve faydalı bir gerekçesi yoktur.

Ayrıca diğer yandan rotasyonun aileleriyle birlikte yüzbinlerce öğretmen için göç anlamına geleceğini her fırsatta söylüyoruz. Rotasyonu destekleyen özellikle genç arkadaşlarımıza seslenmek istiyoruz: Rotasyon merkeze gelmenin yolu değildir. Hatırlarsanız rotasyon uygulanacağı zaman ilçe grupları oluşturulmuştu. Sadece ilçe grupları arasında değişiklik yapılacaktı.

Örneğin Nallıhan ilçesinde görev yapan bir öğretmen 92 km uzaklıktaki Güdül'e gitmek durumuyla karşı karşıya kalabilecekti. Yani Nallıhan’daki öğretmen Çankaya ya da Altındağ ilçesine gelemeyecekti. Dolayısıyla şu an yürütülen çalışmanın, bundan önceki rotasyon çalışmasından farklı olmayacağını biliyoruz. Bu minvalde öğretmenlerimiz neye destek verdiğini çok iyi bilmelidir. Tüm bunların yanı sıra rotasyon, zorunlu hizmet görevini tamamladıktan sonra bulunduğu okulda istediği kadar çalışma hakkının kaybedilmesine yol açmaktadır. Bu öğretmenlerimiz en önemli haklarından biridir. Öğretmenlerimiz göz göre göre bu kazanılmış hakkının elinden alınmasına izin vermemelidir. Mahrumiyet bölgelerinde çalışmayı özendirmek için de yıllardır dile getirdiğimiz mahrumiyet hizmet tazminatı uygulaması da mutlaka gerçekleştirilmelidir.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Fetö soruşturmaları hakkında neler diyeceksiniz? Bu konuda gözlemleriniz nedir?

Ömer OKUMUŞ: Bu eğitim-öğretim yılı 15 Temmuz hain darbe girişiminin gölgesinde başladı. Sendikamız 15 Temmuz darbe girişimini ilk günden bu yana lanetlemiş, Türk milletinin bekasını hedef alan alçakların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etmişti. Tüm alanlarda olduğu gibi eğitim hayatımızda bu hıyanetten fazlasıyla etkilendi. Özellikle eğitim camiasında on binlerce kişi açığa alındı ya da ihraç edildi. Bu görevden almalar nedeniyle okullarda öğretmen ve idareci açığı daha da arttı.

Ne yazık ki bu süreçte ciddi haksızlıklar yaşandı. Fetö ile uzaktan yakından ilgisi olmayan kimi kamu çalışanları, öğretmenler, eğitim çalışanları Fetöcü suçlamalarına maruz kaldı. Sendikamız masum insanların ve ailelerinin bu süreçten etkilenmemesi, sağlam bir soruşturma yapılması, art niyetli kişilerin bu sürece müdahil olmaması için birçok kez uyarıda bulundu. Ancak bugün geldiğimiz noktada uyarılarımız dikkate alınmadı ve birçok masum çalışan ve ailesinin de canı yandı.

15 Temmuz ihanetinin suçlularını bulmak, cezalandırmak için ilan edilen OHAL’in amacının dışına çıktığını görüyoruz. Zaman zaman Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve devlet yetkilileri de Fetö’cü olarak suçlananların bazılarının alakası olmadığına dair açıklamalar yaptılar, hatta zaman zaman göreve iadeler de yapıldı ama hala birçok masum insan mağdur durumdadır.

Amaç gerçek suçluları bulmak ise insanlara kendilerini savunma hakkı mutlaka verilmeli, evrensel hukuk kuralları dikkate alınmalı, adil yargılama yapılmalı, yargısız infazlara izin verilmemelidir. Aksi taktirde hukuk kaidesi dışında yapılan her uygulama vicdanları yaralamaktadır.

Bu minvalde kurulan OHAL komisyonunun özellikle ihraçlarda uygulanan kriterleri değiştirme ve esnetme yetkisi olmalıdır. Meslekten ihraç kriterleri maalesef hukuka uygun değildir. Sendikaya üye olma ya da bankaya para yatırma gibi anlamsız kriterler kaldırılmalıdır. İhraç kriterleri değiştirilmediği müddetçe daha çok insan mağdur olacaktır. OHAL'in getirdiği yetki dayanaksız, keyfi kullanılmamalıdır ve Türkiye artık normalleşme sürecine dönmelidir.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Diplomaya bağlı alan değişikliği durum nedir?

Ömer OKUMUŞ: Diplomaya bağlı alan değişikliği mutlaka yapılmalıdır. MEB’in diplomaya bağlı alan değişikliği yönetmelikte olmasına rağmen 3 yıla yakın bir süredir uygulamıyor. Oysa MEB’in bu konuda çalışma yaptığı duyumunu almıştık. Ancak bugüne kadar bu talebin yerine getirilmesi ile ilgili olumlu bir gelişme yaşanmadı. Oysa her yıl belli sayılarda kontenjan açılarak alan değişikliği talebini zamanla ortadan kaldırabilir. MEB artık bu öğretmenlerimizin feryadına kulak vermelidir.

Semra GENÇOSMANOĞLU: PDR öğretmenlerinin sorunlarında gelinen son nokta nedir?

Ömer OKUMUŞ: Sendikamız rehberlik hizmetlerinin daha etkin ve verimli yürütülmesi için alınacak her türlü tedbiri desteklemektedir. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapılacağına, yönetmelikte rehber öğretmenlerin nitelikleriyle örtüşmeyen hususlara yer verileceğine dair birtakım duyumlarımız vardır. Hatta bununla ilgili sendikamız Nisan ayında MEB’e de yazılı olarak başvurmuş, ayrıntılı bilgi verilmesini istemişti.

Bilinmelidir ki; rehberlik faaliyetleri öğrenci-veli-okul koordinasyonun sağlanmasında hayati öneme sahiptir. Buna rağmen rehber öğretmenlerimiz yıllardır ikinci plana atılmakta, görev tanımları dışında çalıştırılmakta, angarya işlerle adeta cezalandırılmaktadır. Zaten rehber öğretmenlerin asli işleri nedeniyle üzerlerinde ciddi bir yük bulunmaktadır. Bunun üzerine angarya işler eklenmesi rehber öğretmenlerin sorunlarını artırmaktadır.

Dolayısıyla MEB rehber öğretmenlere yönelik bu tür uygulamalara son vermelidir. Öte yandan yönetmelik değişikliği ile rehber öğretmenlerimizin etkisini azaltmaya yönelik hiçbir girişimi de kabul etmeyiz. Bu noktada MEB Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğü bu noktada kafasına göre hareket etmemeli, sendikaların, ilgili sivil toplum kuruluşlarının ve rehber öğretmenlerini görüşünü almalı, okullarda rehberlik faaliyetini zayıflatacak hiçbir girişimde bulunmamalıdır.

Öğretmenler, hizmetliler, memurlar, teknisyenler, daktilograflar, kısacası tüm eğitim çalışanları hak ettikleri ücreti almalıdır. Yardımcı hizmetler sınıfının görev tanımı yapılmalı, bu insanlara angarya işler yüklenmemeli, yükselmelerinin önündeki tüm engeller kaldırılmalı, gerekli eğitimini tamamlamış olanların bir defaya mahsus olmak üzere Genel İdari Hizmetler Sınıfına geçmeleri sağlanmalıdır.

Bu vesileyle tüm bir yıl boyunca emek veren, ter döken tüm eğitim çalışanlarımızı tebrik ediyor; hem eğitimcilerimize hem de öğrencilerimize bu sezonda da başarılar diliyorum.

Semra GENÇOSMANOĞLU: Sayın Okumuş, çok önemli ve birbirinden değerli açıklamalarda bulundunuz. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyor, yeni eğitim-öğretim yılında sizlere başarılar diliyoruz.

Ömer OKUMUŞ: Sayın Gençosmanoğlu, bende bana ve camiama bu fırsatı verdiğiniz için başta şahsınıza ve Ordu Yeni Haber Gazetesi ailesine teşekkür ediyorum. 

Anahtar Kelimeler : OKUMUŞ, EĞİTİMDE, , SORUNLARA, DİKKAT, ÇEKTİ

Haber Yorumları ( 0 Adet)

Adınız
E-mail Adresiniz
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?

Son Haberler

 

Ordu Yeni Haber Gazetesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz :
Email Adresiniz :
Arkadaşınızın İsmi :
Arkadaşınızın E-Mail Adresi :
Varsa Mesajınız
Güvenlik Kodu Lütfen Resimdeki kodu yazınız